TBMM Başkanı Mustafa Şentop, BirGün’ün ortaya çıkardığı tarikatta çocuk istismarı skandalıyla ilgili olarak, "Suçun şahsiliğinden bahsediyoruz. Onu işleyen üzerinde yoğunlaşmak gerekir. Toplumu ya da bir kesimi itham etmemek gereklidir. Topyekun kolektif suçlamalar çok tehlikelidir" dedi.

Şentop'tan tarikatta çocuk istismarıyla ilgili açıklama: Topyekun kolektif suçlamalar çok tehlikelidir
Fotoğraf: AA

Meclis Başkanı Mustafa Şentop, bir televizyon kanalında katıldığı canlı yayında, İsmailağa Cemaati'ne bağlı Hiranur Vakfı'nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G’nin 6 yaşında ‘evlendirilip’ istismara maruz bırakılması skandalıyla ilgili konuştu.

"Çocuk istismarının en iğrenç, en ahlaksız suç olduğunu ifade ettim. Bizim anayasamızda da çocuklarımızın istismardan korunacağı belirtiliyor. Dava açılmış durumda, bunun takipçisi olacağız. Buna asla müsaade gösterilmemeli. HSYK inceleme başlattı. Toplumumuzun tüm kesimleri tarafından lanetlendi" diyen Şentop, "Suçun şahsiliğinden bahsediyoruz. Onu işleyen üzerinde yoğunlaşmak gerekir. Toplumu ya da bir kesimi itham etmemek gereklidir" şeklinde konuştu.

Şentop, "Yargının işleyişinin yavaşlığı konusunda hepimiz şikayetçiyiz. Yargının mümkün olduğu kadar delili elde etmesi gerekiyor. Bu da biraz zaman alıyor. Toplumda infial barındıran daha önceki olaylarla ilgili de bakıyorsanız mahkeme tarafından gereken işlemler yapılmış. Böyle konularda, biraz daha hassas ve daha hızlı sonuç alacak şekilde hareket etmek gerekir diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

"TOPLUM KESİMLERİNİ RAHATSIZ EDECEK BİRTAKIM YAKLAŞIMLAR ÇOK TEHLİKELİDİR"

Şentop, bu tarz olaylar yaşandığında kimi tarikatlar ve cemaatlerle ilgili tartışmaların da gündeme geldiği; eleştiri veya bazen bir suçlamaya karşı karşıya kaldıkları belirtilerek değerlendirmesinin sorulması üzerine, insanların toplumda sadece bireyler, fertler olarak yaşamadığını söyledi. Toplumun her kesiminde, sadece dini, manevi anlamda birliktelikler değil başka anlamda birlikteliklerle oluşan dernek, vakıf gibi yapılar da olduğunu söyleyen Şentop, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Burada önemli olan şudur: Bunların esasen en temelde hukuk kurallarına uygun hareket etmeleri gerekir. Yani nasıl insanlar şahsen, fert fert suç işleyemezlerse, suç işleme özgürlüğü yoksa bir araya geldiklerinde de bu yoktur. Eğer yapılanlar, fiiller bir suç teşkil eder, mahiyet kazandığı zaman veya benzer bazı olaylarda olduğu gibi bazı ahlaki genel ahlaka aykırı birtakım sonuçlar ortaya çıkmaya başladığı zaman burada şüphesiz müdahale gerekir. Bunda kimsenin bir tereddüdü yok ama toplum kesimlerini rahatsız edecek birtakım yaklaşımlar ve topyekun kolektif suçlamalar çok tehlikelidir."

TBMM'DEKİ YUMRUKLU KAVGA

TBBM'deki yumruklu kavga sırasında AKP'li Zafer Işık'ın, İYİ Partili Hüseyin Örs'ün kafasını yarmasıyla ilgili açıklamalarda da bulunan Şentop, şunları söyledi:

"Bununla ilgili bir açıklama yaptım. Olay meydana geldikten sonra İYİ Parti'nin Başkanvekilini arayıp geçmiş olsun diledim. Hüseyin Bey, herkesin sevdiği bir isimdir. Fiili yapan arkadaşımızı da Zafer Işık'ı da üzmüş bir durum. Parlamento çatısı olması tasvip edilemez bir durum, büyük üzüntü duydum. Uzun zamandır böyle görüntüler yoktu diyebiliriz. Ancak bir şekilde karşımıza çıktı. Fakat onun öncesinde ve sonrasında olanlar da var. Başka grupların Zafer Işık'ın üzerine gitmesi de var öncesinde. Bunu bir bütünlük içinde görmek lazım.

