CHP'nin yeni MYK'si, 38. Olağan Kurultay sonrası Genel Başkan Özgür Özel başkanlığında ilk kez toplandı. MYK sonrası açıklama yapan Parti Sözcüsü Deniz Yücel, yargı krizine ilişkin, "Türkiye uzun süredir ciddi bir ekonomik kriz yaşamaktadır, şimdi buna yargı ve devlet krizi eklenmiştir" dedi. Özel'in ilk yurtdışı ziyaretlerini Kuzey Kıbrıs ve Azerbaycan'a yapacağını kaydeden Yücel, ittifak ile ilgili, "İttifaka kapımızı kapatmadık ve kapatmayız. Ancak bunun bir alışverişe ya da pazarlığa dönmesine de karşıyız" değerlendirmesini yaptı.

Kaynak: Haber Merkezi
CHP'nin yeni MYK'si ilk kez toplandı: Bir devlet krizi yaşıyoruz

CHP'de 38. Olağan Kurultay sonrası yeni Merkez Yönetim Kurulu (CHP) ilk kez bugün toplandı.

CHP Genel Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantıya, Genel Başkan Özgür Özel başkanlık etti.

Partinin yeni Sözcüsü Deniz Yücel, saat 15.15'te MYK gündemiyle ilgili basın toplantısı düzenledi.

MYK gündemini aktaran Yücel, partinin 38. Olağan Kurultayına ilişkin, "Kurultayımız pek çok siyasi partiye örnek teşkil edecek şekilde bir demokrasi şöleni şeklinde geçti. Demokrasiyi tavandan tabana özümsemiş bir parti olarak 8. Genel Başkanımızı, Parti Meclisimizi, YDK'mizi seçtik" ifadelerini kullandı.

KILIÇDAROĞLU MESAJI

Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na teşekkür eden Yücel, "7. Genel Başkanımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu, bize ve partimize önemli kazanımlar sağladı. Kendisi adalet için verdiği büyük mücadeleyle, adalete olan bağlılığıyla, CHP'yi toplumun tüm kesimleriyle buluşturmaya dönük adımlarıyla ve özellikle 2019 yerel seçimlerinde başarıya ulaşan birleştirici politikalarıyla gönüllerimizdeki kıymetli yerini koruyacaktır" diye konuştu.

İLK YURTDIŞI ZİYARETİ KUZEY KIBRIS'A

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in yurtdışı ziyaret programı hakkında bilgi veren Yücel, "Genel Başkanımız kurultay sürecinde etkili bir dış politika izleyeceğini söylemişti. Genel Başkanımız ilk yurtdışı ziyaretini Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne, ikincisini ise can Azerbaycan'a gerçekleştirmeyi düşünüyor" ifadelerini kullandı.

CHP Sözcüsü Deniz Yücel

"FİLİSTİN'İN YANINDAYIZ"

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına değinen Yücel, "Ortadoğu’da, yanı başımızda bir insanlık dramı yaşanıyor. İsrail’in Gazze saldırılarında ölü sayısı 11 bini aştı. Binlerce çocuk can verdi. Hastaneler, ambulanslar, mülteci kampları hedef alınıyor. Evler vuruluyor, siviller hayatını kaybediyor. Bu saldırıların durdurulması için tavır almak herkesin insanlık görevidir. Ancak bu saldırıların HAMAS’ın bir gece sivillere yönelik yaptığı saldırılarla başladığını da unutmamak gerekir. Diğer yandan Batı dünyası sivil ölümlerini görmezden gelmekte ve sadece İsrail’in tek taraflı söylemlerini ön plana çıkarmaktadır. Bu durum asla kabul edilemez" dedi.

"Batılı devletler İsrail’i koruyup kollarken, Türkiye’deki tek adam, dış politikayı iç politika malzemesi yapabilmek için, din ve mezhep odaklı bir hale getirdiğinden Türkiye dünyada etkisizleşmiştir" diyen Yücel, şunları söyledi:

"Cumhuriyetin 100’üncü yılında Gazze mitingi yapan Erdoğan’ın Mart ayında yapılacak Yerel Seçimlere kadar bu Filistin’de yaşanan insanlık dramını, sivil ölümlerini iç politika malzemesi yapacağı da aşikârdır… Biz CHP olarak Erdoğan gibi tutarsız, kimliksiz, sürekli bir yerlerden mesaj bekleyerek dış politika üretmiyoruz. 7 Ekim’de söyledik. Bir aydır vurguluyoruz. Biz Filistin’in ve Filistinlilerin yanındayız."

