Kral ile kendisi
Keşke kral olmasam. Buz...
Keşke kral olmasam.
Buz ülkesinde hele.
Gurbette iş bulamam
tahtı bıraksam bile.
Akdeniz’den yönetsem?
İltica etsem? “Ülkemde
baskı altındayım,” deyip
İnsan Hakları Mahkemesi’ne?
İşte parlak akıl yine.
Kral baskı altında bre!
“Özel hayat” hak getire!
Krallar mağdur aslında.
Sendika kursak dünya çapında?
“Ey krallar, birleşin
sekiz saatlik iş günü için.”
1 Mayıs! Yürürüz bile:
“Krallar da köle!”
İçim coşkun bir ırmak.
Buzlar eriyor ufak ufak.
Buzullar erimesin –bir milim.
İyi ki kutup ayısı değilim.
Arabistan Kralı olsam!
Hava sıcakmış –ne gam.
Güneş abartılı ama
yaşasın klima. Gelsin
Batılılaşma hamleleri.
Tutucular filmi sararsa geri?
Tam dönüşüm olmaz hemen.
Delidir her şeyi reddeden.
Kültür farkları önemli.
Harem korunabilmeli.
İskandinavya nire, ora nire!
Suudî Kralı ile
tahtları mübadele? Bir süre?
Medyalık haber yine:
“İki kral burs veriyor birbirine.”
Sevgili günlük, sevin:
Kral Kraliçe değilsin.
Kurtuluş dile benim için.
Hükümdar olmak eziyet.
Muhalefetin amacı cumhuriyet.
Para yardımım var -gizlice.
Belki delice, ama
B planı gerek daima.
A planım iltica: Bir Akdeniz
cumhurbaşkanına rica:
“Yoksa intihar!” derim,
ılık sularda yüzerim.
B Planım darbe: Entrika
çevirmek, kendimi devirmek.
Cumhuriyet kurulur,
kralcılar bozulur.
İlk cumhurbaşkanı ben.
Amma serüven.
Aynı sarayda bir dönem.
Önemse önem.
Verimli çalışırım -titiz. Sonra:
Ver elini Akdeniz!