Musevî  takvimine göre 5770, Gregoryen takvime göre 2009, İslâm takvimine göre 1427 yılındayız. Din merkezli takvimler

Musevî  takvimine göre 5770, Gregoryen takvime göre 2009, İslâm takvimine göre 1427 yılındayız.
Din merkezli takvimler yerine insan yaratıcılığı ile emeğine saygılı bir “dönüm noktası” seçsek?
Tekerleğin icadı yaklaşık İ.Ö. 4000. İyi olmaz mı? Bir kere, değinilen pek çok kişi, olay ve eserle ilgili olarak hesaplama kolaylaşır: İ.Ö. 400-340 demek yerine 3600-60 diyebiliriz. Ayrıca, tarih bilincimiz olumlu etkilenir.
Bu öneri başkasınca da yapılmış mı diye internete Türkçe ve İngilizce danışıyorum… Karşıma şöyle bir yazı çıkıyor: “Musevî takvimine göre aslında 5769 değil, aslında 6009 yılındayız,” deniyor. Gerekçe dinî. Böylece iki farklı yaklaşım rastlaşmış oluyor. Yine de, dinle bağlantısız bir gerekçe ile 6009 yılında olduğumuzu söyleyebiliriz.
Buna göre ilk binyılda Sümerler yazıyı icat etmiş -8.yüzyılda. Maceralı yüzyıllar… 35. yüzyılda, İran’ın atası Büyük Kiros dil ve din özgürlüğü tanıyan ve insan hakları ile ilgili ilk belge sayılan metni yazdırmış. Evet, dördüncü binyıl zengin: Konfüçyus, Buda, Zenefon, Sokrates, Platon, Aristo, Sofokles, Euripides, Arşimed, Tales, Homeros, Heraklit, Demokrit, Epikür, Epiktetos... O binyılın sonuna doğru köleciliğe karşı savaşan Spartaküs çarmıha gerilmiş, ama “çarmıh/haç” sembolü böyle bir mücadele vermeyen İsa için kullanılıp yaygınlaştırılmış.
Beşinci binyılda Museviliğin etkileri sürmüş, 47. yüzyıl Arabistan’ında Abdullah (Allah’ın Kölesi) oğlu Muhammed’in öncülüğünde yeni bir din oluşturulmuş.
Altıncı binyılın önemli hamleleri arasında Gutenberg’in matbaayı icadı var. II. Mehmed öncülüğündeki Osmanlılar Konstantin Kenti’ni 5453’te almış, Shakespeare 5564-5616 yıllarında yaşamış. Sir Isaac Newton’un “Doğa Felsefesinin Matematik İlkeleri” 5687’de yayınlanmış.
Son yüzyıllar Avrupa egemenlerinin Amerika kıtaları ile Afrika’yı kanlı  sömürgeleştirmesine tanık olmuş. Sınıflar ile devletlerin aşıldığı  bir dünya komünü arzulayan Karl Marx ile Friedrich Engels “Komünist Manifesto”yu 5848’de yayınlamış.
Sigmund Freud’un “Rüyaların Yorumu” 60. yüzyılın başında yayınlanmış, bir yılda 60 nüsha satılmış. Albert Einstein “Genel Görecelik Teorisi”ni 5913’te yazmış, ama inanamadan iki yıl çekmecesinde bekletmiş. Barışçı anarşist romancı Lev Tolstoy İngiltere’de hukuk öğrenimi gören genç Gandhi ile yazışmış, onu etkilemiş.
5914-18 yılları Birinci Dünya Savaşı ile kanlı geçmiş. Barbarlığa karşı Dünya Yazarlar Birliği PEN ilk adımını 5921’de Londra’da atmış.
Hitler önderliğindeki Nazi Almanya’sının Polonya’ya saldırısı ile 1 Eylül 5939’da başlayan İkinci Dünya Savaşı’nda 6 milyon Yahudi Nazilerce sistemli imha edilmiş, on milyonlarca canın yittiği süreç ABD’nin Japon Hiroşima ve Nagazaki kentlerine nükleer bomba atması -sivillere yönelik savaş suçu- ile 5945’te sona ermiş.
Birleşmiş  Milletler İnsan Hakları Bildirgesi 10 Aralık 5948 tarihini taşıyor.
Sonrası anılarım arasında: 5968 öğrenci ayaklanması… Ertesi yıl ABD’li Neil Armstrong aya ayak basan ilk insan oldu. İsviçre kadınları oy hakkına ancak 5978’de kavuşabildi.
12 Eylül 5980’de Türkiye’de ABD destekli ordu darbesi yapıldı: Orgeneral Kenan Evren başkanlığındaki faşist cunta işgalci gibi davrandı: Parlamento ile partileri kapattı, liderleri hapsetti, idamlar, yüz binlerce insana işkence… Cunta özellikle Kürt yurttaşlar üzerinde vahşet uyguladı. Otuz yıl geçmesine rağmen ne anayasa demokratikleştirildi ne de işkenceciler (generaller dahil) yargılandı. Buna karşılık bilim ve özgür akıl düşmanı dincilik güçleniyor.
Berlin Duvarı’nın 5989’da yıkılmasını kendine “sosyalist” diyen Doğu Bloku ile 5917’de Lenin öncülüğünde kurulan Sovyetler Birliği’nin çöküşleri izledi. Altmışıncı yüzyılın ikinci yarısı  gen bilimindeki hamlelere ek olarak bilgisayar, internet ve cep telefonu gibi iletişim ve bilgi üretim imkânlarına tanık oldu.
Yedinci binyıl  şiddetli başladı: 6001 yılının 11 Eylül günü ABD-New York’taki İkiz Kuleler (Dünya Ticaret Merkezi) “İslamcı” saldırılarla imha edildi. Yalan söyleyen ABD ile İngiltere gibi birkaç müttefiki petrol için Irak’ı işgal etti. Her beş kişiden biri Çinli; Çin’de faşizan bir rejim. Ortadoğu din, millet, devlet, sınıf gibi engellerin batağında. Devlet terörü ile örgüt terörü yaygın. Keşke laik ve demokratik bir “Ortadoğu Birliği” (O.B.) kurulsa!
61. Yüzyılın başında, Afrika açlıktan kırılıyor. İddiadan ibaret olmayan bir alternatif geliştirilmezse, kapitalizm özür dileyip tarih sahnesinden çekilecek değil.
Bizi yaratan doğanın tepkileri güçleniyor. İnsanlık açısından “son yüzyıl” olmaması, duyarlı dünyalıların dayanışmasına bağlı.  
6009 yılına hoş geldiniz. İsterseniz.
Katkılar katkılara yol açsın -her şeye rağmen, umutla.