Haluk Levent, Kızılay’dan konserve gıda da aldıklarını açıkladı. Kızılay’ın bu satışlarına tepki gösterildi. Kızılay yönetiminin ve hükümetin istifası istendi.

Kızılay konserve de satmış
Fotoğraf: BirGün

POLİTİKA SERVİSİ

Kızılay’ın AHBAP ve Türk Eczacılar Birliği’nin çadır satmasının öğrenilmesinin ardından bir skandal daha ortaya çıktı. Dün FOX TV yayınına katılan AHBAP Derneği Kurucusu Haluk Levent Kızılay’dan konserve de satın aldıklarını söyledi. Levent şu ifadeleri kullandı: “Kızılay’da 2 bin 50 tane çadır vardı. 20 bin olsa satın alacağım. Ben o anda ‘Kızılay oldu, toplum bize bir şey der’ diye düşünemem. İnsanlar ölüyor, eksi 10 derece. Sistemi kimse bilmiyor. AFAD da çadırları parayla, faturalı alıyor Kızılay’dan. Buyurun AFAD yetkilileri yalanlasın. Eğer o yurtdışına ihraç edilecek çadırlar satılacaksa, AFAD da parayla alıyor. Orada bir muhasebe var.Kızılay’dan barbunya, konserve aldık. Muhatap ben miyim? Bir dakika bile önemli. Kızılay yönetimi karar alır, parayı iade eder. Onu ben bilemem.”

Levent daha sonra sosyal medya hesabından ise şu paylaşımı yaptı: “Kızılay Lojistik A.Ş den 30 bin adet 4 kişilik bir ailenin 3 öğünlük yemeğini karşılayan ve 1 yıl bozulmayan gıda satın aldık.”

Yayının ardından Kızılay Başkanı Kerem Kınık ise şu açıklamayı yaptı: "Basında yer alan konu Kızılay’a sürdürülebilir gelir üreten insani yardım afet alanında uzmanlaşmış şirketlerimizin faaliyetleridir. Kızılay Lojistik AŞ Afet, İnsani Yardım, Sağlık, Savaş Lojistiğinde uzmanlaşmış uluslararası humaniter sektörün en büyük lojistik firmalarından biridir ve gelirlerinin tamamını insani yardım amaçlı Kızılay Cemiyetine aktarmaktadır. Kızılay Lojistik bu hizmetleri uzmanlaşmış bir şirket olarak gerçekleştirmekte ve sektöre değer katarken Kızılay Cemiyetine de gelir üretmektedir. AHBAP ile tesis edilen ticari ilişki de Kızılay Cemiyeti ile değil Kızılay iştiraki olan Kızılay Lojistik Şirketi ile geliştirilmiştir. En zor zamanlarda vatandaşlarımıza sağlıklı ve güvenilir gıda temini konusunda uzmanlaşmış kapasitesi ile hizmet verilmeye devam edilmektedir."

SOL PARTİ’DEN EYLEM

Öte yandan Kızılay’ın çadır ve konserve satışına tepki ise büyüyor. SOL Parti Ankara İl Örgütü, Kızılay Genel Merkezi önünde bir eylem gerçekleştirdi. “Kızılay Niye Var?” ve “Hükümet İstifa” pankartları açan SOL Partililer Kızılay yönetimi ve hükümetin istifasını istedi.

Eylemde konuşan SOL Parti Ankara İl Başkanı Mert Ünal, “Bu ülkenin vatandaşlarına ihanet edildi. Ancak sahipsiz değiliz. Birbirimizin sahibiyiz. AKP’nin yarattığı karanlığın karşısında bu ülkenin devrimcileri var. Ya istifa edersiniz ya biz sizi defetmesini biliriz” dedi.

SOL Hukuk ise Kızılay yönetimi hakkında "Görevi Kötüye Kullanma" ve "İhmal Suretiyle Ölüme Sebebiyet Verme" suçlarından suç duyurusunda bulundu.

İzmir Barosu da konuya ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada şunlar denildi: “Ranta dayanan çevre ve imar politikalarıyla, imar barışı adı altında topladığı paralarla, yaşamı değil ölümü kucaklayan siyasal iktidarın daha fazla kazanç hırsı, AFAD’ın acizliği ve Kızılay’ın şirketleşmesiyle daha da görünür hale gelmiştir. Bunu da yazıyoruz. Bunu da unutmayacağız. Hesap soracağız.”

Emekçi Hareket Partisi İstanbul İl Örgütü ise İstanbul Kadıköy’deki Kızılay Şube Müdürlüğü önüne siyah çelenk bıraktı. Açıklamaya polis müdahale etti ve çok sayıda partili gözaltına alındı.

MECLİS’E TAŞINDI

CHP Kocaeli Milletvekili Tahsin Tarhan ise konuyu Meclis gündemine taşıdı. Tarhan Kızılay’ın Cumhurbaşkanının ‘yüksek himayeleri altında faaliyet sürdürdüğünün’ statüsünde açıkça belirtildiğini vurgulayarak Kızılay’ın çadır başta olmak üzere gıda dışı ürünler, afet çantası ve termal battaniyeler hakkındaki sorularını Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın cevaplamasını talep ederken AFAD’ın envanterinde bulunan çadır gibi malzemelerle AFAD’ın Kızılay’dan satın aldığı çadır olup olmadığı hususlarına dair sorularını da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yöneltti.

TİP Milletvekili Ahmet Şık da İçişleri Bakanı Soylu’ya Kızılay’ın çadır ve gıda satışını sordu.Şık şu soruları yöneltti:

Çocuklara kamera karşısına çıkarılırlarken dahi giyecek kalın kıyafet sağlanmadığı, yurttaşların soğuklara karşı en çaresiz olduğu vakitlerde yani depremin üçüncü gününde, “Ahbap” isimli sivil toplum kuruluşuna satılan 2050 çadır, neden satılana dek bekletilmiştir?

Kızılay çadırları yardım kuruluşlarına dahi yalnızca satış usulüyle temin edilebiliyorsa, Kızılay yurttaşlardan ne için bağış toplamaktadır?