Geçirdiği trafik kazasının ardından yoğun bakıma kaldırılan ancak iki haftalık yaşam mücadelesini kaybeden yazar ve sunucu Metin Uca için tören düzenlendi. Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda düzenlenen törene CHP lideri Özel de katıldı. Uca'nın cenazesi, yarın öğle vakti Ankara Kocatepe Camisi'nde kılınacak cenaze namazının ardından toprağa verilecek

Kaynak: Haber Merkezi
Hayatını kaybeden sunucu ve yazar Metin Uca için İstanbul'da tören düzenlendi
Fotoğraf: AA

Geçirdiği trafik kazasının ardından yoğun bakıma kaldırılan ancak iki haftalık çabaya rağmen 16 Kasım'da hayatını kaybeden tiyatrocu, yazar ve televizyon programcısı Metin Uca için veda töreni düzenlendi. 

Uca için bugün, İstanbul'daki Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda düzenlenen veda töreninin sunuculuğunu Sunay Akın üstlendi.

Törende, Uca'nın Türk bayrağına sarılı naaşı sahneye konuldu.

Fotoğraf: AA

Törene, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Uca'nın yakınları, sanatçı dostları ve sevenleri ile çok sayıda siyasetçi katıldı.

CHP lideri Özgür Özel (sağ 4) ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu (sol 3) / AA

Törende kürsüye çıkan Metin Uca'nın kardeşi Mehtap Uca Erdoğan, Uca'ya hitaben yazdığı mektubu okudu.Erdoğan, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: 

"Kardeşimin değerli dostları, bugün burada çok zor bir konuşma yapacağım. Ölüm haberini aldıktan sonra ona söyleyeceklerimi söyleyemedim.  Şimdi sizin huzurunuzda bir mektup yazdım, o mektubu okumak istiyorum.

Aynı trajik senaryoyu bir kez daha yaşadım. Tam yoğun bakım kapısında, seni alıp eski hayatımıza, güzel günlerimize ve neşemize kavuşacakken ellerimin arasından kayıp gittin. Tıpkı annemin vefatında birlikte yaşadığımız trajedi gibi. Annemi de hayatın garip bir cilvesi, tam taburcu edecekken abimde olduğu gibi kaybettik. O zaman seninle aynı acıyı, aynı şaşkınlığı, aynı isyanı paylaşmıştık. Ama bu sefer bu senaryoda beni çok yalnız bıraktın. Sevgili kardeşim, hastalığın boyunca hep çok güçlü durmaya, aklıma hiç kötü bir şey getirmemeye gayret ettim. O kadar çok sevenin, arkadaşın, dostun vardı ki onların dilekleri, senden gördükleri iyilikleri dile getirişleri bana güç verdi. Seninle tarifsiz bir gurur duydum. Hasta yatağında 'Bu çok kadar sevenin olduğunu bilmiyordum' dediğimde, dudaklarının arasından büyük bir gururla 'Ben biliyordum' demeni hiç unutmayacağım. Evet, sen kendinle gurur duymalısın, her faninin yakalayamayacağı büyük bir servete, yüreklere sahip olmuşsun. Sen milyonları güldüren adamsın. Hasta yatağında bana 'Söz veriyorum kardeşim, güleceğim' demen, kaderin yüzüme patlattığı okkalı bir tokat oldu. Bunu hiçbir zaman unutmayacağım. Evet, sen bana söz verdin, güleceksin, cennetten bana hep gülümseyeceksin. Buna gönülden inanıyorum. Annemle babama benim için de sarıl."

