İnsan beynini etkilemede veya doğru kelime ile manipüle etmede artık eskisi gibi James Bondvari casuslara çok iş düşmüyor YZ sayesinde. Kullanılan yöntemler ve YZ uygulamaları bunu çok daha fazla insana ulaştırıp çok daha iyi iş görüyor ve bizleri etkilemekte.

Yapay zekâ beynimizi etkiliyor
Fotoğraf: MidJourney

Tolga Mırmırık - @mirmirik

Elon Musk’ın yapay zekâ alanındaki son adımı oldukça ilgi çekti. Önceki aylarda yayınlanan ve YZ çalışmalarına en az 6 ay ara verilmesi gerektiğini öneren bir açık mektubun imzacılarından olan ve YZ’nin açık tehlikelerinden uzun süredir bahseden Elon Musk, xAI isimli kendi YZ firmasını kurdu. Özellikle ilk kuruluş kadrosu alanındaki en iyi kişilerden olan xAI’ın ne yapacağı belli değil. Sadece Musk’ın diğer firmaları için geliştirmeler yapacağı biliniyor şimdilik.

Twitter’ı satın almasından bu yana attığı garip adımlarla çoğu kişinin haklı tepkilerini üzerinde toplayan Musk, YZ konusunda yaptığı bu U dönüşü ile bizlerin ruh sağlığını bozmaya çalışıyor sanırım. 

Ancak bunun için ek bir çaba harcamasına da gerek yok. Var olan YZ uygulamaları şimdiden zaten bunu biz insanlara yapmakta. YZ’nin, insan davranışlarını etkilemede önemli bir role sahip olacağına ilişkin ve bu durumun potansiyel sonuçları hakkında tartışmalar devam etmekte. Özellikle YZ’nin iş hayatı, sağlık, eğitim, iletişim gibi birçok alanda kullanılması, insanlar arasındaki etkileşimi de değiştirebileceği öngörülüyor. Her ne kadar yapılan bazı araştırmalar yapay zekanın insanların duygusal durumları üzerinde olumlu bir etkisi olduğunu gösterse de bazıları da yapay zekânın insan davranışlarını etkileyerek olumsuz sonuçlar doğurabileceğini ortaya koymaktadır.

Örneğin, bir araştırmada, Parkinson hastalarına sunulan yapay zekâ destekli egzersiz programının, hastaların depresyon ve anksiyete semptomlarını azalttığı görülmüştür. Benzer şekilde, bir başka araştırmada, bir terapist yerine bir yapay zekâ botuyla yapılan konuşmaların, insanların kendilerini daha rahat hissetmelerine yardımcı olduğu tespit edilmiştir.

Ancak, yapay zekânın insan davranışlarını etkilemesinin olumsuz sonuçları da olabilir. Örneğin, bir araştırmada, bir otomasyon sistemini kullanan bir müşteri hizmetleri hattının insanlar arasındaki etkileşimi azalttığı ve müşteri memnuniyetini düşürdüğü tespit edilmiştir. İnsanlardaki YZ yüzünden işsiz kalacağı korkusundan ve bunun da ciddi boyutta endişe kaynağı olduğundan bahsetmeye gerek bile yok. Yine, bir diğer araştırmada, yapay zekâ tabanlı bir insan kaynakları programının, işe alımda cinsiyet ve ırk ayrımcılığı yapabileceği belirtilmiştir. Özellikle bu son madde Avrupa Birliği tarafından kabul edilen YZ uygulamalarının sınırlandırılması tasarısında dikkat çekici bir şekilde irdelenmiştir.

Çok kişiye ulaşıp etkiliyor

İnsan beynini etkilemede veya doğru kelime ile manipüle etmede artık eskisi gibi James Bondvari casuslara çok iş düşmüyor YZ sayesinde. Kullanılan yöntemler ve YZ uygulamaları bunu çok daha fazla insana ulaştırıp çok daha iyi iş görüyor ve bizleri etkilemekte. İşin kötüsü, propaganda halindeki bu silah konusunda yapılabilmiş bir araştırma da yok. Yani hiçbirimiz aslında Instagram’ın ya da YouTube’un öneri algoritmalarının ya da ChatGPT’nin bizlerin hayatını ne kadar etkilediğini tam olarak bilmiyoruz. Size şöyle bir şey desem, “Güney Chicago Üniversitesi’nde 2021 yılında yapılan bir araştırmaya göre, doğal sarışınların ilişkilerine esmerlerden çok daha bağlı olduğu ortaya çıkmıştır” buna çoğu kişi inanacaktı; çünkü alanında ciddi haberler ve makaleler yazılı bir gazete okuyorsunuz. Tabi ki böyle bir araştırma yok ve Güney Chicago Üniversitesi diye bir yer de yok. Ancak beynimiz bu sorgulamayı okuduğu her cümle için yapmaya kalksa normal bir yaşam süremez hale gelecektir. ChatGPT’nin verdiği yanıtların birçoğunda bu tür “uydurma” yerler de oldukça fazla. Bunun sebebi de aslında yine biz insanlar. Bu veriler internet’ten toplandığı müddetçe de böyle olacak.

Yapay zekâ “yapay genel zekâ” haline gelmeden önceki son dönemeçte olduğumuzun çok daha fazla kişiye acil olarak duyurulması için çaba göstermekte büyük fayda var.

Psikolojimizi ve bizi şimdiye kadar hayatta kalmış en zeki canlı yapmış olan beynimizi korumamız için yollar bulmak zorundayız yoksa bu unvanımızın elimizden alınmasına fazla bir süre kalmadı ne yazık ki. Karınca ve insan arasındaki zekâ farkını düşünürseniz, çok uzak olmayan bir zamanda bizler farklı bir varlığın karıncaları olacağız.