Bir tarafta sömürü ve talan diğer tarafta direniş. ABD ve Kanada şirketleri başta olmak üzere çok uluslu maden tekellerinin yağmasına karşı büyük mücadeleler verildi, verilmeye de devam ediyor.

Bu direniş hepimizin
Panama (Fotoğraf: AA)

Dış Haberler

Kanada ve ABD şirketleri başta olmak üzere küresel çok uluslu şirketler dünyanın dört bir köşesinde yer altı ve yer üstü kaynaklarını acımasızca sömürüyor. Güney Amerika’dan Afrika’ya, Asya’dan Avustralya’ya altın, linyit, bakır, çinko çıkarmak için acımazsızca bir doğa katliamına imza atılıyor. Bu talan ve yağmaya karşı Peru’dan El Salvador’a, Arjantin’den Türkiye ve Yunanistan’a dünyanın dört bir yanında mücadeleler de yürütülüyor. Son dönemlerde gerçekleşen bazı direnişler şöyle…

ANAVATANLARINI SATTIRMADILAR

Orta Amerika ülkesi Panama’da Kanadalı şirkete imtiyaz tanıyan bakır madeni anlaşmasına karşı son yılların en kitlesel protestoları gerçekleştirildi. Yıldırım hızıyla parlamentodan geçirilen 406 sayılı kanuna karşı ülke ayağa kalktı. 406 sayılı yasa, Kanadalı First Quantum Minerals (FQM) şirketinin bir yan kuruluşu olan madencilik şirketi Minera Panama’ya, Orta Amerika'daki en büyük açık bakır madeninde 20 yıl daha madencilik hakkı tanıyor. Çevre örgütlerinden sendikalardan ve yerli halktan oluşan ittifak "anavatanın satılmasını" engellemek için 20 Ekim'den 13 Kasım’a kadar protesto gösterileri düzenledi. Madencilik konusunda 17 Aralık'ta referandum yapıldı.

BAKIR MADENİNE KARŞI YILLAR SÜREN MÜCADELE

Peru’da 2011’den 2015’te kadar ABD merkezli Newmont Madencilik Şirketi’nin finanse ettiği bakır madeni projesine karşı kitlesel şekilde protestolar eylemleri yapıldı. Milyarlarca dolarlık Conga maden projesine karşı sokağa çıkan çiftçiler ve inşaat işçileri ile polis arasında çatışma çıktı. Proje çevre kirliliğine yol açıyor ve su kaynaklarını tehdit ediyordu. Maden karşıtlarının gösterilerine yapılan saldırılarda çok sayıda kişi yaşamını yitirdi. Aynı şekilde La Pampa bölgesindeki Madre de Dios yakınlarında bulunan yasa dışı altın maden ocaklarına karşı da büyük bir operasyon düzenlenmişti.

'LİNYİT KÖYÜ'NDE 2,5 YILDIR SÜREN BÜYÜK DİRENİŞ

Almanya'nın Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde "linyit köyü" olarak bilinen Lützerath'ta Hambach ormanının korunması için yıllardır mücadele verildi. Yaklaşık 35 bin çevreci 15 Kasım 2023’te kitlesel bir eylem yaptı. Maden sahasında ağaçların tepelerine kurdukları barakalarda yaşayan çevreciler, kömür ocaklarının genişletilmesine karşı çıktı. Lützerath'ta kömür madenine karşı 2,5 yıldır köylüler direniyordu. Aktivistler ve çevreciler enerji şirketi RWE'nin linyit kömürü projesine karşı ormandaki ağaçların üstüne kurdukları platformlarda kalıyordu.

Almanya (Fotoğraf: Depo Photos)

SU, ALTINDAN DAHA DEĞERLİ

Kanadalı Osisko şirketinin altın madeni açacağı yönündeki söylentiler çevre örgütleri tarafından tepkiyle karşılandı ve eylemler yapıldı. Altın madeninin açılması planlanan Famatina’da toplanan çevre örgütleri ve halk, Osisko şirketinin açacağı madenin, yerel su kaynaklarını ve çevreyi kirleteceğini kaydetti, buna izin vermeyeceklerini söyledi.

Eylemciler, “Su altından daha değerli” yazılı pankart açtı. La Rioja bölgesinde çiftçilikle uğraşan bir kişi, “Ancak cesetlerimizi ezerek geçerler” dedi.

Arjantin (Fotoğraf: Natalia Favre)

LİTYUM MADENİ PROJESİNE KARŞI BARİKATLARLA ZAFER

Balkan ülkesi Sırbistan’da da halk Aralık 2021’de lityum maden projesine karşı ayağa kalktı. Sırbistan'da lityum madeni projesine karşı düzenlenen protestolar olumlu sonuçlandı. Britanya-Avustralya merkezli Rio Tinto şirketi, projenin askıya aldı. Projenin açıklanmasının ardından 4 Aralık'ta binlerce kişi sokağa dökülmüş, protestocular başkent Belgrad'da yolları kapatmıştı. Çevreciler, hükümete baskı uygulamak için üç hafta boyunca protestolarını aralıklarla devam ettirmişti. Dünyaca ünlü Sırp tenisçi Novak Djokovic de gösterilere destek vermişti.