"ÜLKENİN SENİN GİBİLERE İHTİYACI VAR"

Seni çok seviyorum, sen benim hayatımdaki en büyük şansımsın. Ben bu şansı kaybettiğimi hiç düşünmüyorum çünkü senin sevgini ve şansını yaşadığım sürece içimde taşıyacağım. Sen artık benim canımın bir parçasısın. Sana söz veriyorum, onurlu, tertemiz, ak bir sayfa gibi önümüzde uzanan ismini oğlumla birlikte yarınlara taşıyacağım. Sen mükemmel bir evlat, mükemmel bir kardeş, mükemmel bir dayı oldun. Bizim için yaptıklarına sonsuz teşekkür ederim. İnanın hayatımı bundan sonra nasıl yaşayacağımı, nasıl devam edeceğimi, acısını nasıl dindireceğimi şu an bilmiyorum. Yarım asırdan aşkın kardeşlik hukukumuzda seni kırdımsa beni affet, hakkını helal et. Türkiye'nin senin gibi insanlara çok ihtiyacı var. Sadece bizim değil, bütün Türkiye'nin başı sağ olsun."

Fotoğraf: AA

"NE YAPMAMIZ GEREKTİĞİNİ, KENDİ YAŞANTISIYLA VASİYET EDİP GİTTİ"

Burada konuşan CHP Genel Başkanı Özel, Uca'yla bir telefon konuşmasındaki anısını anlatarak, sevenlerine başsağlığı diledi.

Özel, şu ifadeleri kullandı:

"Benden önce konuşan herkesi dinleyince, Metin Uca hakkında en son konuşması gereken kişinin ben olduğum ortaya çıktı zaten. Ama çok enteresan bir kişilikti. Şöyle ki Metin Zakoğlu, benim telefonumu ona, onun telefonunu bana vermişti. Telefon çaldı. Açar açmaz ona bir cümle söylemek istedim. Aynı saniyede, eş zamanlı olarak o da bana o cümleyi söyledi. ‘Ben sizin hayranınızım, biliyor musunuz’ demiştim kendisine. O da bana onu söyledi. Uzunca güldük. Meclisteki yaptığım çok dolaşan bir konuşmadan bahsetti. ‘Sıkıldıkça izliyorum’ dedi. Dedim ki; ‘Biz, sizi izleyemedikçe sıkılıyoruz.’ 90’ların sonlarında, o muhteşem sabah haberleriyle güne başlamanın tadını, Metin Uca ekranlardan koparıldıktan beri eksikliğini, yoksunluğunu çeken biri olarak, işte bundan birkaç yıl önce iletişim kurabilmiş olduk. Ama şöyle enteresan bir yanı vardı. Televizyonla ulaşamadığı herkese, birebir ulaşabilecek kadar enerjikti. Sürekli iletişim halindeydik. İnanılmaz ilgiliydi Türkiye meselesine. Didim'de partiyi nasıl kurtulacağını konuşmuş; bana da söylerdi, ‘Neler yapmak lazım’ diye. Bence ne yapmamız gerektiğini, kendi yaşantısıyla vasiyet edip gitmiş: ‘Yükseklik korkusu olan herkes pilot olacak cesareti gösterdiğinde, Türkiye de kurtulacak, hepimiz de kurtulacağız.’ Dayısı tarafından çocukken Fenerbahçeli yapılmış. Bir tek dayısı olan biri olarak, bu acıya dayanmakla dayanmama arasında gelip giden kardeşini ve onu kardeşi gibi seven hepinizi saygıyla selamlıyorum. Işıklar içinde uyusun."

Fotoğraf: AA

"ÇOĞU ZAMAN DERS VEREN ÖZEL BİR İNSANDI"

İmamoğlu da Uca'nın ölüm haberini aldığında güçlü bir sesin daha gittiğini düşündüğünü belirterek, "Çünkü ayıltan, uyandıran, düşündüren ve hissettiren çok enteresan tespitleriyle yazdıklarıyla hepimize çoğu zaman ders veren özel bir insandı." dedi.

Uca'nın yazar, gazeteci ve tiyatro gibi çeşitli alanlarda faaliyet gösteren çok yönlü bir kişilik olduğunu dile getiren İmamoğlu, değerli bir insanı kaybettiklerini söyledi.

Konuşmaların ardından Uca'nın cenazesi, alkışlar ve karanfiller eşliğinde salondan Ankara'ya uğurlandı.

Metin Uca'nın cenazesi, yarın öğle vakti Ankara Kocatepe Camisi'nde kılınacak cenaze namazının ardından Cebeci Asri Mezarlığı'na defnedilecek.