Zor bir haftaydı benim için. Gazeteciliğin sıkıntılı taraflarından biri, elinizdeki haberin bir başkası tarafından yayımlanmasıdır. Açık öğretim liseleriyle ilgili yönetmelik değişikliğini eğitim sayfasına saklarken, başka bazı gazeteler haberi verdiler.

"Haber", saklanamaz, anında bayatlayan bir malzeme olduğunu bir kez daha gösterdi.

Ama bu "atlatılma" duygusu geçtikten sonra düşündüm...

Ne fark eder ki? Bu kaçıncı imam hatip düzenlemesi?

Ne bileyim ben!

Sayamıyorum artık.

AKP sayıklıyor... İmam hatip de imam hatip!

Kabak tadı verdi.

Son taslak şu: Açık Öğretim Liseleri Yönetmeliği’nde değişiklik yapılacak. Taslağa göre, dönem sınırlaması olmaksı zın imam hatip lisesindeki bir öğrenci açık öğretim lisesine kaydolabilecek. Böylece üniversite sınavında herhangi bir katsayı engeliyle karşılaşmayacak.

Yani artık imam hatip öğrencisi, yüzecek yüzecek kuyruğuna gelecek

Kur’an-ı Kerim, Hadis, Tefsir, Kelam dersleri alacak.

Yarısında bırakıp gidebilecek...

Bir imam hatip öğrencisi, 9. sınıfın sonunda da eğitimini bırakabilir, 12. sınıfta da...

AKP’nin imam hatiplilerin eğitimi için düşüncesi şu olmalı: Ucundan azıcık alsalar da olur, ucundan azıcık bıraksalar da...

Demek ki din eğitiminin doğru düzgün, eksiksiz verilmesi AKP iktidarının umurunda değil.

Oysa Kur’an-ı Kerim bir bütün değil mi?

Hadislerin yarısı öğrenilse yeter mi?

Bunu hazırlayanlar Müslüman...

O kadar Müslümanlar ki öğrencilere verilen dinsel eğitimin tamamlanmasını bile istemiyorlar. Üniversitelere kapağı atsınlar yeter ki.

Hangi üniversiteler bunlar? İlahiyat fakülteleri mi? Hayır, onlara zaten rahatça gidebiliyorlar, tıp okusunlar, mühendislik olsunlar, hukuk olsunlar.

O bölümleri tamamlayıp,"laik", "bilimsel" bir eğitimde sonuna kadar gitsinler!

Yeni bir iktidar oyunuyla karşı karşı yayız:

Dinselleşme adına, öğrencileri yarım yamalak dinsel eğitimden geçirip daha sonra laik eğitime kolayca geçiş yaptırma projesini tabana yutturmaca...

Din üstünde kaydırmaca...

Aah ah, bu eğitimi laikleşsek de dinselleştirsek, dinselleşip mi laikleştirsek?

İHL’lerde temel hazır
İmam hatip liseleri (İHL) dışındaki mesleki ve teknik orta öğretimde haftalık ders dağılımında, genel kültür dersleri yüzde 40-42 oranında değişiyor. Liselerin dört yıla çıkarılmasıyla birlikte, bu dersler ağırlıklı olarak 9. sınıfta veriliyor. Meslek dersleri 10. sınıftan itibaren yoğunlaşıyor. İmam hatip liselerinin haftalık ders dağılımları ise yüzde 50 oranında fizik, felsefe gibi genel kültür derslerinden oluşuyor. Çünkü diğer meslek liselerindeki atölye çalışmaları İHL’lerde yok. Öğrenciler, belirli bir krediyi tutturabilmek için o seçmeli dersleri de zorunlu olarak alıyorlar.

AKP’nin hazırladığı yönetmelik taslağı, meslek lisesinden mezun olanlara da açık öğretim lisesine geçip fark derslerini vererek iki diploma alma şansı veriyor.

Eğitbilim açısından buna diyeceğimiz yok. Farklı okuldan mezun olan bir öğrencinin, bir başka türde okulun derslerini de verip ikinci bir diploma alma hakkı olmalıdır.

Ancak, bu noktada basit bir matematik hesabı yla karşı karşıyayız: AKP istediği yönetmelik değişikliğini yaparsa, İHL mezunları, diğer meslek lise mezunlarına göre daha avantajlı olacaklar, çifte diplomaya daha kolay ulaşacaklar.

"Bu proje tüm meslek liselerine dönüktür, amacımız imam hatipler değil" dediklerinde, gel de buna inan bakalım.