Giresun mitinginde konuşan AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, yurttaşlardan oy isteyerek, "Ben biliyorum, sizler ne soğana ne patatese liderinizi kurban etmezsiniz" şeklinde konuştu. Erdoğan Ordu mitinginde ise muhalefeti hedef alarak "HDP mensuplarının, örgütün parmak işaretiyle selamlıyorlar. Eline her mikrofon alan HDP'linin PKK'lının tehdit dolu açıklamalarına elleriyle kalp işareti yaparak cevap veriyorlar" dedi.

Kaynak: Haber Merkezi
Erdoğan: Sizler ne soğana ne patatese liderinizi kurban etmezsiniz
Fotoğraf: AA

AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, seçim çalışmaları kapsamında Giresun ve Ordu'da düzenlenen mitinglerde konuştu. 

Giresunlu seçmene seslenen Erdoğan, "Giresun dün Pontus çetelerine toprağı dar etmişti. İnanıyorum ki Giresun bugün de Kandil'in şakşakçılarına, FETÖ'nün haşhaşilerine vatan topraklarını dar edecek" dedi. 

Erdoğan konuşmasında ayrıca, fiyatı 30 TL'ye kadar yükselen ve tartışma konusu olan soğan üzerinden de seçmene seslendi. "Ben biliyorum, sizler ne soğana ne patatese liderinizi kurban etmezsiniz" ifadelerine yer veren Erdoğan, "Giresun bizimle olduğu müddetçe her engeli aşarız. Bunun için 14 Mayıs çok önemli. Sadece sizin oy kullanmanız önemli değil, arkadaşınızı komşunuzu sandığa götürerek bize oy kullanmasını sağlamanız lazım" diyerek oy istedi. 

Açıklamalarında Cumhur İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu da hedef alan Erdoğan, "Bana diyorlar ki bu bay bay Kemal ile niye uğraşıyorsun. Adam hep yalan söylüyor, nasıl uğraşmayayım. Terörün temsilcileri 'Yüzyıllık kazanımlarını değiştireceğiz' diyor ve bay bay Kemal bunlarla yürüyor" dedi.

Erdoğan Ordu mitinginde ise, muhalefeti hedef aldığı konuşmasında " HDP mensuplarının, örgütün parmak işaretiyle selamlıyorlar. Eline her mikrofon alan HDP'linin, PKK'lının tehdit dolu açıklamalarına elleriyle ne yazık ki kalp işareti yaparak cevap veriyorlar. PKK'sından HDP'sine, bölücülerin nasıl cüretkar bir şekilde ortaya döküldüklerini görüyorsunuz değil mi? Bay bay Kemal'den almışlar sözü. Şimdiden silahlarını doldurmaya, molotoflarını hazırlamaya başlamışlar" dedi.

Erdoğan'ın Giresun'daki açıklamaları şöyle:

"14 Mayıs'ta Giresun sandıkları gümbür gümbür patlatacak ben buna inanıyorum. Giresun dün Pontus çetelerine toprağı dar etmişti. İnanıyorum ki Giresun bugün de Kandil'in şakşakçılarına, FETÖ'nün haşhaşilerine vatan topraklarını dar edecek. Ben biliyorum, sizler ne soğana ne patatese liderinizi kurban etmezsiniz. İnanıyorum ki Giresun bugün de şehitlerimizin, gazilerimizin, kahramanlarımızın emanetine sıkı sıkıya sahip çıkacak. İnanıyorum Giresun bugün yeni mandacıları hüsrana uğratarak emperyalistlerin heveslilerini kursağında bırakacak. Bizim Giresun'a olan sevdamız, Türkiye'ye olan sevdamız da son nefesimize kadar sürecek. Giresunlu kardeşlerim ondan bundan korkmaz. Giresun bizimle olduğu müddetçe her engeli aşarız. Bunun için 14 Mayıs çok önemli. Sadece sizin oy kullanmanız önemli değil, arkadaşınızı komşunuzu sandığa götürerek bize oy kullanmasını sağlamanız lazım.

