İstanbul turunu sürdüren Tematik Drama Atölyesi; baskı ve yasaklamalarla çevrelendiğimiz ve kendimizi rahatça ifade edemediğimiz şu günlerde farkındalık kazanmak, yaratıcı ve rahat bir biçimde kendimizi ifade edebilme deneyimi yaşamak için çok büyük bir fırsat.

Yaşatılan tüm baskılara karşı drama
Fotoğraf: BirGün

Deniz Burak BAYRAK

Tarihte birçok sürece tanıklık eden Artistanbul Feshane ardı arkası kesilmeden kültür sanat etkinliklerini gerçekleştirmeyi sürdürüyor. Bunlardan biri de üniversite yıllarında tanışan Başak Kıvılcım Ertanoğlu ile Ümit Erlim’in hazırladıkları “Tematik Drama Atölyesi. Cendere Sanat Müzesi’nde başlayan yolculukları, ayrıca Müze Gazhane’de de devam ediyor. Erlim, İngiltere’de fiziksel tiyatro ve performans üzerine yüksek lisans yapmış, şimdi de İstanbul Üniversitesi’nde Tiyatro Eleştirmenliği ve Dramaturji bölümünde doktora çalışmalarına devam ediyor. Ertanoğlu ise dramatik yazarlık ve yönetmenlik yapıyor. Özellikle kolektif üretime olan inançları, toplumsal cinsiyet eşitliğini savunmaları ve katılımcılara olabildiğince rahat edecekleri bir yapı sunmak istemeleri bu projenin en önemli çıkış noktaları. İkisi de drama dünyasını çeşitli temalar aracılığıyla keşfettirmeyi amaçlıyorlar. Her hafta birbirinden bağımsız olan programa katılımcılar istedikleri zaman katılabiliyorlar. Atölye; baskı ve yasaklamalarla çevrelendiğimiz ve kendimizi rahatça ifade edemediğimiz şu günlerde kişisel ve sosyal farkındalık kazanmak, yaratıcı ve rahat bir biçimde kendimizi ifade edebilme deneyimi yaşamak için çok büyük bir fırsat. Peki drama sadece tiyatroya ilgi duyanlar için mi etkili? İletişim becerisini, farkındalığı dramayla nasıl kazanabiliriz? Bunlar ve merak ettiğimiz diğer satırbaşlarını Ertanoğlu ve Erlim ile konuştuk.

“Aslında insanlar birbirleriyle oyun oynayarak iletişim becerilerini geliştirip süreç içerisinde kültürü oluşturmuşlardır” diye söze başlayan Erlim öncelikle İBB tarafından oldukça güzel bir şekilde restore edilmiş bu yapının içinde böyle bir kültürel etkinlik gerçekleştirmenin kendileri için çok ilham verici olduğunu vurguluyor. Ertanoğlu da “Mekânın yıllar içerisinde tanıklık ettiği tüm o renkler, insanlar, farklılıklar, çeşitlilikler günümüzün çok sesliliğiyle birleşiyor. Her yaştan, düşünceden, sesten, fikirden katılımcılarımızla bu tarihi yapının oluşturduğu uzlaşma ortamında karşılıklı öğrendiğimiz, eğlendiğimiz, oynadığımız ve birbirimizi dinlediğimiz paylaşımlarımız oluyor” diyor.

Başak Kıvılcım Ertanoğlu

Drama deyince akıllara hemen tiyatro geliyor. Biz de eğitmenlere dramanın etkileyiciliğinin yalnızca tiyatroya ilgi duyanlarda mı olup olmadığını sorduğumuzda Ertanoğlu’ndan “Drama, hayatla kurduğu bağı güçlendirmek, bireysel farkındalığını geliştirmek isteyen, yaşadığı içinden çıkılmaz durumlarda sorun odaklı değil çözüm odaklı davranmayı amaçlayan; iş ya da özel hayatında kendini daha iyi ifade etmek isteyen herkes için etkili ve de kullanışlıdır. Hiç bir yan etkisi de yoktur (gülüyor)” yanıtını alıyoruz. Pandeminin insanlar üzerindeki olumsuz etkilerini hatırlatan Erlim; insanların daha fazla içe döndüğünü, sosyal alanların daraldığını ve bireyselliğin çok daha ön plana çıktığını gözlemlemiş. “Kimseyi ayırmadan, çok sesli, kapsayıcı bir ortam oluşturmak istedik” diyerek de programın eşitlikçi ve demokratik havasını hissettiriyor.

Ümit Erlim

Söyleşide hep farkındalıktan söz ediyoruz; doğrusu merak ediyoruz: “Farkındalık dramayla nasıl kazanılır?” Bunu “oyun” kavramıyla somutlaştırmaya çalışan eğitmenler “dinleme” ve “merak” üzerine dikkatleri çekiyor. “İletişim sorunlarının büyük bir kısmı karşı tarafı dinlemeyi bıraktığımızda başlıyor” diyerek güncel bir soruna değinen Ertanoğlu, dramanın karşılıklı dinlemeyi hatırlatma odaklı farkındalık geliştirmeyi amaçladığını belirtiyor. “Ayrıca merak şimdiki anda kalmamızı sağlar. Dolayısıyla şimdiki anda kaldığımızda da kafamızın içinde büyüttüğümüz sorunlarla uğraşmak yerine karşıdakine odaklanıp dinlemeye başlayabiliyoruz” diyerek de konuyu basitçe özetliyor.

Atölyede çok çeşitli teknikler uygulanıyor. Bunların başında; hareket ve beden farkındalığı, ritim, ses ve duyusal rezonans, hikâye anlatımı, doğaçlama, obje kullanımı, atmosfer yaratımı, karakter analizi ve araştırmaları geliyor. Her yaştan katılımcının olması da sevindirici. Birbirinden farklı düşüncede, farklı sosyo-ekonomik dinamiklere sahip katılımcıları görmek mümkün.

∗∗

ATÖLYE İÇİN KAYIT YAPTIRIN

Tematik Drama Atölyesi’ne katılım için takvim şöyle:

• Artİstanbul Feshane’de her pazar saat 11.00’de

• Müze Gazhane’de her pazar saat 14.00’te

Sınırlı kapasiteyle gerçekleşecek etkinlik için 11 Ocak saat 10.00 itibarıyla Radar İstanbul mobil uygulama üzerinden kaydınızı yapabilirsiniz.