Yazar, tiyatrocu ve sunucu Uca, geçirdiği trafik kazasının ardından hastanede yaşamını yitirdi. Uca’nın her zaman haklının yanında olduğunu söyleyen dostları ve sevenleri, “Hayata bıraktıklarıyla hatırlayacağız” dedi.

Şiir gibi yaşayıp gitti
Uca, Kartal Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi görüyordu. (Fotoğraf: Depo Photos)

Haber Merkezi

Kocaeli’nde geçirdiği trafik kazasının ardından kaldırıldığı hastanede entübe edilen 62 yaşındaki yazar, tiyatrocu ve sunucu Metin Uca önceki gün hayata gözlerini yumdu. Uca’nın ölüm haberini menajeri Kübra Kalem Baykara sosyal medya hesabından duyurdu. Uca, bugün saat 11.00’da İstanbul Şişli’de bulunan Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda düzenlenecek veda töreniyle son yolculuğuna uğurlanacak. Uca’nın cenazesi ise yarın öğle namazının ardından Ankara Kocatepe Camii’nden alınarak Cebeci Asri Mezarlığı’na gömülecek.

‘BURASI ÖZGÜR BİR ÜLKE OLSA’

Uca’nın yaşamını yitirmesinin ardından, l katıldığı programda açıkladığı vasiyeti yeniden gündem oldu. Uca, “Yakılarak ölüp küllerimin de İstanbul Boğazı’ndan serpilmesini isterdim" demişti. Uca röportajında şu ifadelere yer vermişti: “Yakılarak ölmek ve küllerimin de İstanbul Boğazı’ndan serpilmesini istiyorum. Ne yazık ki böyle bir şansım yok. İkiyüzlü cenaze törenlerini istemediğim için yakılarak ölmeyi çok istiyorum. ”

HAYATA OLUMLU BAKARDI

Uca’nın ölümünün ardından yakınları ve dostları taziye mesajları paylaştı. BirGün’e konuşan Oyuncu Metin Zakoğlu, Uca’nın her zaman haklının yanında olan bir sanatçı olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Metin, her dönemin muhalifi, yandaşın karşısında, hep haklının yanındaydı. Eleştirirken, hiciv ederken hep güldürerek bunu yapan, insanlara hiciv ederken, yanlış gösterirken onları tebessüm ettiren dahi yetenekte bir anlatıcıydı. Mühim bir televizyon insanıydı. Uzun zamandır televizyonlarda yasaklanması, ekranlara çıkartılmaması, bir televizyon starının yok edilmesi son dönemlerinde onu çok üzüyordu. Bu yasaklanmanın, yok sayılmanın acılı günlerimizde etkisi olduğunu düşünüyorum. Çok kıymetli bir sanatçıydı ve aynı zamanda olağanüstü kültürlü, her konuda bilgisi olan insandı. Çok erken kaybettik.”

ASLA UNUTMAYACAĞIZ

Yönetmen-gazeteci Nebil Özgentürk ise Uca’nın ölümünün herkesi derinden sarstığını söyleyerek, “Tam aramıza geri katılacağını düşünürken ölümü daha da sarstı. Ne kadar neşeli ve ülkeye dair her zaman eleştirel bakan ama neşeyle anlatan birisiydi. Eleştiri gördüğü zaman özellikle ülkeye dair iktidara karşı sert sözlerini sakınmazdı. Böyle ‘Ne oluyor? Hep iyi insanlar mı ölür?’ dediğimiz gibi bu kadar erken 62 yaşında kaybettik Metin’i. Ülkeye dair sözleri, yazıları çok gereken bir arkadaşımızdı. Bir yazın, televizyon insanıydı. Sahnede direniyordu, televizyonlar onu yasaklamıştı. Ekranlara nüfuz edilmiş sabah haberlerinde bir çığır açmış, o zamanki iktidarlarca sürekli eleştirilerini sakınmayan, muhteşem bir ‘Günaydın Türkiye’ programını başlatmıştı. Sabah haberlerinde tam haberci ve ülkede ne varsa dile getirmiş, yararlı olmaya çalışmış bir insandı. Biz Metin’i hayata bıraktıklarıyla hatırlayacağız.”

