Türkiye'de din konularıyla bağlantılı olayları tartışmak zordur. Dini duyguları sömürenlere karşı çıktığınızda hemen her türlü saldırıya hazırlıklı olmanız gerekir.

Türkiye'de din konularıyla bağlantılı olayları tartışmak zordur. Dini duyguları sömürenlere karşı çıktığınızda hemen her türlü saldırıya hazırlıklı olmanız gerekir. Bu aslında en çok dindarlar açısından tehlikeli bir durum. Asıl onların onaylamayacakları birçok şey, tartışılmadan kalıyor. Ayrıksı birkaç ses de bastırılmaya çalışılıyor. Aslında karşı çıktığınızın "din" ya da insanların inançları olduğu öyle güzel bir propagandayla yayılıyor ki, sizin ne söylediğinize kimse bakmıyor.

***

İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü ile Anadolu Aslanları İşadamları Derneği'nin (ASKON) Kutlu Doğum Haftası çerçevesinde, tüm okullar için düzenlediği yarışma, tam da bu içerikte. Böyle bir yarışmaya en başta dindar insanların karşı çıkması gerekir.Yarışmanın konusu "Örnek Bir İnsan: Hz. Muhammed." Yarışma için makale, mektup, şiir yazılabiliyor veya animasyon programı hazırlanabiliyor. Sözde, "edebi" bir yarışmaymış. Yarışma duyurusunda, yazılabileceklere örnek olarak, "Hz. Peygamberde insan sevgisi", "Hz. Peygamberde çocuk sevgisi", "Hz. Peygamberin çevre anlayışı" konuları verilmiş. Öğrencilere yönelik böyle bir yarışma düzenlenir mi? Peygamberin yaşamı yarışma konusu yapılır mı? Gerekli gereksiz fetvalar veren Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bu yarışma konusunda ne düşündüğünü doğrusu çok merak ediyorum. Yarışmanın destekçisine mutlaka değinmemiz gerekiyor: Anadolu Aslanları İşadamları Derneği, Necmettin Erbakan'ın benzer oluşumları "çökertmek" hedefiyle kurdurduğu bir dernek. Bu içerikte bir yarışmayı bir eğitim kurumunun düzenlemesi hatadır. Yarın biri çıksa, "Hz. İsa'yı konu alan bir yarışma da düzenleyin" diye Milli Eğitim'e başvursa ne yanıt verilecek? O zaman "misyonerlik yapılıyor" diye bağırıp çağıracaklar şimdi seslerini yükseltebiliyorlar mı? Türkiye'de Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi ilköğretim 4. sınıfta başlıyor. Bahsettiğimiz yarışma ise tüm okullara açık. İlköğretim birinci sınıf öğrencisinin Hz. Muhammed'in çevre anlayışı konusunda "edebi" bir metin yazması beklenebilir mi? Peygamberin çevre anlayışını şahsen ben bilmiyorum. Bunu bilmek için ciddi bir araştırma yapmak gerekir. Yarışma duyurusuna konulan web sitesine baktım. Sitede çocuklara "bunları okuyun" dercesine bazı kitaplar tanıtılmış. "Peygamberimiz Neden Çok Evlendi" başlıklı bir kitap bile var. Bu kitabı küçük yaşta bir çocuğun okuması ne kadar uygundur?

Edebi bir yarışmanın jürisinde Yeni Şafak gazetesi başyazarı Ahmet Taşgetiren ve Anadolu Aslanları İşadamları Derneği'nin Genel Başkan Yardımcısı da var. Olacak iş değil.Takıldığımız bir başka nokta da "gönüllülük" esasına dayalı olması gereken bu yarışmaların okullarda bir takım zorlamalara neden olma olasılığı.Yarışmayı İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü düzenlediğine göre, İstanbul'daki okullardan bu yarışmaya katılımın "yüksek" olacağını düşünmek saflık olmaz. Ama işin en saçma kısmı şu: Öğrencilere verilen parasal ödüllerin yanı sıra, ilk üç dereceye giren öğrencilerin öğretmenlerine cep telefonu verilecek. Hz. Muhammed'i yarışma konusu yaparak birinci sınıf öğrencilerini bile yarıştırmak, üzerine de öğretmene cep telefonu vaat etmek, Türkiye'den başka hangi ülkede görülebilir, çok merak ediyorum. Öğretmenin bu tür ödüllerle yarışmaya çekilmesinin pedagojik bir amacı bulunamaz.

***

Evet, bu tür konuları yazmak zordur. Konu "din" olduğunda, herkesin karşı çıkması gereken bir durum varsa bile etraf suspus olur. Aklı başında bir tartışma yürütülmezse, bu tür kaygılarını dile getirenler, "kutsal değerlere saldıran" birileri olarak görülüp susturulması vacip insanlar arasına alınır. Bu da bir eğitim sorunu olsa gerek. O halde biz de bir başka yarışma açılmasını önerelim. Gelecek yıl Dünya Felsefe Günü etkinlikleri çerçevesinde "Eleştirel Düşünce" başlıklı bir yarışma açılmasını istesek, bunu bir milli eğitim müdürlüğünün kabul edip düzenleme olasılığı, yüzde kaçtır acaba? Bunu bilmek mümkün değil tabii, ama böyle bir yarışmayı düzenleyen müdürün görevde kalma olasılığından çok daha düşük olacağı kesin...