Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ı eleştiren Ankara Barosu hakkında suç duyurusunda bulunan isimlerden olan Avukat Sabri Hafif’in başkanlığını yaptığı Adalet Gönüllüleri Derneği, Ankara’da ikinci baro için harekete geçti

Yandaş dernek Ankara’da ikinci baro için harekete geçti

İstanbul’un ardından ikinci baro için Ankara’da da resmî süreç Cuma günü başlayacak. Adalet Gönüllüleri Derneği Başkanı Sabri Hafif, basın açıklamasının ardından Türkiye Barolar Birliği’ne (TBB) resmî başvuruyu yapacaklarını duyurdu.

‘Çoklu baro’ yasasının yürürlüğe girmesinin ardından avukat sayısının 5 bini aştığı illerde 2 bin imza birden fazla baro kurulmasının önü açılmıştı. İkinci baro için ilk girişim İstanbul’dan gelmişti. Şimdi Ankara’da ikinci baro için resmî süreç başlayacak.

Adalet Gönüllüleri Derneği Başkanı Sabri Hafif, Ankara’da faaliyet gösteren hukuk dernekleriyle beraber Cuma günü Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nde yapacakları basın toplantısının ardından TBB’ye başvuruda bulunacaklarını açıkladı.

Hafif, pandemi nedeniyle kısıtlı katılımla açıklama yapmak zorunda olduklarını söyleyerek, “Avukatlık mesleğine ve meslektaşlarımıza hayırlı olmasını dileriz” dedi.

ANKARA BAROSU’NA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMUŞTU

Sabri Hafif, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın eşcinsellere yönelik sözlerini eleştiren Ankara Barosu hakkında suç duyurusunda bulunan isimler arasında yer almıştı.

Suç duyurusunda bulunan isimler, yaptıkları açıklamada, “Söylediği dinin temel esaslarından başka bir şey olmayan Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş'ın sözleri aynen bizim de sözlerimizdir” demişti.

Suç duyurusu ardından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanılmıştı:

“Ankara Barosu'na kayıtlı hiçbir avukatın bu Baro yönetimine ve tüm dünyanın savaş verdiği maddi mikroplar yetmezmiş gibi ifadelerinde manevi mikroplar saçan bu açıklamayı yazanlara dinimize saldırması yetkisini vermediği kanaatindeyiz. Söyledikleri doğru bir iki ifade var ki; söylenen söz çağlar ötesinden gelmektedir. Ancak unutulmamalıdır ki bu ilahi ses çağlar ötesine kadar ulaşacaktır. Ne yazık ki milletin değerlerini hiçe sayan, aşağılayan ve nefret söylemi içeren bu talihsiz açıklamanın sahipleri de yüce İslam dinine olan bu kin ve nefretlerinin kaynağını yine çağlar ötesinden almaktadırlar.

Bu tür sapkın görüşleri koruma ve barındırma amacına yönelik harcanması ve biz meslektaşların hak ve menfaatlerini korumanın dışında başka sapkın ve siyasi emellere hizmet etme çabasına girmesi ve temel görev ve amaçları dışında faaliyet göstermeyen Baro hakkında 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 77. maddesinin 5. fıkrası gereği işlem yapılması hususunda savcılıkları ve Adalet Bakanlığını göreve davet ediyoruz. Son olarak bu talihsiz açıklamanın Baro yönetiminin bilgisi dahilinde olmadığını ümit ederek kaldırması imkanının hala bulunduğu, biz üye avukatlar ve tüm Müslüman aleminden özür borcunun bulunduğunu, ülkemizin birlik ve bütünlüğünü geçtiğimiz şu nazik süreçte koruma ve kollama gereğinin herkesin üzerine vazife olduğunu ifade etmek istiyoruz. Bu nedenle Ankara Barosu açıklamasını kaldırmasa da biz Ankara Barosu avukatları olarak bu mikrobik açıklamayı kabul etmiyor, karantinaya alıyor ve tarihin çöp kutusuna atıyoruz.”