Uca, “Bunu Mu Demek İstedim” oyununu BirGün okurları için de sahnelemişti.
(Fotoğraf: BirGün) 

∗∗∗

‘AYDINLIK YÜZLER AYRILIYOR ARAMIZDAN’

Metin Uca’nın dostları ve sevenlerinin sosyal medya hesaplarından paylaştıkları taziye mesajları da şöyle sıralandı:

CHP Genel Başkanı Özgür Özel: “Televizyon haberciliğine ve yarışma programlarına yeni bir boyut kazandırmış, değerli Metin Uca’nın yaşamını yitirdiğini derin bir üzüntüyle öğrendim. Kendisine Allah’tan rahmet, ailesine, sevenlerine ve başsağlığı diliyorum.”

SOL Parti MYK Üyesi Alper Taş: “Bir yaşam, insan, doğa, özgürlük sevdalısını daha yitirdik. Başın sağ olsun Türkiye.”

Müzisyen Tolga Sağ: “Birer birer ayrılıyor ülkemizin aydınlık yüzleri aramızdan. Genç iken ölene ölüm zor iş…”

Gazeteci Çiğdem Toker: “İyileşme haberini bekliyorduk, olmadı. Ardından yazmak güç olsa da az bilinen bir yanını paylaşmak istiyorum. Yönünü sonradan hiciv kattığı sahneden yana çevirdi ama iyi bir gazeteciydi de. Dostlukla, iyilikle, neşeyle hatırlanacak olmak ne güzel. Güle güle sevgili arkadaşım”

Karikatürist Musa Kart: “Metinciğim, katıldığın toplantıda ‘Bir şiir okuyup gideceğim’ demişsin. Şiir gibi yaşayıp gittin, canım kardeşim... Ne umudunu ne de neşeni kaybettin. Zamansız gidişin içimizi acıttı. Hem de çok...”

Oyuncu Cem Davran: “Var bir kayıt biliyorum, kaydolsun; tanıdığım, çok iyi bir insandı, tertemiz, aydınlık ve cesur, üzgünüm, ruhun huzur bulsun toplu teğmenim, hangi fotoğrafına bakıyorum şu an biliyorsun, hoşça kal.”

Gazeteci Ünsal Ünlü: “Ah be Metin… Müthiş bir zekayı, çok güzel adamı kaybettik…”

Yazar Ece Temelkuran: “Dünyadaki zarafet bugün epey eksildi. Her zaman, en zor günlerde bile, hayata güzellik kattı. Canım Metin Uca gitti. Nur içinde uyu arkadaşım. Çok özleneceksin.”

∗∗∗

METİN UCA KİMDİR?

Metin Uca, 13 Kasım 1961 yılında İstanbul’da doğdu. Kimya, jeoloji mühendisliği ve tiyatro eğitimleri alan Uca, 1987 yılında kazandığı sınavla muhabirliğe başladı. 1989 yılında TRT’ye geçen Uca, ardından Kanal D, Show TV, ATV ve Star TV’de televizyon programcılığı yaptı. 1999 yılından itibaren yarışma programları ve sahne gösterileri ile çalışmaya başladı. 1999-2003 yılları arasında Günaydın Türkiye’yi sundu. Passaparola ve Miras adlı programların sunucusu ve yaratıcı ekibinde yer alan Uca, Maydanoz, Büyüklere Masallar, Pişti isimli stüdyo programlarıyla da çalışmalarını sürdürdü. Uca aynı zamanda Her Tuzluğum Var Diyene Hıyarla Yetişemedim, Yes Yerine Orrayt Demek Caiz midir Hocam, Tüh, Alışmadık Gözde Lens Durmaz, Her Book’a Maydanoz kitaplarının yazarıdır.