Gazeteci İsmail Saymaz, yurtdışına çıkmaya çalışırken yakalandıktan sonra organize suç örgütü lideri olduğu gerekçesiyle tutuklanan Ayhan Bora Kaplan soruşturmasında, Mahfuz Tatar isimli kişinin cinayetine ilişkin davanın kapağının yeniden aralandığını yazdı. Saymaz, "Eğer soruşturma genişletilirse Kaplan’ın şüpheli sıfatıyla ifadesi alınabilir. Belki Kaplan, Tatar cinayetinden yargılanabilir” ifadelerini kullandı.

İsmail Saymaz: Ayhan Bora Kaplan cinayetten soruşturulabilir

Gazeteci İsmail Saymaz, eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yakınlığıyla bilinen çete lideri Ayhan Bora Kaplan’a ilişkin ortaya çıkan yeni gelişmeleri aktardı.

Kaplan’ın 11 Eylül’de Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şubesi’nde sabıkası sorulduğunda söylediği “2011 yılınca cinayet suçundan yargılanıp 7 yıl 6 ay ceza aldığı” bilgisinin açık kaynaklarda ve adli sicil kayıtlarında olmadığına dikkat çeken Saymaz, “Kaplan işlemediği suçu üstlenmeyeceğine, övünmek için ‘cinayetten ceza alıp tutuklandım” diye yalan söylemeyeceğine göre, bu tuhaflığın mutlaka bir izahı olmalı” diye yazdı.

Saymaz, Kaplan soruşturmasında bir başka cinayet dosyası, Mahfuz Tatar davasının kapağının da yeniden aralandığını söyledi.

Ayhan Bora Kaplan’ın geçmişte bu cinayetle ilgili hiç suçlanmadığını, adının dava dosyasında geçmediğini belirten Saymaz, “İddia o ki, bu cinayet şimdi suç örgütünün eylemleri arasında ele alınıyor. Eğer soruşturma genişletilirse Kaplan’ın şüpheli sıfatıyla ifadesi alınabilir. Belki Kaplan, Tatar cinayetinden yargılanabilir” diye yazdı.

Saymaz, yazısının devamında MHP lideri Devlet Bahçeli’nin eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya sahip çıkan açıklamasını hatırlatarak, “kapağı aralanmış dosya yeniden kapanabilir de” notunu düştü.

Saymaz bugün yayımlanan "Ayhan Bora Kaplan cinayetten soruşturulabilir" başlıklı yazısında şu ifadeleri kullandı:

"Ayhan Bora Kaplan'a 11 Eylül'de Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şubesi'nde sabıkası soruldu. 

Kaplan, şöyle dedi: 

“2011 yılında cinayet suçundan yargılandım ve 7 yıl 6 ay ceza aldım. 3 yıl 4 ay cezaevinde kaldıktan sonra tahliye oldum. Başka bir adli tahkikat geçirmedim.” 

Kaplan, kendisi hakkında iki yanlış bilgi veriyor. 

Bir: 

Kaplan hakkında bir değil, en az 16 dava dosyası var. 

2007 yılından beri yargılanıyor. 

İki: 

Kaplan'ın suç arşivinde uyuşturucudan yaralamaya, hemen her suçtan dosya varken, cinayet davasına rast gelemedim. Söz ettiği 2011 yılında suç örgütü kapsamında yargılanmış. Fakat cinayetten cezalandırıldığına dair bir kayıt yok. 

Polis kaynakları ise “Var” diyor. 

Ankara Altındağ'daki Yarış Atı Sevenler Derneği'nin 30 Aralık 2011'de Kaplan ve Kadir İnan ile adamları tarafından tarandığı, bir kişinin ölüp altı kişinin yaralandığı iddia ediliyor. 

Gel gör ki… 

Bu saldırı adli sicil kayıtlarında ve açık kaynaklarda geçmiyor. 