YARGI KRİZİ AÇIKLAMASI

Deniz Yücel, Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin Anayasa Mahkemesi (AYM) kararını tanımamasını da değerlendirdi.

"Bir devlet krizi yaşıyoruz" diyen Yücel, "Geçen hafta Yüksek Yargı organları arasında yaşananlar basit bir yargı krizi olarak nitelendirilemez. Anayasa, maalesef yargı eliyle açık biçimde ihlal edilmiştir. Anayasa Mahkemesi'ne ve Yüce Meclis'e had bildirmeye varan açıklamalar yapıldı. Yüksek yargı organları arasında restleşmeye, hatta hesaplaşmaya tanıklık ettik. Yargıtay 3. Ceza Dairesinin, AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunması asla kabul edilemez" ifadelerini kullandı.

"Hatay Milletvekili Can Atalay'ın “Seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı” ile “Kişi hürriyeti ve güvenliği” hakları ihlal edilmiştir" diyen Yücel, şunları vurguladı:

"Anayasa Mahkemesinin kararı Anayasaya uygundur. Anayasa Mahkemesinin benzer olaylardaki içtihatlarına uygundur. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin benzer olaylardaki içtihatlarına uygundur. Geçen hafta yaşanan bu olayla, çok net bir şekilde görülmüştür ki, AKP'nin 21 yıl içinde çürüttüğü yargı kurumu artık çatırdamaya başlamıştır."

"NUMAN KURTULMUŞ BAŞARISIZ BİR SINAV VERDİ"

Türkiye uzun süredir ciddi bir ekonomik kriz yaşadığını belirten Yücel, şimdi buna yargı ve devlet krizinin eklendiğini vurguladı.

Yücel, şöyle devam etti:

"Yargıyı siyasallaştırmak kimseye fayda sağlamaz. Adaletin olmadığı yerde iktidar sahipleri dahil, kimse güven değildir.  Ne yazık ki, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, bu süreçte çok kötü ve başarısız bir sınav vermiştir. Yüksek yargıda yaşanan bu devlet krizini görüşmek üzere TBMM’de Danışma Kurulu Toplantısının yapılmamış olması, daha doğrusu bir yerden gelen talimatla bu toplantının gündeme bile alınmamış olması demokrasimiz adına kaygı vericidir. 

Konuşamazsak, tartışamazsak, sorunları çözme konusunda istişare kültürünü, arka kapı diplomasisini işletemezsek, hele de halkımızın bize vermiş olduğu yetkinin ve görevin gereklerini meclis olarak yapmazsak bu halk, bu millet bunu asla unutmaz."

BAKAN TUNÇ'A TEPKİ

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un eleştirilerine yanıt veren Yücel, "Adalet Bakanı, bizim genel kuruldaki adalet nöbetimizi de eleştirmiş…. Evrensel hukuk normlarını görmezden gelen, kuvvetler ayrılığını ihlal eden bu kişi ile "Adalet" için yaptığımız eylemlerin türünü konuşacak değiliz" dedi.

Yücel ayrıca Adalet Bakanı Tunç için 'Talimat Bakanı' nitelendirmesini yaptı.

"Anayasa’ya ve TBMM iradesine yapılmak istenen bu darbe girişimine karşı 5 gündür Meclis Genel Kurulu’nda adalet nöbetindeyiz" diyen Tunç, şunları ifade etti:

"Biz Cumhuriyet Halk Partililer olarak ülkenin hiçbir sorununa kayıtsız kalmayacağız.Tepkilerimizi en etkin yöntemlerle ortaya koyacağız. Değişen, dönüşen, gençleşen, eşitliği öne çıkaran Özgür Özel’in Genel Başkanlığındaki Cumhuriyet Halk Partisi’ni izlemeye ve takip etmeye devam edin."

EKREM İMAMOĞLU SORUSUNA YANIT

"MYK'de Ekrem İmamoğlu'nu yakın isimlerin ağırlıkta olduğu ve bu nedenle Özgür Özel için 'emanetçi başkan' yorumlarının yapıldığı" sorusuna Yücel, şu yanıtı verdi: 

"Sayın Özgür Özel'e emanetçi genel başkan yakıştırmasını yapmaları, en hafifinden Özgür Özel'e de, Ekrem İmamoğlu'na yapılmış bir saygısızlık ve daha da ötesinde bir hadsizliktir. CHP'nin Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu üyeleri bir kişinin yakınlığıyla ya da uzaklığıyla belirlenmiyor.  

