İYİ Parti Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve kendisi hakkındaki iddialara yanıt vererek, "Genel Başkan araştırmanın gayri resmi yapıldığını söylemekle ağız değiştirdi. Bunların hepsinin dedikodu, iftira olduğu ortaya çıktı" dedi. Dokunulmazlığının kaldırılmasını talep edeceğini belirten Dikbayır, "Bir kuruşluk iş yaptığımı ispatlasınlar milletvekilliğinden istifa ederim" ifadelerini kullandı.

İYİ Partili Dikbayır: Genel Başkan ağız değiştirdi, hepsinin iftira olduğu ortaya çıktı

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, “Oğlumun banka hesaplarının gayri resmi kontrol edildiğini öğrendim” sözleriyle gündeme gelen İYİ Parti Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır, hakkındaki iddialara yanıt verdi.

Sözcü yazarı Saygı Öztürk’e konuşan Dikbayır, Akşener'in önceki gün yaptığı açıklamalara ilişkin, "Genel Başkan konuşmasında dil değiştirdi. Daha önce, kendisinin banka hesaplarının incelendiği söylemişti, şimdi ise ‘benim değil, kocamın ve gelinimin hesaplarını incelemişler' diyor. Önce, bu gayri resmi inceleme bilgisinin devletten geldiğini söylemişti, şimdi ise ‘Bu bilgi gayri resmi ulaştı' diyor. Bankaya resmi olarak soracaklarını, banka yetkililerinin ‘Bilmiyoruz' diyebileceğini söylüyor" değerlendirmesinde bulundu.

"Kimin banka hesabına girildiği bilgisayar incelemesiyle hemen ortaya çıkar" diyen Dikbayır, şunları ifade etti: "Genel Başkan araştırmanın gayri resmi yapıldığını söylemekle ağız değiştirdi. Bunların hepsinin dedikodu, iftira olduğu ortaya çıktı. Genel Başkan'dan beklentim, beni nasıl kamuoyu önüne attılarsa, şimdi de kamuoyu önüne çıkıp, ‘Beni yanıltmışlar' deyip açıklama yapmalı. Kendisini kim yanılttıysa, bu iftiraları kim önüne getirdiyse gereğini yapmalı."

"GELEN YÖNETİME 132 MİLYON LİRA BIRAKTIM"

Dikbayır, "kayıp 132 milyon lira" iddiasına ilişkin ise şunları söyledi:

"26 Haziran'da yapılan kongremizde partinin mali işlerinden sorumlu kişisi olarak gelen yönetime 132 milyon lirayı bıraktım. Meclis açıldıktan sonra, yeni yönetim, milletvekillerini maddi durumlarına göre sınıflandırıp, kiminden 250 bin lira, kiminden 500 bin lira, kiminden 1 milyon lira partiye yardım istedi. Bu durum bazı milletvekillerinin, ‘Partinin parası mı yok, bizden para istendi?' diye sormalarına ve eleştirmelerine neden oldu. Bana soran milletvekilleri oldu. Kendilerine, ‘ Delegeler de bütçemizi ibra etti.132 milyon lira civarında parayla devrettik. 10 Ocak 2024'de partiler devlet yardımı alacak. Bıraktığım para o tarihe kadar rahat rahat yeter' dedim. Yerime gelen arkadaşımız, “Kasamız eksi 16 milyon lirada” deyince, ‘Vay efendim bu parayı Genel Başkan yedi' anlamı çıkarmaya çalıştılar. Genel Başkan'a bunu böyle intikal ettirmişler. Genel Başkan Yardımcısı aslında şunu söylüyor ama söylediği tam anlaşılmadığı için… ‘Kasamız 16 milyon eksi veriyor. Aslında 10 Ocak tarihine göre 16 milyon eksi veriyor' demek istiyor. Yani o tarihe kadar para yetmez demek istiyor. Bu da yanlış. Partiye bıraktığım para o tarihe kadar rahat yeter.

Yerime mali işlere bakan  kişi, benim ne kadar para bıraktığımı bilmez olur mu? Neden öyle söyledi? Çalışanlara zam yapmamak için. Böyle şeyler olur mu? Vallahi, billahi çalışanlara zam yapmamak için kasamızda para olmadığı söylendi. Genel Başkan, iddialarla ilgili olarak pazartesi günü (bugün) Genel Başkan Yardımcısı Sedat Aksakallı'nın açıklama yapacağını söyledi. Her şey ortada ama Genel Başkan'a gerçekdışı bilgiler veriliyor. Benim sözlerimden, ‘Bu parayı Genel Başkan mı harcadı' anlamı çıkar mı? Ben gücümün yettiğince bu konunun üzerine gideceğim. Bunu üzerimde bırakmam. Genel Başkanımız da gerekli araştırmalarını yaptıktan sonra, hakkımdaki iddiaların gerçekle ilgisinin olmadığını öğrenince kamuoyu önüne çıkıp yanıltıldığını söylemeli.”

"DOKUNULMAZLIĞIMIN KALDIRILMASINI TALEP EDECEĞİM"

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da bazı konularda çıkıp ‘kandırıldığını, yanıltıldığını' söylediğini hatırlatan Dikbayır, şunları kaydetti:

"Genel Başkanımız da bunu açıklamalı. Kendisine, gerçekle ilgisi olmayan bilgileri getirenlerden hesabını sormalı, ‘Beni niçin yanıttınız, dedikoduları niçin getirdiniz?' deyip gereğini yapmalı. Ben başka bir şey istemiyorum. Yok banka hesaplarını incelettirmişim, yok partinin parasının yenildiğini söylemişim, yok belediyelerle iş yapmışım. Ben de şunu söylüyorum: Alnım açık, yüzüm pak. Ne benim, ne ailem, ne sülalemin belediyelerle işi olmamıştır, bundan sonra da olmaz. Bir kuruşluk iş yaptığımı ispatlasınlar milletvekilliğinden istifa ederim. Twitter hesabı açıp yönettirmişim.

Ortaya çıkarın. Açıkladılar, açıkladılar, yoksa ben çıkıp C. Savcılığına başvurup bu konularla alakalı olarak dokunulmazlığımın kaldırılmasını talep edeceğim.  Meclis Başkanlık Divanı'na başvuracağım. Önce İYİ Parti TBMM Disiplin Kurulu Başkanlığı'na yazılı olarak başvurup hakkımdaki bugüne kadar atılan iddiaların ve gündeme gelebilecek her konunun araştırılmasını istedim. Ben hakkımı sonuna kadar savunacağım. Bu kadar kolay dedikodu yapılır mı?"