Kaplan, işlemediği suçu üstlenmeyeceğine, övünmek için “Cinayetten ceza alıp tutuklandım” diye yalan söylemeyeceğine göre, bu tuhaflığın mutlaka bir izahı olmalı.

MAHFUZ TATAR CİNAYETİ 

Diğer yandan, şu günlerde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nda Kaplan soruşturması kapsamında bir başka cinayet dosyasının kapağı yeniden aralanıyor: 

Mahfuz Tatar Davası. 

Tatar, Şırnak'ın korucu ailesi Tatarlardan. 

Öldürüldüğünde 33 yaşındaydı. 

Üç çocuk babasıydı. 

Tatar, konuk geldiği Ankara'da 30 Eylül 2016 akşamı amcasının oğlu Fatih Tatar ve arkadaşı Faysal Kaya ile eğlenmeye çıktı. 

Yüksek miktarda alkol aldılar. 

Saat 01.30'da Kaplan'a ait Albüm Bar'a geldiler. 

Güvenlik görevlileri Tatar'ı içeriye almadı. Tatar otopark sorumlusu Muhammet Kaplan ve Semih Arslan'ın da aralarında olduğu çalışanlara küfretti. 

Arbede yaşandı. 

Tatar, kuzeni ve arkadaşı tarafından uzaklaştırılarak, otomobile götürüldü. 

Başka bara geçtiler. 

Sabah 4'e kadar eğlendiler. 

Bardan çıkarken Albüm'de küfürleştikleri Muhammet Kaplan ve Semih Arslan'ın peşlerine düştüğünden ve kapıda kendilerini beklediğinden habersizdiler. 

Muhammet Kaplan, anlatıyor: 

“Tatar sinirliydi, küfrediyordu, Semih abi ile ikimiz arabalarını getirdik. Ben Tatar'ın yanına giderek, ‘Abi yaşın büyük, bin git' dedim. Küfretti. İki üç kere küfretmemesi için uyardık. ‘Cudi Dağı'ndan geldim, sizi öldüreceğim' diyordu. Tatar'ı sakinleştirdiler. Yanındakiler bizden özür diledi. Sonra da gittiler. Semih abi, ‘Gittikleri yöne gidelim' dedi. Barın önüne gittik. O esnada dışarı çıkıyorlardı. Semih abi ayaklarına ateş etti. Olayın şoku ile silahı çekmişim. Tatar'ın ayaklarına ateş etmeye başladım. Çimlere ateş ettim.” 

İki tabancadan 17 el ateş edildi. 

10'u Tatar'a isabet etti. 

Tatar, can verdi. 

Saldırıdan sonra kaçan Semih Arslan, kendisini vurarak intihar etti. 

23 yaşındaki Muhammet Kaplan, yakalandı. 

Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bu dava, 20 Mart 2018'de bitti. 

Muhammet Kaplan'a kasten öldürmeden 15 yıl, ruhsatsız silahtan 500 TL ceza verildi.
Tasarlayarak ve canavarca hisle öldürme hükümleriyse uygulanmadı. 

Muhammet Kaplan, bugün büyük ihtimalle dışarıda… 

En azından, 31 Temmuz itibariyle yürürlüğe giren infaz indirimiyle tahliye olmuştur. 

İFADESİ ALINABİLİR 

Aldığım bilgiye göre Ayhan Bora Kaplan soruşturması kapsamında Mahfuz Tatar dosyasını raftan indirdi. 

Kaplan'ın geçmişte bu cinayetle ilgili hiç suçlanmadığını, dava dosyasında adının geçmediğini belirtmeliyim. 

İddia o ki… 

Bu cinayet şimdi suç örgütünün eylemleri arasında ele alınıyor. Eğer soruşturma genişletilirse Kaplan'ın şüpheli sıfatıyla  ifadesi alınabilir. Belki Kaplan, Tatar cinayetinden yargılanabilir. 

“Eğer” diyorum çünkü… 

MHP lideri Bahçeli'nin eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya sahip çıkan açıklamasından sonra, kapağı aralanmış dosya yeniden kapanabilir de. "