Google Play Store
App Store

İktidarın 2024-2028 eğitim-öğretim dönemi yol haritasından eğitimin dinselleştirilmesi ve piyasalaştırılması çıktı. Yol haritasında imam hatiplerin niteliğinin artırılması yer alırken eğitimde eşitsizlik ve nitelik kaybı itiraf edildi.

MEB özeller için çalışacak
Fotoğraf: Depo Photos

Mustafa BİLDİRCİN

Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) beş yıllık yol haritasını içeren, “2024-2028 Stratejik Planı”nın detayları belli oldu. Türkiye’deki bir milyondan fazla öğretmeni ve 20 milyona yakın öğrenciyi etkileyecek adımları içeren planda, itiraf niteliğinde tespitler de yer aldı. Bakanlık, eğitime ayrılan kaynağın yetersizliğini, öğrenciler arasındaki eşitsizlikleri ve dini eğitime verilen ağırlığı kabul etti.

Göreve başladığı gün itibarıyla hemen her açıklaması ile tartışma yaratan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in MEB'i yeniden şekillendirmek için atacağı adımlar 2024-2028 yıllarını kapsayan Stratejik Plan’da yer aldı. Bakanlığın eğitimi dinselleştirme ve özelleştirme politikalarının yeni dönemde de hız kesmeden süreceği, Stratejik Plan ile ortaya konuldu.

İMAM HATİPLER: Plana göre, imam hatip okullarının örgün eğitim içindeki niteliği artırılacak. Öğretim programı ve ders yapısı güncellenen imam hatiplerde verilen yabancı dil eğitimi iyileştirilecek. İmam hatipler ile yükseköğretim kurumları arasında işbirlikleri sağlanacak.

MESLEKİ VE TEKNİK EĞİTİM: Mesleki ve teknik eğitim ile hayat boyu öğrenme sistemleri, piyasanın ihtiyaçlarına göre yeniden düzenlenecek. Mesleki ve teknik eğitim ile istihdam-üretim ilişkisi güçlendirilecek. Özel sektörün mesleki eğitimde planlama ve uygulanma süreçlerine katkısı daha da kuvvetlendirilecek.

ÖZEL OKULLAR: Bakanlığın özel okullaşmanın artırılması için teşvikleri, yeni beş yıllık dönemde de devam edecek. Özel sektörün eğitim yatırımlarının desteklenmesi amacıyla yasal düzenlemeler yapılacak. MEB, özel okullarda okuyan öğrenci sayısını artırmaya çalışacak.

• BÜTÇEDEN ŞİKÂYET: MEB’in beş yıllık yol haritasını içeren planda, itiraf niteliğinde tespitler de yer alıyor. Okul bahçelerinin çocukların sağlıklı yaşam becerilerini edinmelerini sağlayacak uygunlukta olmadığını itiraf eden bakanlık, bir türlü çözülemeyen ikili eğitim sorununu da zayıf yönler arasında sıralıyor. Bakanlığın, “Tehdit” olarak nitelendirdiği bazı eksiklikler ise raporda şöyle ifade ediliyor:

• Genel bütçe kapsamındaki mali kısıtlar,

• Değişen ekonomik koşullar,

• Bölgeler arası ekonomik gelişmişlik farkı,

• Doğa, insan ve teknoloji kaynaklı afetlere dirençli olmayan şehir ve yapılar.

EKONOMİ EĞİTİME ERİŞİME ENGEL

Bakanlığın hedeflerine yönelik gerçekleşme oranları ise eğitim alanındaki başarısızlığı ortaya koyuyor. İlkokulda 25 olan öğrenci başına bir yılda okunan kitap sayısı, ortaokulda sekize kadar düşüyor. Türkiye'de, bir eğitim yılında 20 ve üzerinde devamsızlık yapan öğrencilerin oranı Ortaöğretim Genel Müdürlüğü’ne bağlı okullarda yüzde 27’ye, Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü’ne bağlı okullarda yüzde 47’ye, Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’ne bağlı okullarda ise yüzde 30’a dayanıyor. Bakanlık, devamsız öğrenci sayısındaki artışın nedenlerinden biri olarak, “Ailelerin ekonomik sorunlarını” açıklıyor.

∗∗∗

OKULLAR DEPREME DAYANIKSIZ

Raporun, “Fiziki alt yapı” bölümünde dikkati çeken ifadeler yer bulunuyor. Türkiye’de 70 binden fazla okul bulunurken deprem tahkiki yapılan okul sayısı 2024 itibarıyla 7 bin 201’de kalıyor. Okulların depreme dayanıklı hale gelmesi için yeterli kaynağın bulunmadığını itiraf eden MEB, “Var olan eğitim binalarının bir kısmının deprem riski taşıması, eğitim binalarının bir kısmının fiziksel imkânlarının yetersiz olması” tespitlerine raporlarında yer veriyor.