"Siyah hayat önemli"

BirGün Almanya

Amerika Birleşik Devletlerinde bir polisin siyah George Floyd'u öldürmesinin ardından ırkçılığa ve polis şiddetine karşı, #BlackLivesMatter hareketiyle dayanışma etkinlikleri sürüyor.

Almanya'nın Berlin, Düsseldorf, Frankfurt, Hamburg, Mainz, Münih, Stuttgart kentlerinin de aralarında olduğu merkezlerde düzenlenen "Irkçılığa hayır yürüyüşleri"nde tüm dünyada öne çıkan polis şiddeti, ayrımcılık ve insan hakları ihlalleri protesto edildi.

FRANKFURT'TA TARİHİ RÖMER MEYDANI TIKLIM TIKLIM

Frankfurt'ta tarihi Römer meydanında biraraya gelen siyah kıyafetler giymiş yaklaşık 20 bin protestocu sık sık "BlackLivesMatter" (Siyah hayatlar önemli) dedi. Mitinge destek veren Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Peter Feldmann, uluslararası kentte ırtçılığa ve ayrımcılığa asla izin vermeyeceklerini vurguladı. Mitingte "Irkçılığa karşı ayağa kalk", Her insan önemli", "Adalet yoksa barış da yok" dövizleri dikkat çekti.

Mitingte "Siyahların sözleri yetmiyor, şiddete maruz kaldıklarına, öldürüklerine inanılması için illa video kayıtları gerekiyor. Bizler kayıtları ilk gördüğümüzde önce şoke olduk, sonra ağladık ve büyük travma yaşamaya başladık. İnsan öldürülmesini görmek bizleri hasta ediyor. Şiddet yalnızca ABD'de değil, bütün dünyada geçerli. Almanya'da da kurumsal ırkçılığa ve ayrımcılığa uğruyoruz.

Almanya'da da siyahlara ve azınlıklara şiddet uygulanıyor, hatta öldürülüyorlar. Almanya'da ırkçılık kaynaklı 8 bin üzerinde saldırı gerçekleşti. Bunların bin 600 kadarı mülteci yurtlarına oldu. Dünya zengin ama siyahlar açlıktan ölüyor. Akdeniz'i geçerken ölüyorlar. Adalet gerçekleşmezse bütün dünyada huzur, barış olmaz. Çocuklarımıza ne anlatacağız? Kim ırkçılığa karşı sessiz kalırsa bu sistemin bir parçası olmuş demektir. Biz olağanüstü bir şey talep etmiyoruz. Eşitlik ve adalet istiyoruz. Bizim rengimizden değil, ırkçılardan korkun" dediler.

HANNOVER'DE ÇOĞUNLUK GENÇLERDE

Hannover'de yaklaşık 12 bin kişi, ırkçılık ve polis şiddeti protesto etti, Opernplatz'da başlıyan mitinge katılanların çoğunluğunu gençler oluşturduğu görüldü. 8 dakikalık saygı duruşundan sonra yapılan konuşmalarda ırkçılığa tüm dünyada mücadele edilmesi gerektiği vurgulandı. Tertip komitesinin aldığı karar gereği, sadece kartonlara yazılı dövizler taşındı. Miting sanatçıların söyledikleri şarkılarla devam etti.

KÖLN'DE DUYGULAR ÖN PLANDAYDI

Köln’deki mitinge katılım oldukça yoğundu. Köln'de de yaş ortalaması 20’li yaşlar oldu. 8 dakika 46 saniye sessiz ve diz çökerek yapılan saygı duruşu ile Georg Floyd’un çökertilip nefessiz bırakılması anıldı. Bu süre ile Floyd'un yanısıra ırkçılığın sessiz ve nefessiz bıraktığı insanlara gönderme yapıldı. Irkçılığa karşı konuşmalar ve müzik eşliğinde süren mitingte bireysel duygu ifade eden dövizlerin yoğunluğu, buna karşın bayrak, pankart yarışı olmayışı dikkat çekti. Konuşmalarda Almanya'da da artan kurumsal ırkçılık ve polis şiddetine karşı mücadele edilmesi gerektiği vurgulandı.

HAMBURG'DA İKİ MİTİNGE 14 BİN KİŞİ KATILDI

"Irkçılığa hayır! - Birlikte güçlüyüz" sloganının ön çıktığı Hamburg’ta üniversite öğrencilerinin çağrısıyla Jungfernstieg’de ve Antifa’nın çağrısıyşa Rathausmarkt'ta eşzamanlı iki miting yapıldı. Koronavirüs önlemleri nedeniyle sadece 800 kişiye kadar izin verilen eylemlere polis rakamlarına göre toplam 14000 kişi katıldı.

