Eskişehir laik eğitim için alanlarda: ÇEDES protokolü, laiklik ilkesinin açık bir ihlalidir
Laik ve Bilimsel Eğitim Platformu (LABEP), Eskişehir Ulus Anıtı önünde din adamlarının okullarda görevlendirilmesini öngören ÇEDES Protokolü’nü protesto etti. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yüksel, “Devlet kurumları arasında imzalanan bu protokol, laiklik ilkesinin açık bir ihlalidir. Anayasaya ve Milli Eğitim Temel Kanunu’na aykırıdır. ÇEDES denemesi, eğitimde dinselleşme adımlarının ilki olmadığı gibi sonuncusu da olmayacaktır” dedi.
Aralarında Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Çağdaş Eğitim Vakfı, Atatürkçü Düşünce Derneği, Ankara ve İstanbul Barosu ve Eğitim-İş’in de olduğu çok sayıda sivil toplum kurumunun bir araya geldiği Laik ve Bilimsel Eğitim Platformu (LABEP), Eskişehir Ulus Anıtı önünde bir araya geldi.
Din adamlarının “manevi danışman” olarak okullarda görevlendirilmesini içeren “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi’ne” (ÇEDES) karşı yapılan açıklamaya; CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ve CHP Eskişehir İl Başkanı Recep Taşel de destek verdi.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yüksel, şunları söyledi:
“Bugün, 100. yılını kutlamaya hazırlandığımız Cumhuriyetimizi korumak, Atatürk devrim ve ilkeleriyle kazanılmış hakları yaşatmak, güçlendirmek ve geleceğe taşımak için çalışan demokratik kitle örgütleri olarak artan tehditler karşısında laik ve bilimsel eğitimi savunmak için yeniden bir araya geldik. Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında imzalanan, hukuka ve eğitim bilimlerine aykırı ‘Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi İş Birliği Protokolü’ (ÇEDES) kapsamında, İzmir ve Eskişehir illerinde, İl Milli Eğitim Müdürlükleri ve Müftülüklerince yürütülen, 842 ilkokul, ortaokul ve liseye ‘Manevi Danışmanlık’ hizmeti adı altında imam, müezzin, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve Kuran kursu öğreticisi görevlendirilmesi ve karma eğitimin hedef alınması bunun tüm ülkeye yayılmak istenmesi bir araya gelmemizi ve örgütlü olarak tepki göstermemizi zorunlu kılmaktadır.
“TEPKİMİZİ KİTLESELLEŞTİRECEĞİZ”
Devlet kurumları arasında imzalanan bu protokol, laiklik ilkesinin açık bir ihlalidir. Anayasa’ya ve 1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’na aykırıdır. Ayrıca biz biliyoruz ki ÇEDES denemesi, eğitimde dinselleşme adımlarının ilki olmadığı gibi sonuncusu da olmayacaktır. Bu nedenle, Laik ve Bilimsel Eğitim Platformu (LABEP) çatısı altında savunuculuk görevimizi yaygınlaştıracak, tepkimizi kitleselleştireceğiz.
“GÜCÜMÜZÜ CUMHURİYETİMİZİN KAZANIM VE BİRİKİMLERİNDEN ALIYORUZ”
Biz, laik ve demokratik Cumhuriyetin kazanımlarını savunan ve koruyan demokratik kitle örgütleri olarak, yetkimizi Anayasa’nın değiştirilmesi teklif bile edilemez hükümlerinden; gücümüzü 100 yıllık Cumhuriyetimizin kazanım ve birikimlerinden alıyoruz. Ulusal kurtuluş savaşı ile kurduğumuz Cumhuriyetimizde, devrimlerle elde ettiğimiz hak ve kazanımlardan asla vazgeçmeyeceğiz. Cumhuriyetimizin kuruluş hedeflerine ulaşabilmesi için gelecek nesillerin çağdaş, laik ve bilimsel eğitime fırsat eşitliği ile erişmesi gerektiğine inanıyoruz, bu uğurda çalışmaya devam edeceğiz. Laik ve Bilimsel Eğitim Platformu’na el vermek, güç katmak isteyen tüm kurumları aramızda görmek istiyoruz.”
ÇEDES PROTOKOLÜ İPTAL EDİLMELİDİR
Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay ise şunları söyledi:
“Eskişehir’de de il müftülüğü ile il milli müdürlüğü arasında eğitimde iş birliği protokolü imzalanmıştır. Bu protokolü de ayrıca yargıya taşımış bulunuyoruz. ÇEDES Protokolü öğretmenlerin, eğitim emekçilerinin mesleki itibarına da hakarettir. Öğretmenlik mesleği yasada da açıkça tarif edildiği gibi bir uzmanlık mesleğidir. Eğitim öğretim eğitimcilerin işidir. Okulların manevi danışmana değil öğretmene ihtiyacı vardır. Öğretmen ihtiyacı eğitim bilimi açısından yeterliliği olmayan manevi danışmanlarla değil atama bekleyen yüz binlerce öğretmenimizin ataması ile çözülür. ÇEDES Protokolü mantıksızdır. Alanında uzman eğitimciler varken konuyla ilgisi olmayan kişileri ve yapıları eğitim sistemimize sokmak kamu kaynaklarını doğru kullanmamaktır. Açıkça israftır. Anayasa başta olmak üzere eğitimle ilgili yasa ve yönetmeliklere aykırılıklar taşıyan laik eğitimle adı aynı cümle içinde geçmeyecek olan bu protokol derhal iptal edilmelidir.”
LABEP BİLEŞENLERİ: Ankara Barosu, Atatürkçü Düşünce Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Çağdaş Eğitim Vakfı, Eğitim-İş, Ege Kadın Buluşmaları Platformu, Hasanoğlan Atatürk Öğretmen Okulu Mezunları Derneği, İstanbul Barosu, İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği, İstanbul Öğretmen Okulu Mezunları Derneği, Kadın Araştırmaları Derneği, Kadın Ve Mücadele Derneği, Köy Enstitüleri Araştırma Ve Eğitimi Geliştirme Derneği, Memleket Sevdalıları Derneği, Öğretmen Okulları, Öğretmen Liseleri, Eğitimciler Birleşme Ve Dayanışma Derneği, Tüm Öğretim Elemanları Derneği, Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği, Türkiye Çağdaş Yaşamı Destekleme Vakfı, Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği, Veli-Der.