Mersin’de Newroz, deprem felaketinin gölgesinde ve yağmur altında kutlandı. Kitleye seslenen Sırrı Sakık, “54 gün sonra bu ülkenin cumhurbaşkanını ve milletvekillerini seçeceğiz. Asıl olan 100 yıldır size, bize, bütün halklara zulmeden bu sistemi tarihin çöplüğüne gömeceğiz” dedi.

Mersin’de Newroz: “Bu sistemi tarihin çöplüğüne gömeceğiz”

Abidin YAĞMUR

Mersin’deki Newroz kutlamalarının adresi önceki yıllarda olduğu gibi bu yılda Tırmıl miting alanı oldu. Yağışlı havaya rağmen binlerce kişi Newroz kutlamasına katıldı.

Kutlamalar bu yıl, Maraş depremlerinin gölgesinde gerçekleşti. Kutlamalarda, deprem felaketi dolayısıyla halay çekilmedi, sadece ağıtlar ve klamlar söylendi.

Kutlamalara HDP ve Yeşil Sol Parti’nin yanı sıra Emek ve Özgürlük İttifakını oluşturan partiler ile çeşitli dernekler de katıldı.

Mersin Emek ve Demokrasi Platformu ile İnsan Hakları Derneğ’inin, deprem felaketiyle ilgili pankartları alana alınmadı.

Kutlamalara Bursaspor deplasmanında saldırıya uğrayan Amedspor taraftarları da formalarıyla katıldı.

SIRRI SAKIK: SEÇİMDE BELİRLEYİCİ OLAN EMEK VE ÖZGÜRLÜK GÜÇLERİ OLACAK

Kutlamalara katılan eski milletvekili Sırrı Sakık, konuşmasına depremde hayatını kaybeden yurttaşları anarak başladı.

Sakık, “Deprem bölgesindeki acı bu halkın acısıdır. O gözyaşları bizim gözyaşlarımızdır. AKP ve MHP faşizmi bu depremin altında kaldı. Onlar halkın yanında değil, egemenlerin yanında saf tuttu” dedi.

Seçimlerle ilgili değerlendirmelerde de bulunan Sakık, “54 gün sonra bu ülkenin cumhurbaşkanını ve milletvekillerini seçeceğiz. Asıl olan 100 yıldır size, bize, bütün halklara zulmeden bu sistemi tarihin çöplüğüne gömeceğiz. Bu süreçte belirleyici olacak güçler emek ve özgürlük güçleri olacak. Üçüncü yol Türkiye’nin demokrasisini şekillendirecek” dedi.

“BU ANAYASADA VAR OLMAK İSTİYORUZ”

Yanında getirdiği anayasa kitapçığını miting alanını dolduranlara gösteren Sakık şunları söyledi:

“Dilimize, kimliğimize, kültürümüze bu topraklarda yaşayan haklara acı dolu günler yaşattılar. Bir anayasa çıkardılar, bu topraklarda sadece Türkler var dediler. Diğer halkları görmediler. Diğer inançları görmediler. Şimdi dönüp bize soruyorlar. Siz ne istiyorsunuz? Biz aha bu anayasa da var olmak istiyoruz. Kimliğimizle, kültürümüzle var olmak istiyoruz. Bizi 100 yıl bununla yönettiler. Ret, inkar ve asimilasyon. Şimdi yeni bir yüz yıla giriyoruz ve diyoruz ki, ey cumhur ittifakı, ey millet ittifakı aha siz orada, biz Emek ve Özgürlük Hareketi, Üçüncü Yol olarak buradayız. Bize soruyorlar, HDP ne istiyor, Kürtler ne istiyor, Emek ve Özgürlük Hareketi ne istiyor? Size açık ve net olarak söylüyoruz. Şu anayasa ne diyor? Burada herkes Türk ve Sünnidir diyor. Biz de diyoruz ki bu tekçi anayasayı değiştireceğiz. Bu anayasada Türkler ve Sünniler ne kadar hak sahibiyse Kürtler de o kadar hak sahibi olacak. Bütün halkların anayasası olacak. İşte böylesi bir süreçte sandık başına gidiyoruz. Böyle bir süreçte Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı ile mücadele ediyoruz. Bize soruyorlar. Ya siz şurada yoksunuz, talepleriniz yok. Kimse Kürt halkının, Türkiye demokrasi güçlerinin taleplerini götürüp birkaç bakanlığa teslim edemez. Bir cumhurbaşkanlığı yardımcılığına teslime edemez. Biz sistemin değişmesini, ülkenin demokratikleşmesini istiyoruz. Diğer partilerden farkımız şu: Onlar mevki makam istiyor, biz bu halkın özgürlüğünü istiyoruz, Kürt dili, Kürt kültürü özgür olmalı diyoruz.”