DÜSSELDORF SOKAKLARINDA İNSAN SELİ

Çoğunluğu gençlerden oluşan 20 binin üzerinde gösterici ırkçılığa karşı Düsseldorf sokaklarındaydı. Düsseldorf garından başlayan, parlamento binasına değin süren gösteri adete bin insan seline dönüştü.

Eylemcilerin ağırlıklı olarak siyah renkte kıyafetleri tercih ettikleri gözlemlendi. Alınan birçok önlem, salgın hastalığa rağmen katılımın beklenilenin çok üzerinde olması nedeniyle yetersiz kaldı, kimi organizasyon eksiklikleri gözlemlendi. Polisin sosyal fiziksel mesafe kurallarına uyulmadığı gerekçesiyle kimi zaman müdehalelerde bulunmasına ve eylem alanına gelen ırkçı bir grubun provakatif girişimlerine rağmen etkinlik sorunsuz tamamlanabildi.

Eylem sonrası göstericiler beraberlerinde getirdikleri dövizleri parlamento binasının korkuluklarına astılar.

İSVİÇRE'DE PROTESTOLAR

Hafta sonu binlerce insan Korona kısıtlamalarına rağmen İsviçre'de de ırkçılığa karşı gösteri yaptı. Lozan, Basel, Zürih, Bern ve Neuchâtel'deki katılımcılar, siyahlara karşı ayrımcılığa ve polis şiddetine karşı “Siyah Yaşam Önemlidir” sloganıyla yürüdüler.

Basel’de Cumartesi günü ırkçılığa ve polis şiddetine karşı binlerce insan bir araya geldi. (Fotoğraf: BirGün)

Lozan'da Pazar öğleden sonra binden fazla kişi ırkçılığa karşı sokaklardaydı. Aynı zamanda, şehir genelinde farklı noktalarda da oturma eylemi yapıldı. İnsanlar "Siyah yaşam önemlidir", "Nefes alamıyorum" ve "Ten rengi bir tehdit değildir» sloganlarıyla seslerini yükselttiler.

Cumartesi öğleden sonra da 5 binden fazla insan ırkçılığa karşı Basel'de bir araya geldi. İsviçre'de ırkçılıkla kendi günlük deneyimlerini paylaşan konuşmacılar, ırkçılığın sadece bir Amerika‘nın sorunu olmadığını vurguladılar.

Zürih'te de bir araya gelen binden fazla katılımcı İstasyon Caddesi'nde yürüyüş başlattı. Eylemin ardından Zürih Şehri Polisi izinsiz gösteriyi düzenleyen bir kadının gözaltına alındığını açıkladı.

BERN'DE SEMBOLIK EYLEM

Az sayıda insan Cumartesi günü öğleden sonra ırkçılığa karşı Bern'de sembolik protesto yaptı. Protestocular İstasyon Meydanı’nda hijyen maskeleri takarak yarım daireler içerisinde oturdular. Üzerinde "Nefes alamıyoruz", “Siyah Hayat Önemlidir” ve “Irkçılık her yerdedir” sloganları yazan dövizleri yanlarından geçenlere gösterdiler.

Gene Cumartesi günü Neuchâtel'de de iki grup halinde toplamda 500 kişinin katıldığı izinli bir miting düzenlendi. Tüm katılımcılar koruyucu maske taktığı eyleme, yetkili makamların mitinglerden beklediği 300 kişi sınırına uyulması için önlemler alındı.

Siyasi ve sivil toplum mitinglerine 6 Haziran’dan bu yana İsviçre'de tekrar izin verildi. Bunun için belirli koşulların yerine getirilmesi gerekiyor. Örneğin, katılımcı sayısı 300 ile sınırlı olmalı ve organizatörler bir koruma konsepti sunmalı ve sorumlu bir kişi belirlemeli.

NE OLMUŞTU?

Siyah Amerikalı 46 yaşındaki George Floyd, dolandırıcılık şüphesiyle Minneapolis'te polisler tarafından gözaltına alınırken, bir polisin uzun süre ensesine diziyle basması nedeniyle dakikalarca "Nefes alamıyorum" diye yalvarmıştı.

Floyd'un, olay yerine gelen acil sağlık ekiplerince kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği belirtilirken, olayla ilgili görüntüler sosyal medyada büyük tepki toplamıştı.

Görüntüler, ülkede siyahilere yönelik polis şiddeti tartışmalarını tekrar alevlendirmiş ve protestolar, olayların başladığı Minneapolis'ten ülke genelinde pek çok kente sıçramıştı.

Floyd protestoları nedeniyle, başkent Washington ve New York da dahil en az 40 kentte gece sokağa çıkma yasağı getirilirken 25'e yakın kentte de Ulusal Muhafız Birlikleri, polise destek sağlamak için devreye sokulmuştu.