Bugün “Dünya Emekçi Kadınlar Günü!..”

Yaşam ve doğa kadının emeği ile hayat buluyor…

Kadın emeği, sadece aileyi var etmiyor, çocuklarını, eşini, kardeşlerini ya da ebeveynlerini yaşatmıyor, dünyanın dönüşüne de geleceğin oluşumuna da katkı sunuyor…

Bu nedenle yalnızca bir gün kadınları hatırlamamalıyız!..

Yaşadığımız sürece kadının varlığı ve önemini her an aklımızdan çıkarmamalıyız…

Yaşasın “ Kadınlar” düşüncesiyle özdeşleşmeliyiz!..

• • •

Kadın, dünü, bugünü ve yarını var eden tek değerdir!..

Kadın, yaşamın güzelliği, insanlığın savunucusu, kötülüklerin belası, geleceğin umududur!..

Kadın, üreten, çoğaltan, hayat verdiği insana saygı duyan, sevgi dağıtan, hakkı, hukuk bilen, adaleti oluşturan koca bir evrendir!..

Onun kabul etmediği bir düşüncenin gelişmesi, geleceğe ulaşması mümkün değildir…

Kadın, topluma yol gösteren, omuz veren, gelişmesi ve değişmesini sağlayan doğru bir pusuladır!..

Kadın sömürüye isyan eden, haksızlığa başkaldıran yaman bir güçtür!

Kısaca kadın hepimizin varlık nedenidir!..

• • •

Bu düşüncelerimi hala saklı tutuyorum!..

Ama bu gün Türkiye’de “kadın erkek eşit değildir!” diyen bir zihniyet iş başında!..

Yaratılan siyasal, ekonomik, sosyal ve kültürel iklim kadını toplumdan dışlamış durumda.

Kadın üzerinden yapılan siyaset, sonunda toplumsal ahlakın çürümesine neden olmaktadır…

Bu iklim; İnsanlığa sığmayan, kültürümüze ters düşen “vücudunun kılıyım.” diyen cahil kadını yaratmıştır!

Çocuklarının ölümüne, maruz kaldıkları cinsel tacizlere Şıhları, Şeyhleri ve de muhtaç oldukları vakıfları müsaade etmediği için sahip çıkamayan yeni bir kadın tipolojisi ortaya çıkmıştır!..

Neyse ki Azınlıktalar!.

Ancak onların oluşturduğu bu yapay değer, uygulanan gerçek ötesi yalan ve sanal düzen, kadına karşı şiddetin artmasına neden oluyor…

• • •

Ülkede hüküm süren ahlaki yozlaşmayı teşvik eden, cinsiyet eşitliğini yok sayan, çıkarcı siyaset anlayışı, kadınları acımasızca dışlamakta dolaysıyla şiddetle karşı karşıya bırakmaktadır.

• • •

2018 yılının ilk 2 ayında Kadir Has Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen “Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Algısı” Araştırmasının sonuçlarına göre;

»Türkiye’de kadınların en büyük sorunu yüzde 61 ile “şiddet” olmuş..

Oran 2016’da yüzde 53,2017’de ise yüzde 55 idi.

»İkinci sırada ‘işsizliği,

»Üçüncü sırada ise ‘eğitimsizliği görüyoruz...

»Kadının toplumda yaşadığı en büyük dördüncü sorun ise; ‘sokakta baskı ve taciz’.

• • •

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu 2018 Şubat ayı raporuna göre;

Şubat ayında kadın cinayetleri en yüksek rakama ulaştı.

Ocak’ta 28 kadın öldürülürken, şubat ayında bu rakam 47 oldu.

Ölümlerle birlikte çocuk istismarı, cinsel şiddet de devam etti.

Bu kadınların; 21’i evinde, 7’si sokakta, 3’ü arabada, 2’si iş yerinde öldürülürken, 14’nunnerede öldürüldüğü tespit edilememiş...

• • •

Vahim nokta; Şubat ayında işlenen kadın cinayetlerinde faillerin yüzde 47’si tespit edilemezken, kadınlar yine yakınları tarafından öldürüldü.

Kadınların yüzde 26’sı evli olduğu erkek tarafından, yüzde 13’ü tanıdığı kişi ya da akraba tarafından öldürülmüş...

