... bir de tecavüze kışkırtıyor!

Alıştığı inancı hakikat saymakla yetinmiyor,
 
... bir de tecavüze kışkırtıyor!
 
Farklı düşünen ve davranan insanların
kişilik haklarına
tecavüze kışkırtıyor!
 
Yeni Şafak gazetesinde
Hayrettin Karaman
7 Ağustos 2011 tarihli yazısında
şöyle diyor:
 
"Bir Müslüman
imkânlar ve şartlar elverdiği takdirde
İslâm ahkâm ve adabının hâkim olduğu,
kimsenin alenî olarak bunları çiğneyemediği
bir toplumda yaşamak ister.
Yine imkân bulduğunda,
şartlar müsait olduğunda,
düzelteyim derken bozma ihtimali olmadığında,
daha büyük sakınca doğurmadığında,
her Müslüman
alenî
dine, ahlaka, adaba aykırı bir davranışa
engellemek ya da ıslah etmek maksadıyla
müdahale etmekle yükümlüdür."
 
Faşistçe yorumuyla İslâm
Türkiye'de
böyle böyle güçlendiriliyor.
 
Şortlu hanıma din adına
yumruk atan it
gibilerine karşı
suskun kalıyor
çoğunluk.
Otobüste kimse parmağını kımıldatmamış.
 
Din adına sözlü uyarı bile
rahatsız etmektir, tacizdir,
kişilik haklarına tecavüzdür.
 
Kime müdahale edilebilirmiş?
Başı açık olana mı?
El ele tutuşup yürüyenlere mi?
Şortlu kızlara mı?
Yürürken tost yiyene mi?
"Oruç zamanı" su satan çocuğa mı?
 
Türkiye ne yeterince laik
ne de demokratik.
Ve bu nitelikler için mücadele
hayatî.
 
Laikliği önemsemeyenlere
silkinme çağrısı bu yazı.