"KÜRT KARDEŞLERİMİ ÇOK ALDATTILAR"

Aksi halde nefes aldırmadığımız teröristler yeniden gelir bu ülkenin başına musallat olur, FETÖ'cü hainler yeniden çocuklarınızı ellerinizden alır. Zorlu bir mücadelenin ardındna ayaklarını ülkemizden kestiğimiz emperyalistler gelir bizi yeniden kendilerine bağımlı yaparlar. Bunu nasıl yaparlar? Karadeniz'de bulduğumuz gazın vanasını kapatırlar. Gabar'da bulduğumuz petrol çukurunun üzerine beton dökerler. Şehirlerimizi yeniden kana ve ateşe boğarlar. Diyarbakır'da, cezaevinde olan Selo var ya, Kürt kardeşlerimizi sokağa döktü. Gelince onu çıkaracağız diyor. Selo ne yaptı diyor daha ne yapacak. 51 tane Kürt kardeşimizi öldürdüler. Bunun suçu ne diyorlar. Daha ne olacak bay bay Kemal. Kandil'den selam geliyor bay bay Kemal'e, 'desteğimiz onunla' diyorlar.. Kürt kardeşlerimizin bunlarla bir benzerleri yok. Bunların dini ezanı, kitabı yok. Bunlar kitapsız. Benim Giresunlu kardeşlerim bunların önünü açar mı.Kürt kardeşlerim Kandil'dekilere bakmasınlar. Kürt kardeşlerimi çok aldattılar, hala da aldatıyorlar. Bu oyunu 14 Mayıs'ta bozmaya var mıyız? İstanbul'daki, Atatürk Havalimanı'ndaki Teknofest'i hazmedebildiler mi? Şimdi de aynı yeri ABD'li şirketlere devretme sözü veriyorlar. O şirketle ben 15 sene önce görüştüm. Yatırım yapacağız, dediler. Ne istiyorsanız verelim, dedim. Gelmediler. Bunlar vatansever değil, gelip de bu yatırımları yapmazlar. İHA'ları yapanlar, SİHA'ları, Akıncı'yı yapan, Kızılelma'yı yapanlar Baykar. Bu milletin evlatları ile onları mukayese edemeyiz.

EMEKLİLERE VE ÇALIŞANLARA SEÇİM SONRASI İÇİN VAAT 

Londra'dan tefeciler bunlara 300 milyar dolar verecekmiş. Böyle bir şey olabilir mi? Fındığa zam verecekmiş, bugüne kadar neredeydiniz? 20 yıl önce şu sahil yolu var mıydı? Samsun'dan çık taa Hopa'ya kadar böyle bir yol yoktu. Görüyorsunuz enflasyon her ay düşüyor. İnşallah her ay bu şekilde devam edecek. Çalışanlarımız ve emekliklerimizin maaşında yaptığımız yüksek oranlı iyileştirmelerle birlikte refah kaybını telafi ediyoruz. Temmuz ayında hem enflasyon farkını hem refah payını dikkate alan yeni artışlarla çalışanlarımızı ve emeklilerimizi daha da rahatlatacağız. Nereden nerelere geldik. Eğitimden sağlığa her alanda standartları en yükseğe biz çıkardı. Sanayi ve teknoloji eksiklerini biz giderdik mi? Bu ülkenin en büyük özlemi olan Ayasofya'yı biz ibadete açtık mı? Amerika'da Türk Evi'ni inşa ettik. Yaparsa biz yaparız, yaparsa AK Parti yapar.

Mevcut sıkıntıları da yine biz gidereceğiz. Yeter ki birliğimize, kardeşliiğimize sahip çıkalım. İYİ Partili Saadet Partililere sesleniyorum. Bay bay Kemal'in sizi, partinizi, genel başkanınızı böylesine pervasızca istiskal etmesine daha ne kadar sabredeceksiniz. CHP içindeki gerçekten cumhuriyetçi, Gazi Mustafa Kemal'in istiklal anlayışına sahip insanlarımızın hassasiyetlerinin nasıl istismar edildiğini de biliyoruz. Bizim davamız ülkemizin kazanımlarını daha da ileriye taşıma evlatlarımıza miraz bırakma davasıdır. Bu davanın muhatabı 85 milyonun tamamıdır. 85 milyonun her birinin bu dava içinde yeri vardır. Gelin ülkemizin, milletimizin, evlatlarımızın aydınlık geleceği için Türkiye Yüzyılı etrafında kenetlenelim. Giresun, 14 Mayıs'ta çocuklarımızın geleceğine sahip çıkıyor muyuz? 21 yıllık kazanımlarımızı daha da ileri taşıyor muyuz? Doğru adımlarla yola devam diyor muyuz? Karadeniz'in uşaklarına da bu yakışır.

"MİLLETE EFENDİ DEĞİL HİZMETKAR OLMAYA GELDİK"

Biz bugüne kadar sadece eserlerimizle, hizmetlerimizle konuştuk. Giresun'a da son 20 yılda 51 milyar lirayı aşkın kamu yatırımı yaptık. Sel afetinde anında oradaki konutları inşa ettik. Benim vatandaşlarım yerleştiler, anında geldik işi bitirdik. Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik.

