Nüfusun neredeyse dörtte birini ilgilendiren emekli maaşı zammının yüzde 5 olarak açıklanması milyonları ayağa kaldırdı. Sermayeye milyarlar akıtan AKP’nin açlık dayatmasına isyan eden emekliler, “Bu rezaleti reddediyoruz, direnme hakkımızı kullanacağız” dedi. SSK ve Bağ-Kur emeklisine yapılan zam oranının gerçeği yansıtmadığını söyleyen Prof. Aziz Çelik, “Kök aylığı 7 bin 13 TL ve altı olanlar yüzde 33,3 zam alacak” derken Prof. Konukman, “En düşük emekli maaşı olamaz en düşük ücret olur o da asgari ücret” diye konuştu.

İktidar dalga geçti, emekliler öfkeli

Emek Servisi

Türkiye’de yaşayanların yaklaşık 4’te birini ilgilendiren emekli maaşı zammıyla aylıklar ‘asgari ücreti’ aşamadığı gibi açlık sınırına da yanaşamadı.

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından SSK ve Bağ-Kur emeklilerine yapılan yüzde 5’lik ek zamla birlikte en düşük maaşın Hazine desteğiyle 10 bin liraya çıkartıldığı açıklandı. Bu açıklama milyonların bir kez daha açlığa mahkûm edildiğini gösterdi. Açlık sınırının yaklaşık 16 bin lira, asgari ücretin ise 17 bin TL olduğu Türkiye’de zam yine kök maaşlara yapıldı. 16 milyon emeklinin neredeyse yarısı 10 bin lira aylığa mecbur bırakıldı.

AKP’nin emekliyi ‘yük’ ve ‘oy deposu’ olarak gördüğü bir kez daha açığa çıktı. Bütçeden, sermayeye yapılan ödemeler asıl önceliği gözler önüne serdi. 2023 bütçesinden sadece müteahhitlik giderleri adı altında 340 milyar TL’lik harcama yapıldı. İşverenlere verilen prim desteği için de Hazine’nin kasasından 84,5 milyar lira SGK’ye transfer edildi. Emeklinin payına ise 6 aylık enflasyon farkıyla yüzde 42,6 oranında zam düştü.

Erdoğan’ın “Müjde” diyerek duyurduğu bu zam yüzde 37,6’lık enflasyona ek 5 puanla uygulanacak. Ancak emeklilere uygulanan gerçek bir zam yok çünkü 6 aylık enflasyon farkıyla geçmiş kayıplar karşılanabilecek. Meclis’ten de geçmesi gereken zammın en erken ocak sonunda aylıklara yansıyacağı düşünülürse yüzde 5 ek zam da ocak ayının enflasyonuyla yok olacak.

SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin aylıklarına yüzde 42,6 oranında artış yapıldığı iddia edilse de kök aylığı 7 bin 13 lira ve altında olan milyonların zammı aslında yüzde 33’te kaldı. Artışlar hâlâ en düşük aylık olan 7 bin 500 TL üzerinden değil kök aylıklar üzerinden yapılacak. Zamlı yeni kök aylığı 10 bin TL’nin altında kalanların maaşı Hazine tarafından 10 bin TL’ye tamamlanacak. Bu nedenle yüzde 42,6’lık zam ancak kök maaşı 7 bin 500 TL ve üzerinde olanlara uygulanacak.

Emekli maaşlarının asgari ücrete ulaşması da neredeyse imkânsız. Kök aylığı 13 bin 500 TL maaşı olan bir kişinin yeni maaşı 17 bin 825 olabilecek. 7 bin 750 TL emekli maaşı alan bir kişi 11 bin 51 TL alabilecekken 10 bin TL maaşı olanın hesabına 14 bin 260 TL yatacak. Yoksulluk sınırına yaklaşabilen emekli ise yok.

SEFALET YILI

Emekliler bu zamma tepkili. ANKA’ya konuşan Tüm Emeklilerin Sendikası Genel Başkanı Zeynel Abidin Ergen, Erdoğan’ın “2024’ü emekliler yılı olarak ilan ediyoruz” sözlerini, “Dağ yine fare doğurdu. Emeklilerin beklentileri boşa çıktı” diyerek değerlendirdi.

