Oğuzhan Uğur'dan 'Kılıçdaroğlu sönük kalır' diyenlere yanıt

HABER MERKEZİ

Babala TV'nin kurucusu Oğuzhan Uğur, Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Mevzular Açık Mikrofon" programına katılacağının açıklanmasının ardından gelen eleştirilere yanıt verdi.

Twitter hesabından yaptığı açıklamada Uğur, "Bir bilgi ya da hatırlatma. Kılıçdaroğlu M.A.M. Programında sönük kalır diyen az bir kısım genç CHPli arkadaş, Sn. Kılıçdaroğlu’nun az evvel yaptığı canlı konuşmayı dinlemişsinizdir. Benim yaşım da var, ben hatırlıyorum, peki Sn. Kılıçdaroğlu’nun siyasette ilk nasıl sivrildiğini siz hatırlıyor musunuz?" ifadelerini kullandı.

Uğur, şunları söyledi: "Hükümetten bazı isimleri teke tek masaya davet etmişti, davetine icabet edenleri de belgelerle pes ettirmişti. İstifa eden bile olmuştu. Son zamanlarda siyaset takip etmek zorunda kaldığınız için bu eski bilgiyi de haliyle atlamış olabilirsiniz. Detayları kutsal googledan araştırabilirsiniz. Artık bırakın temiz temiz programımızı yapalım."

Bir bilgi ya da hatırlatma. Kılıçdaroğlu M.A.M. Programında sönük kalır diyen az bir kısım genç CHPli arkadaş, Sn. Kılıçdaroğlu’nun az evvel yaptığı canlı konuşmayı dinlemişsinizdir. Benim yaşım da var, ben hatırlıyorum, peki Sn. Kılıçdaroğlu’nun siyasette ilk nasıl sivrildiğini…

— Oğuzhan Uğur (@OguzhanUgur) May 18, 2023

KILIÇDAROĞLU-DENGİR MİR FIRAT TARTIŞMASI

Kemal Kılıçdaroğlu, 25 Eylül 2008 tarihinde CHP Grup Başkanvekili olarak dönemin AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat ile karşı karşıya gelmişti.

Söz konusu tartışma Uğur Dündar yönetiminde TBMM Basın Bürosu’nda yapılmıştı.

Kılıçdaroğlu, Fırat’ın bir gümrük kontrolörüyle ilgili ihbarı ve yapılan incelemeler sonunda, kontrolörün mal varlığında herhangi bir artış olmadığına ilişkin dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da imzasını taşıyan Başbakanlık Teftiş Kurulu’nun raporuyla ilgili iddialarını gündeme getirmişti.

Kılıçdaroğlu, “İlk iddiam Sayın Fırat sizin iftira attığınızı Başbakan’ın imzasıyla kanıtlarsam ne yaparsınız? İlk iddiam buydu" demiş ve belgeleri göstermişti.

Kemal Kılıçdaroğlu, şunları ifade etmişti

"Dilekçenin altında Fırat’ın ismi yazıyor. Adı geçen kontrolörle ilgili, servet beyanı karşılaştırıldığında izah edilemeyecek haksız bir varlığa sahip olduğu, mal varlığını akrabalarının üzerine geçirdiği görülecektir deniyor. Fırat sıradan bir milletvekili değildir. AKP’nin ikinci adamıdır. AKP’nin ikinci adamı bu dilekçeyi yazarken herhalde çok düşünmüştür. Ukrayna hükümeti Türkiye Cumhuriyet Gümrük İdaresi’ne yazı yazıyor. Burada MENAS faturalarının sahte olabileceğini yazıyor. Bu olaydan sonra sayın Fırat gümrük kontrolörünü şikayet ediyor. Başbakan Erdoğan onay veriyor, evet inceleyin diyor. İnceleniyor. Kendisi kardeşleri küçük çocukları da dahil, bu kontrolör arkadaşın 7 sülalesi inceleniyor. Sonunda iki müfettişin vardığı sonuç şu; yapılacak işlem bulunmadığı, soruşturma yapılmasına gerek olmadığı kanısına varıldığı belirtiliyor. Başbakan da onaylıyor."

Kılıçdaroğlu ikinci iddiası ise o dönemde Fırat’ın ortağı olduğu MENAS taşımacılık şirketinin bir TIR’ında ele geçirilen 89 kg eroin olmuştu. Kılıçdaroğlu konu dolayısıya Türkiye’de hiçbir uyuşturucu barorunun tutuklanmadağını söylemişti.

Dengin Mir Mehmet Fırat, daha sonra istifa etmiş, istifasına gerekçe olarak 'sağlık sorunlarını' göstermişti.

KILIÇDAROĞLU-MELİH GÖKÇEK TARTIŞMASI

Dönemin CHP Grup Başkanvekili Kılıçdaroğlu'nun bir diğer bilinen tartışması ise eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile olmuştu.

Gazeteci Uğur Dündar’ın yönettiği Star TV ana haber bültenindeki tartışma 18 Aralık 2008 tarihinde yapılmıştı.

Kılıçdaroğlu, dönemin Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin ön ödemeli doğalgaz okuma sayacını 224,4 dolara satın aldığını, dünyada bu kadar yüksek bedele sayaç satın alan bir belediye olmadığını ortaya çıkarmıştı.

Kılıçdaroğlu, Ankara, İstanbul ve İzmir’de mekanik sayaç kullanan abonelerden tahsilatta sıkıntı olmadığını, buna karşın Ankara’da mekanik sayaçtan ön ödemeli sayaca geçildiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, Gökçek’ten, bunun nedenini açıklamasını istemişti.

Kılıçdaroğlu, şunları söylemişti: “Sayaçlar mekanik olsaydı Ankaralı 138 milyon dolar daha az ödeyecekti. Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu, ’150 Dolardan yüksek fiyata sayaç satamazsınız’ diyor. Neden Ankaralı 150 dolar ödemesi gereken sayaca 300 dolar ödedi. İstanbul’da 190, İzmir’de ve Erzurum’da 180 dolar. Sadece Ankara’da 300 dolara satılıyor. Sayaçlar aynı firmadan alınıyor. Aynı firma denetliyor, aynı firma bakım onarım yapıyor, aynı firma değiştiriyor. Belediyenin gazla ilgili özelleştirmesinde yine bu firma ikinci sırada talip.”

Bunun üzerine Gökçek, 300 dolara sattıkları her sayacın 150 doları ile Ankara’ya yatırım yaptıklarını, belediyenin doğalgaz satışından elde ettiği gelirin yatırım için kullanılmasının geçmişe oranla artık yeterli olmadığını savunmuştu.

Gökçek’in, Ankaralı doğalgaz abonelerinden “haksız” tahsilat yaptığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu raporuna göre belediyenin resmi kuruluşlardan ve diğer 800 bin aboneden 14 milyon YTL’yi aşkın fazla tahsilat yaptığını söylemişti. Kılıçdaroğlu, Gökçek’e, “Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyorsunuz” ifadelerini kullanmıştı.