Kuzey Kıbrıs yine karıştı!

Hafta sonları Kuzey Kıbrıs’ta heyecanlı geçiyor! Heyecanın nedeni ise sonu gelmeyen seçimler…

Önce çok tartışmalı bir Cumhurbaşkanlığı seçim süreci yaşandı. 11 ve 18 Ekim günlerinde yapılan seçim turları heyecanı doruğa taşıdı. Mustafa Akıncı’nın kazanmaması için Türkiye’nin açık müdahalelerine tanık oldu Kıbrıs halkı. Sonuçta Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı ve Başbakan Ersin Tatar, az bir farkla da olsa Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmayı başardı. Ne var ki Başbakanlık görevini kimseye vermediği için ülkede hükümet boşluğu doğdu. Başbakanlık görevinin, UBP’nin olağanüstü kurultayında seçilecek Genel Başkana verileceği açıklanınca parti içinde liderlik yarışı başladı. Çoğu hükümet üyesi olan beş siyasetçi adaylıklarını açıkladı. Kurultayın ilk turu geçen hafta sonunda yapıldı ve Maliye Bakanı Hasan Taçoy ile Çalışma Bakanı Faiz Sucuoğlu ikinci tura kaldı. Yaklaşık 6 bin 500 UBP üyesinin salgın koşullarında sandığa giderek oy kullandığı kurultayda Faiz Sucuoğlu’nun ipi önde göğüslemesi, Ersin Tatar’ı ve çevresini rahatsız etti. Tatar, daha önce de “özel jet krizi” sırasında Faiz Sucuoğu’nu hükümetten atmaya çalışmış, ancak Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın müdahalesiyle bu amacına ulaşamamıştı.

TÜRKİYE Mİ MÜDAHALE ETTİ?

Kuzey Kıbrıs’taki seçimlere Türkiye’nin her defasında müdahale ettiği artık biliniyor. O yüzden, UBP’deki seçime iki gün kala yaşanan bu “gizemli dış karışma”nın olağan şüphelisinin de yine Türkiye olduğu söyleniyor. Resmen doğrulanmamış olmakla birlikte, gerek siyasilerin açıklamalarında gerek medyadaki yorumlarda bu görüş ağırlıklı olarak yer alıyor.

Yine medyada yer alan haberlerde, Faiz Sucuoğlu’nun, kurultay öncesinde Türkiye’ye giderek CHP yöneticileri ile görüştüğü ve AKP’nin bu yüzden “Sucuoğlu’nun adını çizdiği” ileri sürülüyor.

Kuzey Kıbrıs’ta bu konuda çok senaryo yazılıyor. Yaygın söylentiye göre, Türkiye’den gelen bir heyet, adaylıktan çekilmesi için Faiz Sucuoğlu’na baskı yapmış. Sucuoğlu adaylıktan vazgeçmeyince, perşembe gecesi “yukarılarda” alınan bir kararla iki adaya çekilme talimatı verilmiş. Sabahleyin apar topar toplanan Parti Grubu da bu kararı onaylanınca adaylar “partinin birliğine zarar vermemek” gerekçesiyle istifalarını yazılı olarak Divan Başkanı Zorlu Töre’ye sunmuşlar.

Aynı toplantıda ayrıca Ersin Tatar’ın “sağ kolu” olarak bilinen Genel Sekreter Ersan Saner’in Başbakanlığa vekâlet etmesi ve 45 gün içinde toplanması geren yeni kurultayda kendisinin tek aday olması kararlaştırılmış. Böylece “demokratik işleyiş”iyle övünen UBP‘de “tek adam rejimi”ne geçilerek demokrasi rafa kaldırılmış!

UBP içinde yaşanana ancak tüm ülkede büyük yankı uyandıran bu gelişmeler, siyasi partilerce şiddetle eleştirildi. Gözlemciler, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra iktidar partisinin içişlerine de karışılmasının ülkede demokrasiyi tehdit ettiğini söylerken, ana muhalefet partisi CTP’nin Genel Başkanı Tufan Erhürman, UBP’deki gelişmeler üzerine yaptığı açıklamada, “Kıbrıs Türk demokrasisi onlarca yıl geriye gitti” dedi.

“Maraş krizi” sırasında hükümetten çekilmiş olan Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay da sosyal medya hesabındaki paylaşımında, “Kurumlara ve seçim süreçlerine dışarıdan yapılan müdahaleler, ülkede siyaset yapma alanını giderek daha da daraltıyor ve siyaset yapmayı anlamsızlaştırıyor” diye yazdı.

ERSİN TATAR, ÜLKEDE KAOS YARATTI

Toplumcu Demokrasi Partisi Genel Başkanı Cemal Özyiğit de “Ülkenin tam bir kaos içinde olduğunu, Ersin Tatar’ın Ankara destekli saraya yürürken yasa, hukuk tanımadan hareket ettiğini” belirtti. Özyiğit, eleştirilerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye’deki sistemi burada da egemen kılmak istemeleri, perde gerisinde Türkiye’deki gibi başkanlık sistemini empoze etmeleri doğru değil. Yasalar çiğnendi, ülke resmen kaosa sürüklendi.”

Kuzey Kıbrıs’taki son siyasal gelişmeler, UBP içinde de büyük rahatsızlık yarattı. Birçok parti üyesi kızgınlığını Genel Merkeze gönderdiği iletilerle belirtirken parti örgütünde istifalar da yaşandı. Balıkesir Örgüt Başkanı Hasan Solakay, “Adaylarımız çekilmiş! Buna kundaktaki çocuklar bile kanmaz. Yazıklar olsun!” diyerek istifasını verdi. Lefkoşa Türk Belediyesi Meclis üyesi Faiz Camgöz de aynı gerekçeyle partisinden istifa ettiğini açıkladı.

Cumhuriyet Meclisi ve UBP Kurultay Divanı Başkanı Zorlu Töre, kamuoyundaki tepkiler üzerine, bu durumu kendisinin de içine sindiremediğini söyledi. Töre, “Olayın perde arkasını bilmiyorum. Ancak bu durumdan büyük üzüntü duydum. Kurultayın ikinci turu yapılmalıydı. Bu durumu halka anlatmak kolay olmayacak” diyerek rahatsızlığını belirtti. Töre, “Seçime Türkiye müdahale etti mi?” sorusuna ise şu yanıtı verdi: “Türkiye’den UBP’ye bir müdahalenin olduğu yönündeki iddiaların doğru olmadığı görüşündeyim. Müdahale değil, tavsiye niteliğinde görüşmeler olabilir, yapılabilir. Bunlara yanıt verecek olan Sucuoğlu ve Taçoy’dur.”

SUCUOĞLU “ÇEKİLMEK ZORUNDA KALDIM”

Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanlığı için yarışan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faiz Sucuoğlu, son anda yaptığı yazılı açıklamada, “Parti bütünlüğü ve barışına zarar gelmemesi adına milletvekili arkadaşlarının oybirliğiyle görüş birliğine vardığı kurultayın ikinci turunun iptal edilmesi kararına onay vermek durumunda kaldım” dedi.

NOT: Bu satırların yazıldığı sırada, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, yeni hükümet oluşumu için Cumhuriyet Meclisi’nde temsil edilen partilerin genel başkanlarıyla görüşmeye başlamıştı.