Meltem Gürle
Bülbülü öldürmek
Gecen hafta İzmir’de baba evindeydim. İzmir seyahatinin en güzel tarafı, babamla kaçamak yaparak içtiğimiz öğle rakısıydı. Bunu bir süredir yapıyoruz....
Yemek yemek üstüne ne düşünürsünüz bilmem ama…
Kendim de yemek yemeği sevdiğimden midir nedir, yiyip içen roman karakterinden pek hoşlanırım. Sadece roman karakterleri mi? Yemekten söz eden...
Pandora’ya bir geçit
Başkasını kendimiz gibi bilebilir miyiz? Öteki benim gibi biri midir? Yani başka bir ‘ben’ midir? Eğer öyleyse, birbirimizi anlamamız mümkün...
Sağda uygun bi yerde…
Geçen pazar gecesi feci bir yağmurun altında Tünel’den Taksim’e doğru yürüyordum. Şimşekler çakıyor, uzun süredir gördüğüm en büyük yağmur yağıyordu....
Geç kağıdı
Lisedeyken hayatımızda ‘geç kağıdı’ diye bir şey vardı. Biz ona ‘geç otur kağıdı’ da derdik. Çünkü derse geç kaldığınız zaman...
‘Avuçlarımın mürekkep lekeli çukurları…’
Üniversitedeyken İranlı bir arkadaşım vardı: Mozhgan (ya da bizim ona seslendiğimiz şekliyle Müjgân). Büyük bir kısmını çamaşırhaneden bozma rutubetli bir...
Şan şöhret ve mezar taşları
Herkesin unutmak istediği anlar vardır. Üstelik bazıları fotoğraflandığı için belgelenmiştir. Ne kadar istesek de kurtulamayız onlardan. Mesela benimkilerden biri, Berlin’de...
Aylaklığa dair
Üniversiteye başladığım sene, Queen’in ‘I want to break free’ (“İpimi koparmak istiyorum,” diye de çevrilebilir mi acaba?) şarkısı her tarafı...
Kumkurdu: İnsanlar, babalar ve diğer tuhaf hayvanlar üzerine bir kitap
Yeğenim Defne sadece beş yaşında. Kendisine kitap okunmasını çok seviyor ve okumayı öğreneceği günü iple çekiyor. Yaşgününde Åsa Lind’in kitaplarını...
Bir dil bulamalı
Bosnalı yazar Meşa Selimoviç, ‘Derviş ve Ölüm’ adlı romanının girişinde kitabın yazılma sürecini anlatır. Ben önsözleri sevmem. Kitabını nasıl yazdığını...
Blok ders ve tanrıların ateşi
Her dönem dersler başlarken, bir iki öğrenci yanıma yanaşıp ‘Hocam, blok mu yapıyorsunuz?’ diye sorarlar. Bunlar, ara vermeden iki saat...
Pabuç hikâyesi 2
Bir iki hafta önce ‘Pabuç Hikâyesi’ başlıklı bir yazı yazmıştım. Biraz hüzünlü bir yazıydı. Geride kalan pabuçlardan bahsediyordum. Düştüğü yerde...
Önümüzdeki maçlara bakacağız
Geçenlerde bir haber dikkatimi çekti. Yazar, çizer, yönetmen ve gazetecilerden oluşan Türk ve Alman ‘Milli’ takımları, Hamburg’un Millerntor Stadı’nda maç...
Bir yabancının sırtı
Beşiktaş’tan taşındığımdan beri, ne zaman sokağa çıksam kendimi orada buluyorum. Artık çarşıda yaşamadığımı kabullenmekte zorlanıyorum anlaşılan. Alışkanlıklarımı terk etmekte hiç...
Pabuç hikâyesi
Hemingway, ömrü boyunca yazdığı en iyi hikayenin, beş kelimelik (İngilizcede altı kelime) şu söz dizisinden ibaret olduğunu söyler: “Satılık: Bebek...
Türk Siyasetinde Yalınkat Karakterler
İngiliz romancı ve edebiyat eleştirmeni E. M. Forster, ‘Roman Sanatı’ adlı kitabında, roman kişilerini "yalınkat” ve “yuvarlak” karakterler olarak ikiye...