AB Komisyonu, Ukrayna ve Moldova ile Avrupa Birliği’ne üyelik müzakerelerine başlanmasını tavsiye etti. Komisyon raporunda Türkiye’deki tek adam rejiminin “güçler ayrılığını ortadan kaldırdığı” vurgusu yapıldı.

AB’den Kiev’e yeşil ışık
Von der Leyen, 4 Kasım’da Kiev’i ziyaret etmişti. (Fotoğraf: Depo Photos)

Dış Haberler Servisi

Batı dünyası Ukrayna’da uzayan savaştan çıkış yolu ararken bir yandan Kiev’in “ağzına bal çalmayı” sürdürüyor. Aday ülkelerin üyelik yolunda kaydettiği ilerleme raporunu yayımlayan Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, Ukrayna ve Moldova ile katılım müzakerelerinin başlatılmasını tavsiye etti. AB Komisyonu Gürcistan’a üyelik için aday statüsü verilmesi tavsiyesinde bulundu.

“Ukrayna’nın büyük zorluklarla yüzleştiğini” belirten AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, bu zorluklara rağmen Kiev’in “derinlemesine” reformlar yapmaya devam ettiğini söyledi. Öte yandan raporda Kiev’in yolsuzlukla mücadele ve yargı reformları ile azınlıklara sunulan güvencelerdeki eksikliklerine de dikkat çekildi.

MOSKOVA VURGUSU

Ayrıca Von der Leyen ayrıca, “Moskova'nın istikrarsızlaştırma girişimlerine rağmen” Moldova'nın da "önemli reformlar" yaptığını sözlerine ekledi. Bosna Hersek’in de organize suç ve kara para aklama gibi konularda ilerleme kaydettiğine değinen Von der Leyen, “Üyelik kriterlerine gerekli uyum sağlandıktan sonra katılım müzakerelerinin başlatılmasını tavsiye ediyoruz” tavsiyesi kararı aldı. Komisyon Başkanı ayrıca Gürcistan'a AB üyeliği için resmi adaylık statüsü verilmesini tavsiye ettiğini açıkladı.

AB liderleri 14-15 Aralık tarihlerinde Brüksel'de düzenlenecek zirvede Ukrayna ve Moldova ile üyelik müzakerelerinin başlaması konusunda nihai kararı verecek. Ukrayna ile Moldova 2022 yılında AB’ye katılım başvurusunda bulunmuş, iki ülkeye de geçen yıl haziran ayında "aday ülke" statüsü verilmiş ve aday ülkelerin sayısı Arnavutluk, Bosna Hersek, Karadağ, Kuzey Makedonya, Sırbistan, Türkiye ile 8'e yükselmişti.

∗∗∗

TÜRKİYE’DE GÜÇLER AYRILIĞI YOK

AB Komisyonu raporunun Türkiye bölümünde, demokratik kurumların işleyişinde ciddi eksiklikler bulunduğuna dikkat çekildi. 14-28 Mayıs seçimlerine atıfta bulunulan raporda, medyada haberlerin “tek taraflı verilmesi ve adayların eşit şartlara sahip olmamasının iktidara haksız bir avantaj sağladığı” kaydedildi. Türkiye’nin demokratikleşme alanında geriye gidişin sürdüğüne dikkat çekilen raporda, özellikle başkanlık sistemindeki yapısal sorunların devam ettiği uyarısı yapıldı. Başkanlık sisteminin “güçler ayrılığını” ortadan kaldırdığı belirtilen raporda, yürütme organının demokratik olarak yalnızca seçimler yoluyla hesap verebilir hale geldiği saptamasında bulunuldu.