• • •

Aslında her 8 Mart’ta bu gibi verileri yazmaktan hicap duyuyorum!..

Emeğin sömürüldüğü, insanların horlandığı, adaletin yok edildiği, yapay kahramanlar yaratmak adına kadınların en önemli varlığı olan çocuklarının ölüme gönderildiği bir dönemde emekçi kadınların daha da kollanması gerektiğine inanıyorum…

• • •

Bu günkü iktidara göre kadınınadı yok!..

Kadınlar onlar için sadece siyaseten kullanılacak bir varlıktır!..

Ana ve cennetedebiyatı yaparak kadını eve hapseden bir anlayış, sahtecilikten öte değildir!..

• • •

BİR MEKTUP

Galatasaray Lisesinde birlikte okuduğum, dostum, ideolojik kardeşim ve ülkemizin başarılı diplomatlarından biri olan sevgili Büyükelçi Hasan Servet Öktem bir mektup göndermiş. Öktem önceki dönemin Küba büyükelçisiydi. Küba ile dostluğumuzu pekiştiren çok önemli hizmetler yapmıştı.

Yurtdışındaki başarılarını yakından bilen biri olarak bu mektubu sizlerle paylaşmak istedim.

Sevgili Fikri

Küba, Türkiye’de çok sevilen bir ülke. Türk insanı Küba’nın efsane haline dönmüş devrimci liderlerini, süper güç ABD karşısında dik durmasını, uluslararası ilişkilerde sergilediği saygın tutumu beğeniyor, takdir ediyor.

4 buçuk yıl süren ve 2016 Aralığında sona eren görevim nedeniyle Küba’yı gayet iyi tanıdım ve çok sevdim. Nitekim geçen aralık ayında tekrar Havana’ya, bu defa turist olarak gittim, 10 gün kaldım, özlem giderdim.

Küba’daki siyasi ve ekonomik sistem çok farklı, iyice incelemeden öğrenmek hayli müşkül. Seçimler, kurumlar, siyaset, vergi, istihdam, basın, dünyadaki uygulamalara benzemiyor.

Havana’daki görevim sırasında, Büyükelçiliğimize gelen çok sayıda gazeteci, işadamı, Bakanlık veya Belediye heyetlerimize Küba’yı anlattım. Sorularını cevaplandırdım. 2015 yazında Havana’ya gelen Hürriyet gazetesi mensuplarıyla, diğer misafirler gibi, Küba’yı konuştuk. Döndüklerinde akıllarında kalanları gazetelerinde yayınladılar. Anlattıklarımı özetlerken yanlış anlamlar yüklenebilecek ifadeler kullanmışlar.

Bu söyleşiyi okuyan Birgün gazetesi çalışanı Deniz Coşan, özetle, “ TOKİ zihniyetli hükümetin benzer görüşlü Büyükelçisinin Küba’yı anlamadığı, sistemi kavrayamadığı” sonucuna vararak veryansın ediyor, haber sosyal medyaya yansıyor, netice: bana yapılan hakaretin biri bin para…

İsterdim ki bana yakışmayan düşünceleri içeren Hürriyet gazetesi haberinden alıntı yapılırken keşke bana da sorsalardı.

Bu tatsız haber ve yorumlar beni tabiatıyla üzdü. Yazılanları hak etmediğime yürekten inanıyorum.

2016 Aralık ayında görevim sona erdi, Ankara’ya döndüm. Ülkemizde Küba’ya duyulan ilgiden ötürü çok sayıda toplantıya, söyleşiye katılıyor, Küba dâhil, mesleki tecrübelerimi anlatıyor, soruları cevaplandırıyorum. Zaman zaman yazılarım yayınlanıyor

Sevgili Fikri,

Bunu bir şikâyet olarak alma, bir hak arama başvurusu olarak kabul et.

Sana, eşine ve tüm değerli BirGün okurlarına bu vesileyle sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Hasan Servet Öktem, Emekli Büyükelçi

• • •

Bugünkü tescilli anlayışa rağmen emeğin, adalet ve barışın sahibi, aydınlık geleceğimizin güvencesi olan kadınların bu gününü kutluyorum...