Liberal çevreler Orta Vadeli Programı (OVP) nedeniyle hükümete övgüler düzüyor. Program hayli gerçekçiymiş. Özellikle ekonomik...

Liberal çevreler Orta Vadeli Programı (OVP) nedeniyle hükümete övgüler düzüyor. Program hayli gerçekçiymiş. Özellikle ekonomik büyümeye ilişkin projeksiyonları kabul edilebilir nitelikteymiş. İyi de, önceki projeksiyonlar da bu hükümete ait değil mi? Onlar gökten vahiy ile mi indi? Hemen hatırlatalım, işte size önceki programların 2009 yılı büyüme öngörüleri: 2009 Yılı Programı (YP) yüzde 4 oranında büyüme; 2008 Yılı Katılım Öncesi Ekonomik Program (KEP) yüzde 3.6 oranında küçülme.
İlk öngörünün yapıldığı tarih Ekim, ikincisininki Nisan ayı. Kriz devam ederken 4 aylık sürede ne değişti ki, yüzde 4’lük büyüme iddiasından vazgeçilerek yüzde 4’e yakın küçülme hedefine çark edildi. Çok değil, aradan bir 4 ay daha geçti. Bu sefer yeni açıklanan OVP ile küçülme hedefi yüzde 3.6’dan 6’ya çekiliverdi. Kaldı ki, bu öngörü de oldukça iyimser. Çünkü IMF tarafından açıklanan son raporda, küçülmenin 6,5 olacağı öngörülüyor.
Sadece büyüme mi, diğer makroekonomik göstergeler de benzer şekilde sil baştan değiştirilmek zorunda kaldı. İşte size büyüme dışındaki diğer göstergelerden çarpıcı örnekler:
YP        KEP        OVP
İşsizlik (%)                  10.4        13.5        14.8
TÜFE Yıl Sonu (%)       7.5          7.5          5.3
Cari Açık (milyar $)     50.4        11.0        11.0
Bütçe Açığı (milyar TL)  10.4        49.0        62.8

Tüm bu tespitler gösteriyor ki, hükümete övgü değil, tam tersine eleştiriler yönetilmeliydi. Çünkü bu durum hükümet açısından tam bir öngörüsüzlük örneğidir.
Öngörüsüzlük ve iyimserlik sadece 2009’la sınırlı değil. Aynı durum 2009 sonrası içinde geçerli. Ancak tüm bu iyimserliğe rağmen dönem sonunda (2012) cari işlemler açığı ve enflasyon dışındaki tüm göstergelerde ulaşılması öngörülen düzey 2008’in bile oldukça gerisinde. “Bile” vurgusu bilinçli yapıyoruz, çünkü 2008’in kendisi de bir kriz yılıdır.
Özetle OVP ile IMF’siz bir IMF programı uygulanacak, mali disiplin sağlama adına kemerler sıkılacak, emekçiler büyük bedeller ödeyecek, ancak dönem sonunda gelinecek yer bir kriz yılı olan 2008’in bile gerisinde kalacak. Anlaşılan bir üç yıl daha IMF politikalarıyla yaşamaya devam edeceğiz.

Not: Gazeteci El Zeydi’nin Bush’a attığı pabucun sevgili Selçuk Özbek aracılığıyla IMF başkanına ulaşması, tüm mazlumları, emekten yanan insanları sevindirmiştir. Zulmedenler şunu hiç unutmasınlar: Bir Gün yemek var ayakkabıyı.