MUHALEFETİ HEDEF ALDI

Bana diyorlar ki bu bay bay Kemal ile niye sürekli uğraşıyorsun. Adam hep yalan söylüyor, nasıl uğraşmayayım. Hiç olmazsa belki doğru konuşmaya başlar... Geçen Giresun'a uğramış yine yalan söylemiş. Aslında bizim bu zatın da masasındaki şahıslarla da bir derdimiz yok. Davos’ta IMF ile bir görüşme yapıyoruz bu görüşmede IMF’nin başındaki zat diyor ki ‘böyle böyle siyasi kararlara  müdahil oluyorsun.’ Ben dedim ki bak başkan siz alacağınızı tahsil ediyor musunuz? O zaman 23.5 milyar dolar borcumuz vardı. Alıyoruz dedi. Sen alacağını alacaksın ama Türkiye’yi ben yönetirim sen karışamazsın. 2013’e kadar biz IMF’ye olan borcumuzu ödedik. 2013’ten sonra biz IMF ile ilişkimizi kestik. Bu CHP ne diyor? Otellerin odasında, bir tane adamı var onun, IMF’nin temsilcileriyle aynı zamanda İyi Parti’den de bir tanesi, eski merkez bankasından, birlikte onlarla görüşüyorlar. Bize de akıl vermeye kalkıyorlar. IMF’den borç alın diye. Asla dedik. Bizim için IMF bitmiştir, biz bize yeteriz. Yeter miyiz? Yettik mi? Onla da kalmadık bizim Merkez Bankamızın şuandaki döviz rezervi o zaman 27,5 milyar dolardı. Şimdi ise 115 milyar dolar. Bakın nereden nereye. Şimdi daha da artacak.

"BUNLAR LGBT'Cİ"

Bizim derdimiz onların temsilcisi olduğu zihniyetle. Bu zihniyet cumhuriyetimiizle hesaplaşmak isteyen zihniyettir. Bu zihniyet Türkiye'nin yükselişinden rahatsız olan zihniyet. Ne diyor terör örgütünün temsilcileri, 'Yüzyıllık kazanımlarını değiştireceğiz' diyor. Bunlarla beraber yürüyor bay bay Kemal. Biz LGBT'ci değiliz. CHP LGBT'ci, İYİ Parti LGBT'ci HDP LGBT'ci. O masanın etrafında olanların LGBT'ye karşı olduklarını duydunuz mu. Cumhur İttifakı olarak biz karşıyız. Çünkü bizim için aile kutsaldır. Ne yaparlarsa yapsınlar bize Allah yeter.

Haklarını yemeyelim hep birlikte uğraşıp didinip 40 günde elleriyle kalp yapmayı öğrendiler. Biz ise bırakınız 21 yılı sadece son 40 günde ülkemize ve şehirlerimize yaptıklarımızı anlatmakla bitiremiyoruz. Karadeniz gazını mı sayalım... Evlerinize gelen doğalgaz faturalarının altındaki notu gördünüz değil mi? Bu ay tamamen ücretsiz. Londra'daki tefecilerden gelmiyor, Karadeniz gazı bu."

Erdoğan, partisince Altınordu Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitinge katılarak konuşma yaptı.

"PKK'NIN TEHDİTLERİNE KALP YAPARAK CEVAP VERİYORLAR"

Erdoğan'ın Ordu mitingindeki açıklamaları ise şöyle:

"Kandil'den talimat alanlarla bir yere varılır mı? Biz talimatımızı önce Allah'tan sonra milletten alıyoruz. İki koyun verseler yolunu veremez Ordu'dan oy alamaz. Kandil'e dönüp Selo'sundan Apo'suna tüm PKK'lıları cezaevindeki çıkartacağız diyor. Bunlar terörist. Onu çıkaracakmış. Bay bay Kemel Meclis'te HDP ile neler görüştün söylesene. Söyleyemez.

