Sistemin karşısında toplu bir danslı duruş
Sümeyra GÜMRAH
İsviçre'nin dans alanındaki önemli temsilcilerden olmayı başaran ve 2017'de kurduğu Company MEK ile uluslararası platformda ses getiren Muhammed Kaltuk sistemin dışında kalan insanların hikâyesine odaklanan gösterisi "Father Politics" ile ilk kez Türkiye’ye geliyor. Bu özel gösteri, 22-23 Aralık tarihlerinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda izleyiciyle buluşacak.
Kaltuk, İsviçre'de işçi olarak yaşamış dedeleri ve ebeveynleri sayesinde iki kültür arasında büyüdü. Türkçe konuşulan evinde Türk kültürünü yaşatmaya devam ediyor. Dansa olan tutkusu, gençlik merkezinde izlediği bir dans yarışmasıyla başlamış. Duygularını ifade etmenin bir yolu olarak dansı keşfetmiş ve bu yolda ilerlemeye karar vermiş. Kaltuk, sanatın sosyal ve politik değişim süreçlerindeki rolüne, farklı perspektifler sunma ve gerçeklikleri görünür kılma gücüne inanıyor. Company MEK olarak, Zürih'ten aldıkları iki yıllık hibeyle topluluğu güçlendirecek projeler üzerinde çalışıyorlar ve 2025'in başlarında sokaklarda sergilenecek yeni bir proje planlıyorlar. Genç dansçılara ise içgüdülerini takip etmelerini, geri bildirimlere açık olmalarını ve hayallerine inanarak sıkı çalışmalarını öneriyor.
YENİ BİR DÜNYA MÜMKÜN
"Father Politics" gösterisinde, sistem tarafından marjinalize edilen insanların hikâyelerine odaklanıyor. İsviçre'de göçmen bir ailenin çocuğu olarak yaşadığı deneyimler, bu temayı seçmesinde etkili olmuş. İstanbul'daki gösterisinde, Türkiye'de doğup büyüyen bir göçmen olarak sanatsal vizyonunu ve sesini paylaşmayı amaçlıyor.
Gösteri, dünyanın yaşlı beyaz erkekler tarafından yönetildiği dünyada, özellikle aralarında kadınlarında bulunduğu diğerlerine daha az yer bırakıldığına dair hikâyeyle başlıyor. Hikâye bildiğimiz yerden fakat hip hop dansının bale etkileriyle harmanlanması ve klasik müzik tonlarıyla birleşmesi, bu mesajı farklı iletiyor.
Dansçılar farklı geçmiş ve bedensel görünüşlere sahip. Bu farklılıklar gösterinin mesajını kuvvetlendiriyor. Gösteri, bireyin güçsüzlüğünden sistemin gücüne, medya manipülasyonundan cinsiyet beklentilerine kadar geniş bir yelpazede temaları işliyor. Işık tasarımı ve müzikler anlatımı kuvvetlendiriyor. Gösterinin sonunda, geleneksel otoritenin sembollerinin çıkarılıp atılmasıyla, yeni bir dünyaya adım atılıyor.