Zammın kendilerini tatmin etmediğini söyleyen Ergen, şöyle konuştu: “Beklentilerimiz boşa çıktı. 10 bin lira ile geçim olabilir mi? Bu durumu reddediyoruz ve demokratik direnme hakkımızı kullanacağız. En düşük emekli maaşı işe yeni girmiş en düşük memur maaşına eşitlenerek aylık bağlanma oranları düzelmeli.”

Tüm Emeklilerin Sendikası Genel Sekreteri Ali Rıfat Temel ise şunları söyledi: “Bizim için 2024 sefalet yılı. Sosyal Güvenlik Kurumu hizmeti baz almalı, primi baz almalı. Ayrıca her insanın önce insanca yaşayacağı bir ücreti olmalı. Hükümetten talebimiz şuydu; en düşük emekli maaşı, yeni işe giren çalışan memurun maaşı ile eşitlenmeli. Hükümete diyorum ki, bizim maaşlarımızı tek taraflı olarak açıklama hakkınız yok. Bizimle aynı masaya oturacaksınız, insan gibi yaşayacağımız ücretleri talep edeceğiz.”

BU YIL ZOR GEÇECEK

DİSK/Emekli-Sen Genel Başkanı Cengiz Yavuz da şunları ifade etti: “Aklımızla dalga geçmeye başladılar. Yakında seçim var orada emekliler gerekeni yapacak. Emekliler açlıkla, sefaletle baş başa bırakıldı. En düşük emekli aylığının kesinlikle asgari ücretin altında olmaması gerektiğini, kaldı ki asgari ücretin yoksulluk sınırı baz alınarak yoksulluk sınırında olması gerektiğini söyledik. Ancak yine lütfettiler, en düşük emekli aylığını 10 bin TL’ye çıkardılar. Bu resmi verilere göre dahi açlık sınırının altında bir rakam. Bu yıl bizim için zor geçecek. Memur arkadaşlarımızın birçoğu da açlık sınırı civarında ya da biraz üstünde ücret alıyor. Talebimiz tüm emekli ücretlerinin aynı oranda yükseltilmesi ve emeklilerin insan onuruna yakışır yaşam sürmesi.” Türkiye Emekliler Derneği, emekli aylıklarına yapılan zam oranının gözden geçirilmesini talep etti. Açıklamada, zammın yetersiz olduğuna dikkat çekildi.

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “Emeklilere kimsenin inanmadığı enflasyon kadar zam vermek, ‘Türkiye büyüyor’ deyip emekliyi yoksullaştırmak adaletsizliktir. Emeklilikte insanca yaşamak haktır!” açıklamasını yaptı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe, “Emekli aylığı asgari ücrete endekslenmeli ve asgari ücret seviyesinde olmalı. Böyle bir düzenleme yapılırsa milyonlarca emeklimiz iktidarda bulunanların gözünün içerisine bakarak emekli aylıklarının ne kadar olacağını merakla beklemek zorunda kalmaz. Bu yönde bir düzenlemenin bir an önce yapılması gerekiyor, aksi takdirde emeklilerin bu aylık düzeyleriyle hayatını idame ettirmeleri mümkün olmayacak” diye konuştu.

∗∗

ENFLASYON DEĞİL BÖLÜŞÜM ÖNEMLİ

Emeklilerin toplam nüfustaki payı artarken, emekli aylıklarının milli gelir içindeki payı geriliyor. 2008’de SGK’ye yapılan bütçe transferlerinin GSYH’ye oranı yüzde 3,5’ti. 2022’de bu yüzde 2,6’ya geriledi.

∗∗∗

ÖLÜM AYLIKLARI BELLİ OLDU 

SSK ve Bağ-Kur emeklilerine yapılacak zam oranının açıklanmasının ardından ölüm aylığı tutarları kesinleşti. Son zamlara göre en düşük ölüm aylığı 5 bin TL oldu. En düşük emekli maaşı 7 bin 500 TL’den 10 bin TL’ye yükseldiği için ölen eşinin maaşının yüzde 50’sini alan kişiye ödenecek tutar 5 bin TL olacak. Ölen kişinin çocuğu ise maaşın yüzde 25’ini alıyorsa alacağı en düşük ücret 2 bin 500 TL olacak.

