DEM Parti'nin ABB Başkan adayı Gültan Kışanak, yargılandığı Kobani davasında adaylığıyla ilgili konuştu. 'Diyarbakır ve Ankara'yı buluşturmak için' aday olduğunu belirten Kışanak, "Cumhuriyetin başkentinden, Ankara'dan siyasi bir rehine olup aday olmak da bir ilktir. Bu da Türkiye siyasi tarihine büyük ayıp olarak girecektir" dedi.

Kaynak: Haber Merkezi
Kobani davasında konuşan Gültan Kışanak: Diyarbakır ve Ankara’yı buluşturmak için aday oldum

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Gültan Kışanak, 7 buçuk yıldır tutuklu bulunduğu Kocaeli Cezaevi'nden SEGBİS ile bağlanarak Kobani davasında savunma yaptı.

7 yıllık azami tutukluluk süresi dolmasına rağmen tahliye edilmediğini hatırlatan Gültan Kışanak, adaylığına ilişkin de konuştu. Kışanak, "Kadın iradesini Ankara’da, Cumhuriyetin başkentinde açığa çıkarmaktır, görünür kılmaktır; kadın dayanışmasını ve mücadelesini büyüterek siyasetin öznesi haline getirmektir. Buradan tüm kadınlara şu çağrıyı yapıyorum: Herkes kendi mücadelesini kendisi verir" dedi.

Parti olarak hiç kimseye kazandırma veya kaybettirme amacında olmadıklarını vurgulayan Kışanak, "Burada çok net olarak şunu söylüyorum ki kimseye kaybettirme, kimseye kazandırma siyaseti yaklaşımımız yoktur. Biz halklarımıza demokratik bir seçenek yaratma mücadelesi veriyoruz. Bunu hayata geçirmeye çalışıyoruz" diye konuştu.

"BU DA BÜYÜK BİR AYIP"

2018'deki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de aday olan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın cezaevinde tutulduğunu hatırlatan Kışanak, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu demokrasi açısından büyük bir ayıp, büyük bir karadır. Cumhurbaşkanı adayı olmasına rağmen özgürlüğünü teslim etmediniz. Kendisi sahalarda diğer siyasi rakipleri gibi programını ve projesini anlatamadı, bu imkana sahip olmadı. Türkiye siyasi tarihinde çok fazla hapishane öyküsü var ama Cumhuriyetin başkentinden, Ankara'dan siyasi bir rehine olup aday olmak da bir ilktir. Bu da Türkiye siyasi tarihine büyük ayıp olarak girecektir."
 
"DİYARBAKIR İLE ANKARA'YI BULUŞTURMA MÜCADELESİ" 

Kürt siyasi hareketinin uzun zamandır 'Diyarbakır ve Ankara'yı buluşturmayı' amaçladığını ancak her defasından engeller çıkarıldığını belirten Kışanak, bu amaç için aday olduğunu ifade etti:

"Biz bu iki kenti buluşturmak için aday olduk. Çünkü demokratik siyasette, cumhuriyette ısrar ediyoruz. Bize yapılan tüm kötülüğe rağmen ortak vatanda, özgür ve eşit olmakta ısrar ediyoruz. Çözümün de ne tek başına Diyarbakır’da ne de tek başına Ankara’da olamayacağını çok iyi biliyoruz. Biz bu ülkenin hem demokrasi sorununu hem de Kürt ve kadın özgürlük sorununu başkentin gündemine taşımak istiyoruz. Ben de bunun için aday oldum.

Adaylığım açıklandığı günden bugüne iki tavırla karşılaştık. Birisi yok sayma tavrı. Bunun benim açımdan, DEM Parti açısından bir önemi yok. Çünkü biz biliyoruz ki, bu ülkede egemenlerin siyaseti medyayı teslim almış durumda. Onlardan başka kimse medyada görünmüyor. Görmezden gelinmek biz ötekilerin alışık olduğu bir durum. Bununla nasıl baş edeceğimizi de biliyoruz. Bizim asıl derdimiz bizim gibi derdi olanlarla buluşmak. Kadınlarla, yoksullarla, emekçilerle, ezilenlerle buluşacağız. Bu savaşın acısını yüreğinde hisseden Türk, Kürt herkesle buluşacağız. Cezaevinde olsak da biz bunun yolunu biliyoruz."

"HERKES BİRAZ 'DEM'LENSE' DAHA KOLAY OLACAK"

DEM Parti ile ilişki kurmak için hem iktidar hem de muhalefet tarafından kullanılan 'DEM'lenme' ifadesine tepki gösteren Gültan Kışanak, "Onlara da bir cevabımız var. DEM’siz çay içilmez. Siz de biraz DEM’li çay için, belki biraz demokrat olursunuz. Bu ülkedeki tüm siyasi partilere tavsiyem de şu: Hepiniz birazcık DEM’lenin ki belki bu ülkedeki temel sorunları kendinize dert edinirsiniz. Sadece iktidarın, iktidar olmanın derdine düşmezseniz bence iyi edersiniz. Herkes biraz DEM’lense, olgunlaşsa, bu çiğliklerinden kurtulsa bu daha kolay olacak" dedi.