Kamudan ihraç edilen PKK'lıları devlete geri dolduracaklarmış. 'Belediyeleri istediğiniz gibi kullanmanız için örgüte teslim edeceğiz' diyor. 'Ülkemizin güney sınırlarını Suriyelileştirerek kana ve ateşe boğmanıza izin vereceğiz' diyorlar. 'Suriye'deki askerlerimizi çekip orayı ülkemize rahatça saldırabilesiniz diye tamamen size bırakacağız' diyorlar. Kendi mitinglerine katılıp Van'da ne dediler? 'Dişe diş, kana kan intikam' dediler. HDP mensuplarının, örgütün parmak işaretiyle selamlıyorlar. Eline her mikrofon alan HDP'linin, PKK'lının tehdit dolu açıklamalarına elleriyle ne yazık ki kalp işareti yaparak cevap veriyorlar. PKK'sından HDP'sine, bölücülerin nasıl cüretkar bir şekilde ortaya döküldüklerini görüyorsunuz değil mi? Bay bay Kemal'den almışlar sözü. Şimdiden silahlarını doldurmaya, molotoflarını hazırlamaya başlamışlar. Bu manzaradan en az bizim kadar CHP'ye gönül vermiş kardeşlerimizin de utandığına inanıyorum.

Güya milliyetçi olduğunu söyleyen ama Kandil'den yapılan açıklamalara PKK'lıların cüretkar bir şekilde yürüttükleri kampanyaya ses çıkarmaya bu kişi bir ara madan kalkmaya yeltendi. Sonra nolduysa kolundan tutup geri masaya oturttular. O günden beri de kontrolsüz bir şekilde sağa sola yalpalayıp duruyor. Bir diğeri LGBT dayatmasını gölgeletmek üzere masada yer alıyor. Sorsanız milli görüşçüyüz derler. Ama milletimizin değerlerini dinamikleyen projelere seslerini çıkarmaz. Cumhur İttifakı'ndan LGBT'ci olmaz. Biz ailenin kutsiyetine inanırız. Ailemize leke sürdürmeyiz. 

Tamamen bunların tabanları boşalmış olmasına rağmen sözlerle bir avucu idare etmeye çalışıyorlar. Bizden gidenleri zaten saymıyorum. Onların ne olduğunu iyi biliyorsunuz. Şimdi bakalım seçim sonucunda onlara ne düşecek. Bir de masaya sonradan eklenenler var. Masanın altındaki HDP'yi üste çıkardılar. İlave iki belediye başkanı getirip masaya monte ettiler. Bir tanesi ayrılıp zaten kendi partisini kurdu, kendi adaylığını ilan etti. Kalanlar ses çıkarsa hain damgası yiyecek. Aynı durum diğer partilerin tabanları için de geçerli. Neticesini 14 Mayıs'ta göreceğiz.

"ALTIN KIYMETİNDE YILLARIMIZI KAYBETTİRDİLER"

Bay bay Kemal'e oy vermek, hangi partiye gönül vermiş olursa olsun kimseye vacip kılınmış bir görev değildir. Gelin bu seçimde tercihimizi hep beraber Türkiye yüzyılından yana kullanalım. Şöyle bir geçmişe baktığımız zaman ne görüyoruz biliyor musunuz; cumhuriyetimizin ilk asrında bize vesayetiydi, darbesiydi, terörüydü, ekonomik kriziydi, sosyal gerilimiydi derken altın kıymetinde yıllarımızı kaybettirdiler. Biz işte bu kısır döngüyü kırdık. Hayata geçirdiğimiz demokrasi ve kalkınma atılımlarıyla ülkemizin asırlık kayıplarını telafi ettik.

İstanbulluyum ve İBB başkanlığını yaptım. İstanbul'u Ordu'lu kardeşlerim iyi bilir. Çöpten, çamurdan, susuzluktan biz kurtardık. Ordu Havalimanı'nı yaptık. Yaklaşık 1 milyona yakın yolcu buralardan taşındı. Çünkü biz yaparız, onlar konuşur. Sadece küresel düzeyde ses getiren projelerle uğraşmadık, aynı zamanda şehirlerimizi eşi benzeri görülmemiş yatırımlar yaptık.

Karadeniz'de doğalgazımızı çıkarttık. Ücretsiz olarak gelmeye başladı. 1 yıl boyunca doğalgazımız evlere geliyor. Sizlerden bu gerçekleri anlatmanızı istiyorum. Sıraların üzerinde artık kitaplar ücretsiz. Biz tekstil kağıdı ile okuduk. Sizlerden 10 gün boyunca kapı kapı dolaşmanızı istiyorum.

Malum bunlar talimati Kandil'den alıyor. Kandil'dekilerin Allah'ı, dini, kitabı, ezanı yok. Kürt kardeşlerimi bunlar istismar ediyor. Kürt kardeşlerimin dindar olanı var ama bunlarla mukayese edilmez. Bunlar Diyarbakır annelerinin evlatlarını dağlara kaçırdılar, onları taciz ettiler."