∗∗∗

SERMAYEYE GİDİYOR

İktidarın palyatif bir çözüm bulduğunu söyleyen Prof. Dr. Aziz Konukman, BirGün’e konuştu: “2006 yılında adına reform dedikleri 5510 sayılı Yasa’yla emekçilerin eline geçecek paranın aşağı çekileceği süreç başlatıldı. Emeklileri SSK’nin karadeliğine çekmeye çalıştılar. Bu yasayla prim güncellemesinin formülünü değiştirdiler. Maaşlar enflasyon + büyüme oranıyla güncelleniyordu fakat enflasyonun katsayısı 100, büyümenin katkısı 30 oldu. Prim gelirleri küçültüldü. Aylık bağlama oranını düşürdüler. Bu da bu süreci hızlandırdı. Maaş ayarlamalarında ‘Sadece geçmiş enflasyon dikkate alınacak’ denildi. Oysa sözde reformdan önce refah payı veriliyordu. Yeni bir yasal düzenleme olmadan, hak kayıpları engellenmeden çözüm mümkün değil. Kaldı ki bu zam da Meclis’te geçecek bir yasaya bağlı. Erdoğan’ın iki dudağı arasından çıkan her şey Meclis’te otomatik olarak kabul edilecek gibi bir algı var. Meclis’in iradesi ne olacak? ‘Hazirandan sonra enflasyon düşecek’ dendi. Yani temmuzda SSK ve Bağ-Kur emeklilerine daha fazla zam verilecek, memurlar daha az zam alacak. Böylece zam eşitlenmiş olacak. Peki, temmuza kadar geçen süre içindeki o kayıplar ne olacak? Zam kök aylığına yapılıyor. Maaşı 7 bin 500 liranın altında kalanlara zam oranı daha az olacak. Maaşı 10 bin liranın altında olanlarla birlikte yaklaşık 8 milyon kişi alacak fiilen 10 bin lira aylık alacak. 16 milyon SSK ve Bağ-Kur emeklisi varsa bunların neredeyse yarısı en düşük maaşı alacak.

Yapılabilecekler yine var, en düşük emekli maaşı diye bir şey olamaz en düşük ücret olur o da asgari ücret. En düşük emekli maaşı da 17 bin 2 liradan başlanabilirdi. Devlet eliyle asgari ücret ilan edeceksiniz ama birilerinin ücreti bunun altında olacak? Bütçenin imkanlarını öne sürüyorlar. Aralık ayında 1,4 trilyon liralık harcama yapıldı ve bunun 1,3’ü ağırlıklı olarak sermayeye, gerisi personel harcamalarına gitti. Yaklaşık 1 trilyon liralık vergiden vazgeçildi. Sınıfsal tercihler sermayeden yana kullanıldığı için ‘Kaynağı nereden bulacağız’ tartışması başlıyor. Tercih emekçiden yana yapılsa bu sorun ortaya çıkmaz.

SSK ve Bağ-Kur’lulara da sendika hakkı versinler, toplu sözleşme yapsınlar. Ayrıca emekliler maaşlarını ocağın sonunda alacak. 6 aylık enflasyon yüzde 37,6’ydı, bir de üzerine ocağın enflasyonu eklenecek. Zam falan değil bu, geçmiş enflasyondan koruyorlar. Esas yaptıkları zam yüzde 5 oluyor ama ocak ayı enflasyonunda bu da eriyor. ‘Enflasyona ezdirmedik’ diyorlar ama aslında sadece kaybı karşılıyorlar. Demek ki bütçede kaynak yok doğru değil.”

Prof. Dr. Aziz Konukman

∗∗∗

GERÇEK ARTIŞ DAHA DÜŞÜK!

Prof. Dr. Aziz Çelik, emekli aylık artışlarının yüzde 42,6 olmadığını, bunun kağıt üzerindeki artış olduğunu dedi. Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Çelik, "Gerçek artış çok daha düşük! Kök aylığı 7 bin 13 TL ve altında olanlar yüzde 33,3 zam alacak. Artışlar halen en düşük aylık olan 7 bin 500 TL’nin değil kendi kök aylıkları üzerine yapılacak. Yeni kök aylığı 10 bin TL’nin altında kalanların aylığı Hazine tarafından 10 bin TL’ye tamamlanacak. Kök aylığı 7 bin TL’nin altında olan milyonlarca emekli ve hak sahibi var. Emekliler resmi enflasyona dahi ezdirildi!” dedi.

Prof. Dr. Aziz Çelik

∗∗∗

ERDOĞAN’IN YALANINI BU TABLO GÖSTERİYOR