Pakistan’da kritik seçimde birinci gelen tutuklu lider Han’ın PTI partisi ile Şerif’in PML-N partisi arasında hükümet kurma rekabeti başlarken protestolar sürüyor. Sonucun sürpriz olmadığını belirten Pakistanlı araştırmacı Gül, “Halk PTI’ı seçerek statükoya karşı mesajını verdi.” dedi.

Seçim krizi aşılamıyor
Fotoğraf: İHA

Umut Can FIRTINA

Pakistan'da şiddet olayları, siyasi karışıklık ve sandık şeffaflığına ilişkin tartışmaların gölge düşürdüğü seçimler belirsizlikle sona erdi. Eski başbakanlar İmran Han ve Navaz Şerif, sandıkta zafer ilan ederken hiçbir parti Ulusal Meclis’te çoğunluğu sağlayamadı.

Ulusal Meclis ve Eyalet Meclisleri için 8 Şubat’ta düzenlenen seçimleri, eski Başbakan İmran Han'ın partisi Pakistan Adalet Hareketi (PTI) destekli bağımsız milletvekilleri birinci, eski Başbakan Navaz Şerif’in liderliğini yaptığı Pakistan Müslüman Ligi-Navaz (PML-N) ise ikinci sırada tamamladı.

GÖRÜŞMELER SÜRÜYOR

PML-N ile PPP arasında koalisyon hükümeti kurulması konusunda görüşmeler sürüyor. İki parti, Ulusal Meclis’te 17 sandalye kazanan Birleşik Halk Hareketi Partisi (MQM-P) ile de temas halinde. Küçük partilerden de destek alması durumunda PML-N ve PPP öncülüğünde bir koalisyonun kurulması olası görünüyor. Bir diğer olası senaryo ise PPP ile İmran Han destekli bağımsız milletvekillerinin koalisyon hükümeti oluşturması. PTI, desteklediği bağımsız milletvekillerinin partiye sadık kalacağını ve Han'a meydan okuyan diğer partilere katılmayacağını belirtiyor.

PROTESTOLAR SÜRÜYOR

PTI’ın oyların çalındığı ve rakip partilerin adaylarına kaydırıldığını iddiasıyla başlattığı protestolar ise sürüyor.PTI ve farklı siyasi partilerden çok sayıda gösterici, seçim sürecinde hile yapıldığı iddiasıyla Belucistan eyaletinde protesto düzenledi. Eyaletin çeşitli noktalarında kara yollarını kapatan göstericiler, Kuetta şehrinde de kentin üst düzey yöneticisinin evinin önünde oturma eylemi yaptı.

Pakistan Genelkurmay Başkanı General Asim Munir, iki eski başbakanın zafer ilan etmesi ardından, ülkeye "anarşi ve kutuplaşmayı" geride bırakma çağrısı yaptı. General Asim Munir, kutuplaşma siyasetinin "250 milyonluk ilerici bir ülkeye yakışmadığını" söyleyerek tüm tarafları olgunluk ve birlik göstermeye çağırdı. General Munir, "Seçimler sıfır toplamlı bir kazanma ve kaybetme yarışı değil, halkın yetkisini belirleme uygulamasıdır." dedi.

∗∗

HALK STATÜKOYA TEPKİSİNİ SADIKTA GÖSTERDİ

Pakistan merkezli Araştırma ve Güvenlik Çalışmaları Merkezi’nin kurucusu İmtiaz Gül, seçim sürecini ve sonrasını BirGün’e değerlendirdi.

Seçim sonuçlarının sürpriz olmadığını kaydeden Gül, “PTI liderleri ve çalışanları birçok engellemeye, tacize, tutuklamaya, suç davalarına maruz bırakıldı. Ancak ülkenin büyük çoğunluğu tüm bunlara rağmen sisteme karşı, PTI için oy kullandı. Bu oldukça beklenen bir durumdu” dedi.

“Seçim sonuçlarından anlamamız gereken çok basit bir şey var” diyen Gül, şunları söyledi: “Bu seçim, sivil statükocu güçlere karşı yapılan bir oylamaydı. PTI ve İmran Han’a yönelik kriminalizasyon kampanyasına karşı öfkenin bir yansımasıydı.”

Seçimlerden birinci parti olarak çıkmasına karşın “PTI’ın hükümet kurmasına izin verilmeyeceğini” belirten Gül, “Bu başından beri belliydi. PTI ve İmran Han’a karşı yürütülen karalama kampanyası, parlamentoda çok fazla sandalye kazansa bile hükümet kuramayacağı şekilde dizayn edildi. PTI sistematik bir şekilde bundan mahrum bırakıldı. Şimdi ise PPP, PML-N ve Karachi eyaletinden MQM-P, bir sonraki hükümeti kurmak için görüşmelerde bulunuyor” dedi.

İmtiaz Gül
Pakistan merkezli Araştırma ve 
Güvenlik Çalışmaları 
Merkezi’nin kurucusu

ABD, HAN’DAN RAHATSIZDI

Imran Han’ın başbakanlığının son dönemlerinde Çin ile yakınlaşmaya başladığına dikkat çeken Gül, “ABD bundan rahatsız oldu. Pakistan ordusu Han’ın indirilmesinde kullanışlı bir enstrüman oldu. Çünkü ordu, Pakistan’ın geleceğinin ABD’ye bağlı olduğunu düşünüyor” ifadelerini kullandı.

Önde gelen bütün partilerin “ortak düşman” olarak gördükleri PTI karşısında birleştiğini kaydeden Gül, “Çünkü PTI hükümette olduğu dönemde Han, bu ‘kullanışlı’ partilerle yozlaştıkları, etkisiz ve ikiyüzlü oldukları için konuşmayı reddetti. Kanunlara bağlı ve modern bir pozisyon alarak ‘yozlaşmış’ partilerle işbirliğine yanaşmayacağını söyledi” ifadelerini kullandı. Han’ın bu şekilde “ortak düşmana” dönüştüğüne dikkat çeken Gül, “Ayrıca Pakistan ordusunun da düşmanı haline geldi. Çünkü ordunun Pakistan’ın politikalarına direkt müdahale etmesine karşı çıktı” diye konuştu.

ORDU SÖZ SAHİBİ

Son dönemlerde İran ile karşılıklı saldırılar ve Hindistan ile yıllardır süregelen rekabet gibi Pakistan’ın dış politikasına ilişkin değerlendirmesinde Gül, “Dış politikada değişen bir şey olmayacaktır” dedi. Gül, şunları söyledi: “Pakistan’ın dış politikası genelde ordu tarafından yönlendiriliyor. Pakistan ordusu ise dış ilişkileri ABD ve Çin arasında bir dengeye oturtmak istiyor ve bunu devam ettireceklerdir.”

PTI’ın kazanmasının, ordunun iç ve dış politikaya müdahalelerinde bir değişiklik yaratmayacağını kaydeden Gül, şunları söyledi: “Yeni koalisyon hükümeti başlayınca Nisan 2022 ve Ağustos 2023 arasındaki dönemle aynı şekilde sürecek. Çok fazla bir değişiklik olmayacak çünkü bunlar ikiyüzlü, işlerine geldiğinde taviz vermeye hazır siyasetçiler. 60 milyon seçmeninden yarısından fazlası statükocu güçlere karşı sözünü söyledi. Ancak ülkeye yapışan bu statükoyu söküp atmak hiç kolay olmayacak. Bu yüzden 50 yıldır ülkeyi yöneten güçleri tekrar göreceğiz.”