Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun yanıtlaması istemiyle, 6 Şubat depremlerinde pisti kullanılamaz hale gelen Hatay Havalimanı'nın tamiratın hangi aşamada olduğunu, bilet satışlarının uçuş iptallerine rağmen neden hala devam ettiğini soran CHP Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, önergesine sadece iki cümlelik yanıt aldı. Duruma tepki gösteren Uraloğlu, aldıkları yanıtta kamuoyunu aydınlatıcı nokta bulamadıklarını söyledi.

Kaynak: Haber Merkezi
Bakan Uraloğlu'ndan Hatay Havalimanı’yla ilgili 5 soruluk önergeye 2 cümlelik yanıt
Fotoğraf: AA

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde pisti kullanılamaz hale gelen Hatay Havalimanı'nı Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) taşıdı. 

Ulaştırma Ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun yanıtlaması talebiyle Hatay Havalimanı’yla ilgili beş soru soran Kara'nın soru önergesine iki cümlelik cevap geldi.  

Uraloğlu soru önergesini, "Hatay Havalimanı 6 Şubat itibariyle hava trafiğine kapatılmış olup, 9 Şubat’tan itibaren yalnızca VFR (görerek uçuş) şartlarında ambulans, emergency, insani yardım, VIP ve askeri amaçlı olmak üzere helikopter uçuşları yapılmaktadır. Hatay Havalimanında etüt ve proje çalışmaları devam etmekte olup, tamamlanmasına müteakip pist, apron ve taksi yollarının yenilenmesine ilişkin kapsamlı bir çalışma yapılacaktır" sözleriyle yanıtladı.

Nermin Yıldırım Kara

"SORULARIMIZA YANIT ALAMIYORUZ"

Sorularına yanıt alamayan Yıldırım Kara, Bakan Uraloğlu'na tepki gösterdi. Konuya ilişkin bir basın açıklaması yapan Yıldırım Kara, "Hatay Havalimanı ile alakalı sorularımıza cevap alamıyoruz" diye konuştu.

Depremin üzerinden 6 ayı aşkın bir süre geçmesine rağmen Hatay Havalimanı’nın hâlâ kullanılamaz halde olduğunu belirten Nermin Yıldırım Kara, şu ifadeleri kullandı:

"Bildiğiniz üzere 6 Şubat depremleri sonrası Hatay Havalimanı büyük zarar gördü ve kullanılamaz hale geldi. Depremden 6 gün sonra ise dönemin Ulaştırma ve Altyapı Bakanı olan Adil Karaismailoğlu ‘Hatay Havalimanı pistindeki bütün hasarları hızlıca onardık’ açıklamasında bulundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise 13 Mart tarihinde ‘Depremde zarar gören Hatay Havalimanı’nı bir hafta içerisinde yeniden işler hale getirdik’ dedi. Bu açıklamaların gerçeklerle ilişkisi olmadığını bugün tekrar anlıyoruz. Depremin hemen ertesinde verilen bu beyanatlara ve bu kadar zaman geçmesine rağmen yurttaşlarımız hâlâ mağdur ediliyor. Bir süre boyunca biletler alınabiliyorken uçuştan sadece 4-5 saat önce gelen mesajlar ile yurttaşlarımız iptallerle karşılaşıyor, Adana Havalimanı’na ya da Gaziantep Havalimanı’na yönlendiriliyordu. Genel seçimlere kısa bir süre kala nisan ve mayıs aylarında da tamirata yönelik benzer vaatler gelmişti. Son durumu en yetkili mercii olan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu’na sorduk ama aldığımız cevapta hiçbir aydınlatıcı nokta bulamadık."

En azından tamirat sürecine dair kamuoyunun düzgün şekilde bilgilendirmesi gerektiğini ifade eden Yıldırım Kara, "27 Temmuz 2023 tarihinde hem yurttaşlarımızın mağduriyetini hem de Hatay’ın havayolu bağlantısının önemini göz önünde bulundurarak Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu’na beş adet soru sorduk. Genel hatları itibarıyla; bir önceki bakan Adil Karaismailoğlu’nun ‘hızlıca onardık’ beyanını, önce mayıs sonra haziran ayının tamirat için işaret edilmesini, tamiratın hangi aşamada olduğunu, geçici çözüm ve tedbirlerini ve bilet satışlarının neden devam ettiğini öğrenmek ve kamuoyunu aydınlatmak istedik. Ancak, bakan tarafından önergemize verilen cevap, yalnızca ‘kapsamlı bir çalışma yapılacaktır’ ifadesinden ibaret olup hiçbir soru işaretini aydınlatmadı. Gördüğümüz üzere Hatay Havalimanı’nın ne zaman tamamlanacağı ve yurttaşların hizmetine açılacağı konusunda şeffaf olmayan bir süreç ve belirsizlik söz konudur" diye konuştu.

İktidarın yurttaşlara bu konuda güven vermediğinin altını çizen Yıldırım Kara, şöyle devam etti:

"Hatay Havalimanı inşa edilirken de birçok soru işareti mevcuttu. Hem muhalefet hem bilim insanları hem de sivil toplum örgütleri birçok uyarıda bulunmuştu. Süreci hepimiz yakından takip etmiştik. Havalimanı inşaatı ilk kez 2000 yılında gündeme gelmişti. Mustafa Kemal Üniversitesi’nin hazırladığı ÇED raporundan sonra Kuş Araştırmaları Derneği de bir araştırma yayınlamıştı. Bu bölgenin kuş göçleri açısından ne kadar önemli olduğu gözler önüne serilmişti. O dönem yine de MKÜ’nün hazırladığı ÇED onaylandı ama 2003 yılında Adana Bölge Mahkemesi yürütmeyi durdurdu. Sonrasında bütün çevrecilerin uyarılana rağmen Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarında, Çevre ve Orman Bakanlığı ÇED raporuyla inşaata imkân tanıdı ve Hatay Havalimanı 2007’de yapıldı. Tamamlanmasına kadar geçen sürede havalimanının olduğu kısmın fay hattı üzerinde bulunduğuna dair birçok tartışma yaşandı. Aktif fay hattının üzerine, kurutulan Amik Gölü’nün yatağına bu havalimanını inşa ettiler. Yağış aldıkça bu havzada taşkınlar ve sel meydana gelmeye devam ediyor. Yani sözün özü, her şey göz göre geldi. Bundan sonra da eski tas eski hamam olacaksa yapılacak hiçbir şeyin anlamı yok."

Nermin Yıldırım Kara, Abdulkadir Uraloğlu'na şu soruları yöneltmişti;

• Depremden 6 gün sonra dönemin Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanı Adli Karaismailoğlu'nun “Hatay Havalimanı pistindeki bütün hasarlan hızlıca onardık" açıklamasına rağmen neden Hatay Havalimanı şu anda tam işler vaziyette değildir? 
• Önce Mayıs sonra Haziran işaret edilerek uzatılan tamirat süreci tam olarak ne zaman tamamlanacaktır?
• Devam eden tamirat sürecinde ne kadar aşama kat edilmiş ve zarar geren pistin ne kadarı tamir edilmiş durumdadır?
• Eğer tamirat aşaması uzayacaksa Hatay'ın havayolu bağlantısına dair hükümetin geçici çözüm ve tedbirleri nelerdir?
• Uçuşlar sürekli iptal edilip yurttaşlar mağdur edilirken neden bilet satışları devam etmektedir?