Bitmeyen kin

'Kanun Hükmü' belgeselinin iktidarın yoğun baskısı sonucunda Altın Portakal Film Festivali'nden çıkarılmasına karşı tepkiler devam ederken, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteğini çekmesinin ardından Gençlik ve Spor Bakanlığı da Antalya Spor Salonu’nun tahsisinin iptal edildiğini duyurdu.

Bakanlık açıklamasında "Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde, belgesel yarışması bölümündeki 'Kanun Hükmü' adlı belgeselde mağduriyet algısı üzerinden FETÖ terör örgütü propagandası yapılması nedeniyle Antalya Altın Portakal Film Festivali'nden desteğimizi çekmiş bulunmaktayız. Belgeselde FETÖ Terör örgütü propagandası yapılmasına vesile olunması nedeniyle, tahsisi yapılan Antalya Spor Salonu’nun tahsisi iptal edilmiştir."

DEMET AKBAĞ: YETER

Bu arada 'Kanun Hükmü' belgeseliyle ilgili terör kılıflı sansüre karşı tepkiler devam ediyor. Daha önce istifa edip, filmin geri alınması üzerine geri dönüş yapan Demet Akbağ dün bir açıklama yaparak Altın Portakal Film Festivali Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması Jürisi Başkanlığı görevinden ayrıldığını duyurdu.

Yapım festivalden ilk kez çıkarıldığında Akbağ dahil jüri üyeleri, görevden çekilmişti. Belgeselin programa geri alınmasının ardından diğer üyelerle birlikte göreve dönen Akbağ, festival yönetiminin yeniden geri adım atması üzerine bir kez daha görevinden ayrıldığını duyurdu.

İletişim sorunları ve kriz yönetiminin yapılamamasından dolayı duyduğu rahatsızlığı dile getiren Akbağ açıklamasında şu görüşleri paylaştı:

“Bir hafta boyunca sinema konuşmak ve sinemayla iç içe olmak için kabul ettiğim, Antalya Altın Portakal Film Festivali Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması jüri başkanlığı görevimden ayrılıyorum. Yaşanan iletişim sorunları, kriz yönetiminin yapılamaması ve ismimin dahil olmadığım olaylar içerisinde geçmesinden duyduğum rahatsızlık sebebiyle festivalde yer almayacağım.”

Aralarında başkan Demet Akbağ’ın da yer aldığı 20 jüri üyesi, ‘filmlerde suç unsuru arayan bu bakışın ve sansürün kabul edilemeyeceğini’ belirterek festivalden çıkarılan belgesel seçkiye geri alınmazsa görevden çekileceklerini açıklamıştı.

Yönetmen ve yapımcılar da sansüre karşı durmuş; Ulusal Uzun Metraj, Ulusal Belgesel ve Ulusal Kısa Metraj Film Yarışması’nda yer alan 27 film festivalden çekilmişti. Söz konusu karara yönelik sosyal medyadan da yoğun tepki gösterilmişti.

Bunun üzerine geri adım atan yönetim, belgeseli yeniden seçkiye aldı. Festivali jürisi de “Altın Portakal’a sahip çıkıyoruz” deyip yeniden görevinin başına dönmüştü.

'KARAR SANSÜRDÜR'

Kanun hükmünde kararnameyle (KHK) kamu görevinden çıkarılan doktor Yasemin Demirci ve öğretmen Engin Karataş’ın mücadelesini anlatan ‘Kanun Hükmü’ adlı belgesel, ‘filmdeki bir kişi hakkında yargı sürecinin devam ettiği’ gerekçesiyle festivalden çıkarılmıştı. Yönetmen Nejla Demirci filmi hakkında verilen kararı ‘sansür’ olarak nitelemişti.

BAKAN BİLDİĞİMİZ GİBİ

Daha önce sansürü terör propagandası kılıfına sokarak yaptığı açıklamada Altın Portakal Film Festivali'nden desteklerini çektiklerini açıklayan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy yaptıkları açıklamayı bir kez daha yineledi. 4. Beyoğlu Kültür Yolu Festivali'ne ilişkin Atatürk Kültür Merkezi'ndeki basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bu konuyla ilgili en başından beri Bakanlığımızın tavrı çok net. Bakanlık olarak kültür ve sanatın her daim destekçisiyiz. Ancak sanatın gücü kullanılarak, terör örgütü propagandası yapılmasına, sanatın provokasyon unsuru olarak kullanılmasına da karşıyız" diye konuştu.

SANSÜRÜ ALKIŞLADI

AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü'ne atadığı oyuncu Tamer Karadağlı, “Bakanlığımızın aldığı kararın arkasındayız” dedi.

Karadağlı, iki sene önceki Altın Portakal Film Festivali'nin ödül töreninde, 'En İyi Kadın Oyuncu' ödülünü alan Nihal Yalçın'ın konuşması sırasında araya girip ödülü uzatmasıyla da gündem olmuştu. Yalçın “Kim verdi ödülü, sus mu dediniz?” diyerek tepki göstermiş, Tamer Karadağlı ise "Rica ederim, ödülünüzle birlikte konuşun diye..." demişti. Karadağlı'nın Yalçın konuşurken arkasından yaptığı mimikler ise sosyal medyada eleştiri konusu olmuştu.

SENARİSTBİR: SKANDAL

Senarist Birliği 'Kanun Hükmü' belgeselinin festivalden çıkartılmasını “uluslararası bir skandal” olarak değerlendirdiği açıklamasında şu görüşleri paylaştı:

“Festival Yönetmeni Ahmet Boyacıoğlu’nun yaptığı talihsiz açıklama, uluslararası bir festivalde apaçık sansürün onaylanması, bütün sektör bileşenlerinin sorumluluk alıp karşı durmasına rağmen meşrulaştırılmasıdır! İthamlarla hiçbir alakası olmadığı net bir biçimde açıklanan ve tespit de edilebilecek olan ‘Kanun Hükmü’ belgeselinin ‘korkuyorum’ argümanıyla tekrar seçkiden kaldırılması uluslararası bir skandaldır.  SENARİSTBİR olarak her nereden gelirse gelsin daima sansürün karşısındayız. Eğer doğru kararı alabilme gücü gösteremiyorsa, Festival Yönetmeni ve yönetimi derhal istifa etmelidir. Bu yıl 60'ıncısı gerçekleşecek bir uluslararası festivalin sahibi hiçbir kurum ya da kişi değil, sinema sektörüdür.”