Kimsenin kimseye vurmaması lazım. Meclis çatısı altında kabul edilemez. Hakaret, bağırma bunlar bir fikir tartışması değildir. Meclis'te siz belli bir gruba içinizden geldiği gibi hakaret edip söveceksiniz, size cevap verilmesini engelleyeceksiniz, buraya varması çok tabidir demeyeceğim ama sözel şiddetin de yanlış olduğu, dikkatli olmalarını da bekliyorum. Cezaları alan kişilerde maaşlarında kesinti yapıyor."

YILMAZ ÖZTÜR'E BIÇAKLI SALDIRI

Şentop açıklamalarına şöyle devam etti:

"Geçmiş olsun dileklerimi iletmek isterim. Siyasetçilere yapıldığı takdirde farklı boyutları da ortaya çıkabiliyor. Şahıs yakalandı, gerekli soruşturma yapılıyor. Sıkı bir şekilde takipçisi olacak.

MECLİS'TE 'TARAFSIZLIK' TARTIŞMASI

(Başörtüsü için anayasa değişikliği teklifine imza atması) Yanımda getirdim, Meclis iç tüzüğü... Anayasa ve iç tüzükte Meclis Başkanı'nın durumu belli. Rahmetli Uğur Mumcu'nun ifadesiyle önce bilgi sahibi olunmalı. TBMM Başkanı'nın tarafsızlığıyla ilgili madde nedir, var mı? Yok. Son maddede ele alınmış, üyesi oldukları partinin siyasi faaliyetlerine katılamaz, diyor. TBMM Başkanı milletvekilidir aynı zamanda, dolayısıyla onların yetkilerine sahiptir. Meclis Başkanı'nın daha aktif siyaset yaptığı ülkeler de var.

Önceden insanlar eleştirecekleri konuları araştırırlardı. Bakın Anayasa hükmünü söyledim.

Eskiden Meclis Başkanları kanun teklifi vermişti. 1993'te Hüsamettin Cindoruk, Meclis başkanıyken bir kanun teklifi vermiş.

İSVEÇ VE FİNLANDİYA BEKLENEN ADIMLARI ATTI MI?

Bir takım tahahhütlerde bulunmuşlardı. O belgeye bakılması lazım. Bu süreci takip ediyoruz. Geçenler İsveç Başbakanı gelmişti. Ben çok samimi olduğunu gördüm. Pişmanlığını ifade etti.

Ocak ayı ortalarında İsveç Meclis Başkanı ve Finlandiya Meclis Başkanı gelecek. İyi niyetli ve kararlı olduklarını görüyorum. İsveç ve Finlandiya niye NATO'ya girmek istiyor? Ulusal güvenliğini korumak ve güçlendirmek için. Bu güvenceye inanmamız lazımç Bu ancak somut adımlarla olur. Türkiye bunun kararını verecektir. Biz baştan iyi niyetli olduğumuzu gösterdik.

Herhalde Rusya ve Ukrayna savaşı diğer bütün olayların üstünü örtecek gibi haline geldi. 2022'nin şubat ayında başlamıştı. 2022'yi kaplayan büyük olay. Tüm dünyayı etkiledi."

NE OLMUŞTU?

BirGün yazarı Timur Soykan, 3 Aralık'taki "Karanlık dünya bir çocuğu yuttu: Tarikat karanlığında henüz 6 yaşında…" başlıklı yazısında, İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.’yi 2002’de altı yaşındayken imam nikahıyla ‘evlendirdiğini’, kadının çocukluğu boyunca cinsel istismara uğradığını yazmıştı. Yaşananlar, H.K.G.’nin şikayetiyle ortaya çıkmıştı.

Soykan, 7 Aralık'ta BirGün'de yayımlanan "Utancın fotoğrafları" başlıklı yazısında da H.K.G.’nin çocuk yaşta gelinlik giydirildiği ve ‘nişan’ına ait dehşet verici fotoğrafları yayımlamıştı.

Sosyal medyada tepki yağan olaya ilişkin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı açıklama yapmış ve davaya müdahil olunduğunu bildirmişti.