İsrail’in Gazze’de başlattığı savaşta bir ay geride kalırken binlerce Filistinli yaşamını yitirdi. Yaşanan insanlık krizi ve yıkım, sadece Ortadoğu’da değil, tüm dünyadaki dengeleri sarstı, emperyalist riyakârlığı gözler önüne serdi.

Kanlı savaşta bir ay geride kaldı
Fotoğraflar: AA, İHA

İsrail’in hiçbir uluslararası hukuku tanımadığı Gazze’deki savaşta bir ay geride kaldı. Savaşta 1,6 milyon Filistinli yerinden edilirken Gazze Şeridi’nde yaşamını yitirenlerin sayısı 10 bini geçti. 70 yıldan fazladır işgal altındaki Filistin topraklarındaki devlet ve yerleşimci baskısı ve şiddeti, özellikle ülke tarihinin en sağcı koalisyon hükümetinin kurulmasıyla son aylarda hiç olmadığı kadar arttı. Bu baskı ve şiddet sarmalı günün birinde patlayacaktı. Peki, Ortadoğu ile birlikte dünyadaki dengeleri de sarsan savaşta bir ayda neler yaşandı?

‘AKSA TUFANI’

Hamas 7 Ekim sabahı “Aksa Tufanı” operasyonuyla İsrail’in güney yerleşimlerine girdi. İsrail sınırları içinde çatışmalar günler boyunca sürdü. Halkın büyük çoğunluğunun “yaşananların sorumlusu olarak gördüğü” İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, “güvenlik açığından” İsrail ordusunu sorumlu tutarken operasyonun arkasında “kimin olduğu” belirsizliğini koruyor.

ABD AKAN KANIN ORTAĞI

Ortadoğu’da planlarını hayata geçirmede kilit konumdaki İsrail’e “koşulsuz” desteğini sunan ABD, Gazze’de akan kanın suç ortağı. Bunu, sadece ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın savaşın ilk günlerinde Tel Aviv’de “Bugün Dışişleri Bakanı olarak değil, bir Yahudi olarak da buradayım. İsrail'in arkasında ABD var” sözleriyle net bir şekilde gözler önüne serdi.

BATI DESTEK İÇİN SIRADA

Batılı emperyalist güçler Gazze’ye ölüm yağdıran İsrail’e desteklerini sunmak için adeta sıraya girdi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Olaf Scholz, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, Hollanda Başbakanı Mark Rutte, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen… Batı dünyası, “İsrail’in kendini savunma hakkı olduğu” tezinden bir an olsun vazgeçmedi. Batı’nın savaştaki pozisyonunu en net gösteren fotoğraf ise, savaşın ilk saatlerinde İsrail’e “koşulsuz desteğini” açıklayan ABD Başkanı Biden’ın Tel Aviv’e iniş yaptığı gibi Netanyahu’ya sarılmasıydı.

SAVAŞ SUÇLARI İŞLİYOR

İsrail sivil, kadın, çocuk demeden Gazze’yi bir aydır aralıksız bombaladı. 9 Ekim’den bu yana “tam ablukaya” alınan Gazze Şeridi’ne su, elektrik, yakıt ve tıbbi malzeme girişi yasak. İsrail’in beyaz fosfor bombası gibi yasak silahları siviller üzerinde kullandığı kanıtlandı. Birleşmiş Milletler’e göre 1,6 milyon kişi yerinden edildi. Hastaneler, okullar, Birleşmiş Milletler binaları, gazeteciler, sağlık, sivil savunma, yardım kuruluşu çalışanları, hedef gözetmeyen İsrail saldırılarının hedefi oldu. İsrail, Gazze’deki “soykırımı” hâlâ sürdürüyor.

HASTANE KATLİAMI

Savaşın 11’inci gününde İsrail’in Gazze’deki El Ehli Baptist Hastanesi’ne yaptığı saldırıda en az 471 kişi yaşamını yitirdi. Tel Aviv yönetiminin saldırının Hamas tarafından gerçekleştirildiği iddiasını ABD de destekledi. Tüm dünyadan tepki yağan saldırıya yönelik kitlesel protestolar gerçekleştirildi.

BÖLGESEL SAVAŞ TEHLİKESİ

Filistin direnişinin arkasında olduğunu açıklayan Hizbullah ile İsrail arasında, kuzeydeki Lübnan sınırında çatışmalar patlak verdi. İsrail tankları ve askerleri, Gazze ve Lübnan sınırlarına konuşlandırılmaya başlandı. Yemen’deki Husi yönetimi, Gazze’deki saldırıları durdurana kadar İsrail’i vuracağını açıkladı.

KURUMLARIN İŞLEVSİZLİĞİ

İsrail’in dünyanın gözü önünde işlediği soykırım, uluslararası hukuk sistemi ile bunları uygulamakla yükümlü Birleşmiş Milletler’in (BM) işlevsizliğini ortaya koydu. Yaşanan insani krize son vermek için birçok kez toplanan BM Genel Kurulu’na sunulan ateşkes teklifleri ABD tarafından birçok kez reddedildi.

TÜRKİYE’NİN POZİSYONU

Savaşın ilk günlerinde sessizliğini koruyan AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, halkın giderek büyüyen tepkisini görünce İsrail karşıtı bir söylem geliştirdi. Tel Aviv ile yürütülen normalleşme süreci kopma noktasına geldi. Toplumdaki huzursuzluğun İsrail’e kanalize olmasından faydalanan Erdoğan, Gazze’yi bahane edip Cumhuriyet’in 100’üncü yıl kutlamalarını iptal ederek “bir taşla iki kuş vurdu.”

DÜNYA FİLİSTİN İÇİN AYAKTA

Gazze yaşananlara yönelik en büyük tepki, her insani krizde olduğu gibi dünya halklarından geldi. ABD’den Somali’ye, Almanya’dan Fransa’dan Japonya’ya dünyanın dört bir yanında insanlar, yasaklara rağmen Gazze’de yaşanan soykırıma karşı meydanlara indi.

∗∗∗

SAVAŞTA BİR AYIN BİLANÇOSU:

- Yaşamını yitiren 4.104’ü çocuk 10 bin 22 kişi

- Yaralanan 25 bin kişi

- 192 sağlık çalışanı öldürüldü

- 1,6 milyon kişi yerinden edildi