Google Play Store
App Store

Geniş halk kesimleri muhalefet partilerine rağmen Erdoğan’ı yollamakta kararlı. Üç büyük il dahil her yerde Cumhur İttifakı gerilerken muhalefet liderleri suni gündemlerle uğraşıyor. Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimleri öncesi SOL Parti tüm muhalefet güçlerine sorumluluk çağrısı yaparak kişisel ve grup çıkarlarının memleketin önüne konulmaması konusunda uyardı.

Muhalefet halkı dinlemek zorunda
Fotoğraf: BirGün

Politika Servisi

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu’na verilen ceza ve ardından yaşananlar 6’lı Masa için yeni bir sınav niteliğine büründü. Siyasi yasağı da içine alan cezanın bir iktidar manevrası olduğu gün gibi açık. Ancak nasıl oldu da muhalefet içi bir tartışmaya dönüştüğü, nasıl kutuplaşmaların oluşmasına yol açtığı anlaşılmadı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Berlin ziyareti İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Saraçhane hamlesi meseleyi çok başka noktalara taşıdı.

MUHALEFETİN RİTİM SORUNU SÜRÜYOR

Muhalefet partileri Erdoğan rejimini durdurmak konusunda bir arada durmalarıyla iktidarın seçimi kazanma şansı neredeyse ortadan kalktığı konuşulanlar arasında yer alırken bunun somut verileri seçim anketlerine de yansıyor. Ekonomik kriz, göçmen meselesine eşlik eden siyasi belirsizlikler iktidar blokunu tüm anketlerde tam anlamıyla muhalefetin birkaç adım gerisine itti. İktidarın özellikle ekonomi alanında yarattığı yoğun tahribat ile ülkede yol açtığı yıkım muhalefet partilerine çok önemli avantaj sağladı.

Bununla birlikte başta 6’lı Masa başta olmak üzere muhalefet partilerinin bu elverişli zemini doğru kullandıklarını söylemek ise şu ana kadar mümkün değil.

Saraçhane’de yurttaşların verdiği güçlü yanıta rağmen muhalefet cephesinde ciddi bir değişim yaşanmadı. Hafta başından bu yana televizyon ekranlarına çıkan liderler yaşananları açıklarken kendi haklılıklarına vurgu yapıp durdu. Her yeni açıklamada tartışmanın boyutlanarak sürmesine katkı sağladı.

CHP VE İYİ PARTİ İKİ RAKİP OLDU

İyi Parti lideri Akşener’in bir televizyon kanalında dün yaptığı açıklamalar meselenin kendilerince kapanmaktan çok uzak olduğunu gösterdi. Akşener, “Burada içişlerine karışmak yok. 6’lı Masa toplandı ve Cumhurbaşkanı adaylığı liderlere bırakıldı. Sayın Kılıçdaroğlu’na şunu görevden alın şuraya koyun dersem bu içişlere karışmak olur. Aday tespiti konusunda herkes hür ve bağımsız” diyerek partisinin ve kendisinin aynı noktada durduğunu bir kez daha kamuoyu ile paylaşmış oldu. Öte yandan CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun da hem grup konuşmasında hem de Antalya’da yaptığı açıklamalar, yaşananların geldiği aşamaya dair sorun çözücü bir noktada olmadığı gösterdi. İmamoğlu ya da Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın adaylık sürecinin CHP eliyle düşmesi, sorunun çözümü olmayacağını, aksine tartışmaları ve kutuplaşmayı daha derinden etkileyeceğini yaşananlar gösterdi.

6’lı Masa’nın diğer bileşenleri, başta AKP’nin anayasa teklifi olmak üzere her gelişmede farklı reaksiyonlar verirken HDP etrafında şekillenen diğer 6’lı Masa ise oyuna dahil olmak için sıranın kendilerine geleceği günü bekliyor. Masalarda yaşanan edilgen durum, halkın sorunlarından çok uzak bir görüntü verilmesi iktidarın arayıp da bulamadığı bir fotoğrafı ortaya çıkarıyor.