Sayın Ekrem İmamoğlu, bizim 25 yıl sonra İBB'yi kazanan çok başarılı bir belediye başkanımızdır. Ancak ne Parti Meclisi için ne de Yüksek Disiplin Kurulu üyesi için bir kişiye yakınlığın ya da uzaklığın bir kriter olmadığını ifade etmek istiyorum."

"MÜCADELEYİ SÜRDÜRECEĞİZ"

Anayasa değişikliği ile ilgili bir soruya Yücel, şu cevabı verdi:

"Anayasa değişikliğinin birtakım hazırlıklarının yapıldığını görüyoruz. Buradaki en temel hedefin AYM'nin yetkilerinin kısıtlanması gibi bir hazırlık olduğunu görüyoruz. Bunu zaman zaman iktidar partisinin yöneticilerinin dillendirdiklerini biliyoruz. AYM'nin yetkisini kısıtlamak, AYM'nin kapatılması gibi bir görüş ileri sürmek, ki yakın geçmişte ileri sürüldü, bu ülkenin temeline dinamit koymaktan farksızdır. CHP olarak gerek TBMM çatısı altında, gerek hukuki çerçevede, gerekse toplumsal alanda hukuk ve demokratik yöntemler çerçevesinde sonuç alıncaya kadar mücadeleyi sürdüreceğiz."

İTTİFAK MESAJI

Yerel seçimler için ittifak konusunda bir soruya yanıt veren Yücel, şunları kaydetti:

"Biz geçmişte ittifak yaptığımız partilerle iletişimimizi sürdürüyoruz. İttifaka kapımızı kapatmadık ve kapatmayız. Ancak bunun bir alışverişe ya da pazarlığa dönmesine de karşıyız. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in birtakım keskin açıklamaları oldu. Daha yerel seçim takvimi açıklanmış değil. Biz hem kazanmak hem de ittifak yapacağımız partilerin kazanmasın, daha da ötesinde ülkemizin demokrasisinin kazanması için gereken her türlü adımı da atarız, bu tip adımlara da kapımız açıktır."

CHP'NİN YENİ MYK'Sİ

CHP'nin yeni MYK'si, geçtiğimiz cumartesi günü Parti Meclisi toplantısında belirlenmişti.

İki bölümden oluşan MYK'de, siyasi işlerin yürütüleceği bir "Gölge Kabine" ve idari işlerin yürütüleceği ikinci bir grup yer aldı. Toplam 24 üyenin bulunduğu MYK'de, 17 isim "Gölge Kabine" olarak görev yapacak.

CHP'nin yeni MYK'si şöyle oluşmuştu:

24 kişilik MYK'de 'Gölge Kabine' olarak yer alan 17 isim şöyle: 

• İçişleri Bakanlığı – Murat Bakan
• Adalet Bakanlığı – Gökçe Gökçen
• Sağlık Bakanlığı – Zeliha Şahbaz
• Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı - Aylin Nazlıaka
• Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı – Gamze Taşcıer
• Enerji Bakanlığı – Deniz Yavuzyılmaz
• Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı - Gülşah Deniz 
• Milli Eğitim Bakanlığı – Suat Özçağdaş
• Dışişleri Bakanlığı – İlhan Uzgel
• Gençlik ve Spor Bakanlığı – Sevgi Kılıç
• Hazine ve Maliye Bakanlığı – Yalçın Karatepe
• Kültür ve Turizm Bakanlığı – Koza Yardımcı
• Milli Savunma Bakanlığı – Yankı Bağcıoğlu
• Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı - Pınar Uzun 
• Ticaret Bakanlığı – Volkan Demir
• Ulaştırma Bakanlığı – Ulaş Karasu
• Tarım Bakanlığı – Erhan Adem

CHP’nin Genel Sekreteri olarak belirlenen Selin Sayek Böke’nin Gölge Kabine Koordinatörü olarak da görev yapacağı, bu pozisyonun hükümetteki 'cumhurbaşkanı yardımcılığı'na denk geldiği kaydedildi.

İdari işlerde görev alacak MYK üyeleri ise şöyle: 

• Deniz Yücel (Parti Sözcüsü)
• Burhanettin Bulut (Halkla İlişkiler) 
• Gül Çiftci (Seçim ve Hukuk) 
• Selin Sayek Böke (Genel Sekreter) 
• Ensar Aytekin (Örgüt) 
• Özgür Karabat (Mali İşler) 
• Gökan Zeybek (Yerel Yönetim)