Uluslararası Af Örgütü, Gezi Davası’nda tutuklanan Osman Kavala, Mücella Yapıcı, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater, Hakan Altınay ve Mine Özerden’i düşünce mahkûmu ilan etti. Karar, İstanbul’da gerçekleşen bir basın toplantısıyla açıklandı.

Uluslararası Af Örgütü, Gezi Davası tutuklularını düşünce mahkûmu ilan etti
Görsel: Uluslararası Af Örgütü

Uluslararası Af Örgütü, Gezi Davası sonucunda hukuksuz biçimde hapsedilen yedi kişiyi düşünce mahkumu ilan etti. Karar, Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnès Callamard’ın video mesajı ile duyurulurken, basın açıklamasına Uluslararası Af Örgütü Türkiye Vekil Direktörü Ruhat Sena Akşener, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Kerem Dikmen, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Kampanyalar ve İletişim Direktörü Tarık Beyhan ve mimar Mücella Yapıcı’nın kızı Cansı Yapıcı katıldı.

Osman Kavala’nın da aralarında bulunduğu 7 kişinin düşünce mahkûmu ilan edilmesine yönelik karar, haklarında daha önce verilen beraat kararının bozulması üzerine yapılan yeniden yargılamanın mahkûmiyet kararlarıyla sonuçlanmasından iki ay; ‘gerekçeli karar’ın açıklamasından ise bir hafta sonra alındı.

Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnès Callamard konu hakkındaki açıklamasında, “Bu yedi kişinin düşünce mahkûmu ilan edilmesi, keyfi tutukluluk ve siyasi güdümlü yargılamalarla başlayıp şov niteliğinde bir dava ve mahkûmiyet kararlarıyla biten adaletsizlik güncesinin teşhis edilmesidir. Yedi kişinin maruz kaldığı adaletsizlik, Türkiye’de insan haklarına yönelik aşırı sert baskılar kapsamında çok sayıda kişinin yaşadığı adaletsizliğin bir örneğidir” dedi.

25 Nisan’da, Osman Kavala, “hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek” suçlamasıyla ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına mahkûm edildi. Yargı yetkilileri Kavala’nın 2013’teki büyük ölçüde barışçıl Gezi Parkı protestolarını organize ve finanse ettiğini öne sürüyordu. Kavala, Kasım 2017’den beri cezaevinde tutuluyor.

Aynı davada yargılanan mimar Mücella Yapıcı, şehir plancısı Tayfun Kahraman, avukat Can Atalay, belgesel film yönetmeni Mine Özerden, film yapımcısı Çiğdem Mater, yüksek öğretim direktörü Hakan Altınay ve üniversite kurucu üyesi Yiğit Ekmekçi “hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etmek” suçlamasıyla 18’er yıl hapis cezasına mahkûm edildi.

Altı kişi derhal tutuklandı, Yiğit Ekmekçi hakkında ise yakalama kararı çıkarıldı.

Dün, kendisi de avukat olan, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Kerem Dikmen’in öncülüğündeki üst düzey bir heyet, Gezi Davası tutuklularını cezaevinde ziyaret etti. Ziyaretin ardından bugün, tutuklu 7 kişi düşünce mahkûmu ilan edildi.

“Gezi Davası tutuklularına yapılan bu şoke edici adaletsizlik, bir kez daha, Türkiye’de yargı sisteminin muhalefeti susturmak için bir baskı aracına dönüştüğünü gösteriyor” diyen Agnès Callamard sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Bu kişilerin cezaevinde geçirdiği her gün, adalet kavramına ve insan haklarına karşı, Türkiye devletinin korumayı taahhüt ettiği ancak defalarca ve pervasızca ihlal ettiği ilkelere karşı yapılmış bir hakarettir. Gezi Davası tutukluları düşünce mahkûmudur, derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılmalılar.”

AF ÖRGÜTÜ, KİMLERİ ‘DÜŞÜNCE MAHKÛMU’ İLAN EDYOR?

Düşünce mahkûmu sıfatı, hapsedilmelerine yol açan koşullarda şiddete veya nefrete başvurmadıkları ya da bunları savunmadıkları halde kimlikleri veya kanaatleri nedeniyle hapsedilen kişilere veriliyor.