ÇÖZÜM YURTTAŞTA VE ONUN İRADESİNDE

Muhalefet partileri, başta İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun başına gelenler ve iktidarın kenti kaybetmenin acısıyla 2 yıldır izlediği politikalar olmak üzere yaşanan son gelişmeleri acil uyarı butonu olarak görmek zorunda. Yaşananlar bir kez daha gösterdi ki ne olursa olsun muhalefetin izleyeceği politikalar seçim güvenliği, millet iradesi ve ülkenin demokratik bir zemine taşınmasından bağımsız düşünülemez. Başta siyasi partiler olmak üzere tüm muhalefet kesimleri çok ciddi bir demokrasi bariyerini örmek ve bu bariyerin arkasına geçmek zorunda.

Milyonlarca yurttaş 16 Nisan Referandumu ve ardından yerel seçimler olmak üzere niyetini ve kararlılığını çok açık biçimde beyan etti. AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimleri kaybedip ülkede kurduğu rejimin son bulmasını istiyor. Yaşadığı yıkımın ülkedeki yangının nedenin AKP iktidarı olduğunun bilincinde. Bunu her fırsatta da açık bir şekilde dile getirmeye devam ediyor.

Toplumun bu olgunluğuna ve ferasetine siyasi partilerin eşlik etmesi gerekiyor. Başta en temel meseleler olmak üzere yaşanan yangının söndürülmesi üzerine bir siyaset tanımlamak ilk görev olmalı.

İBB Başkanı’na yönelik karar sonrası yaşananlar da gösterdi ki yurttaşın sorunlarına sırtını dönen, kişisel ve grupsal çıkarları bir kenara bırakmayı başaramamış ve kendi içinde kavgalı bir muhalefet görüntüsü umut kırar, enerjiyi alır. Akademisyeninden sendikacısına, ev kadınından üniversite öğrencisine kadar toplumun her noktasından “sorumluluk” çağrısı yükseldi. Bu çağrıya kulak vermeyen bir muhalefetin Erdoğan’ın yenilgisine zemin hazırlama şansı da yok.

***

MUHALEFETE RAĞMEN HALK ISRARLI

Seçime giderken muhalefetin izlediği belirsiz ve halktan uzaklaşan politikalara rağmen seçim anketlerinde hâlâ Cumhur ittifakının oylarında erime devam ettiği görülüyor. Her ne olursa olsun AKP rejimininden ve ülkede yarattığı tahribattan kurtulmak isteyen yurttaş, AKP ve MHP’nin oylarını düşürmeyi sürdürüyor.

Geçtiğimiz günlerde belirli kentlerdeki oy oranlarını paylaşan ORC Araştırma, bu sefer de üç büyükşehirde gerçekleştirdiği seçim anketinin sonuçlarını açıkladı. Bir önceki anket sonuçlarında olduğu gibi İstanbul, Ankara ve İzmir’de de AKP ve MHP’nin toplam oy kaybının yüzde 10’ları rahat bir şekilde geçtiği görüldü.

AKP ÇAKILDI

Verilere göre, İstanbul, Ankara ve İzmir'de AKP ve MHP’nin oyları 2018 milletvekili seçimlerinden bu yana azalırken CHP ve İYİ Parti’nin oyları arttı.

İstanbul’da 2018’de oy oranı yüzde 42,7 olan AKP’nin son seçim anketindeki oyu yüzde 10,4’lük bir düşüşle yüzde 32,2. 2018 seçimlerinde yüzde 8,3 oy alan MHP ise neredeyse yarı yarıya oy kaybı yaşayarak yüzde 4,2 oldu.

Ankara’da da oyu yüzde 9,9 düşen AKP, en çok oy kaybeden parti konumunda. AKP’yi ise yine küçük ittifak ortağı MHP yüzde 5,9’luk bir düşüşle izliyor.

Muhalefetin en güçlü kalesi olan İzmir’de yine AKP en fazla oy kaybeden parti. Bir önceki seçimlere göre yüzde 8,3 oy kaybetti. MHP’nin oyu ise yüzde 2,4’lük bir düşüşle 3,9.

3 büyükşehirde en fazla oy artıran parti ise İYİ Parti oldu. İYİ Parti’nin oyları bir önceki seçimlere göre İstanbul’da yüzde 8,1, Ankara’da 8, İzmir’de 6,5 arttı. CHP’nin oyu bir önceki seçimlere göre neredeyse aynı gözükürken, HDP’de az da olsa oy kaybı yaşandığı anket sonuçlarında yer aldı.