Yurtdışından kaynak bulamayan iktidar, yine özelleştirmelere sarıldı. HES’ler, limanlar, otoyollar, köprülerin satışı gündemde. Ekonomist Atabay, “Amaç rezervleri yerine koymak. Halk kaybetti, Körfez ülkeleri kazanacak” dedi.

Son varlıklar haraç mezat satılacak
Fotoğraf: AA

Havva GÜMÜŞKAYA

Özelleştirmeler, iktidarın yarattığı ekonomik krizler derinleştikçe kamu varlıklarını satarak gelir sağlama amacına dönüştü. Ülkenin en büyük şirketlerini, fabrikalarını, limanlarını, enerji üretim tesislerini, elektrik ile doğalgaz dağıtım şebekelerini ve arazilerini yerli ve yabancı özel şirketlere satan AKP, yurtdışından kaynak bulamayınca özelleştirmeleri yeniden gündeme aldı.

Ekonomiyi iflasa sürükleyen iktidar kamunun elinde kalan son varlıkları da gözden çıkardı. Ekonomiyi, ‘satarak’ yönetme tercihi ile bilinen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye Elektrik İletim AŞ (TEİAŞ) dâhil olmak üzere Elektrik Üretim A.Ş.’ye (EÜAŞ) ait bazı hidroelektrik santrallarının (HES), limanların, otoyol, köprü, arsa ve arazilerin özelleştirileceğini açıkladı.

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın verilerine göre Bakan Şimşek’in sözünü ettiği özelleştirme kapsam programında olan ve ihale hazırlık çalışmaları devam eden 9 HES bulunuyor. Bu santrallar toplam 340 MW kapasiteye sahip.

Köprü ve otoyollar, 2010 yılından bu yana özelleştirme kapsamında. Otoyollar ve Köprülerin 25 yıl süre ile “işletme haklarının verilmesi” yöntemiyle özelleştirilmesine ilişkin olarak yapılan ihale 2012 yılında en yüksek teklifi veren 5 milyar 640 milyon dolarla Koç Holding-Malezyalı UEM ve Gözde Girişim de kaldı. Ancak daha sonra bu ihale iptal edildi.

SON WATT’INA KADAR ÖZELLEŞTİRECEKLER

Özelleştirme kapsamında olan ve ihale hazırlık çalışmaları devam eden diğer varlıklar ise şöyle: "Bazı Periyodik Muayene Hizmetleri, Türkiye Elektrik İletim A.Ş (TEİAŞ.), Çayırhan Termik Santrali ve Maden Sahası, Esenyurt Doğalgaz Kombine Çevirim Santralı, Aliağa Kombine Çevrim ve Gaz Türbinleri, Aliağa Sosyal Tesisleri."

Kamunun elinde kalan son tekellerden biri olan TEİAŞ, 2021 yılında özelleştirme kapsamına alındı. TEİAŞ, ülkedeki yüksek gerilim seviyesindeki iletim sistemi işletmenliğini yapan ve tekel konumundaki kamu iktisadi teşekkülü. Üretim-iletim-dağıtım halkasının kilit noktası olan TEİAŞ’ın özelleştirilmesiyle kamu, sektörden tamamen çekilmiş olacak.

AKP döneminde 8 termik santral, 9 hidroelektrik santralı, 11 liman satıldı. AKP’nin iktidarda olduğu 2002 ile 2023 arasındaki döneminde özelleştirmelerden toplamda 63 milyar dolarlık gelir elde edildi.

∗∗∗

ÖZELLEŞTİRME KAPSAMINDA BEKLEYEN KÖPRÜ VE OTOYOLLAR:

• Edirne-İstanbul-Ankara Otoyolu

• Pozantı-Tarsus-Mersin Otoyolu

• Tarsus-Adana-Gaziantep Otoyolu

• Toprakkale-İskenderun Otoyolu

• İzmir-Çeşme Otoyolu

• İzmir-Aydın Otoyolu

• Boğaziçi Köprüsü

• Fatih Sultan Mehmet Köprüsü

• Gaziantep-Şanlıurfa Otoyolu

• İzmir ve Ankara Çevre Otoyolu

İHALE AŞAMASINDA OLAN HES’LER:

• Kesikköprü-Ankara

• Demirköprü-İzmir

• Seyhan 1-Adana

• Derbent-Samsun

• Çamlıgöze-Sivas

• Kepez 1-Antalya

• Seyhan-Adana

• Yüreğir-Adana

• Kepez 2-Antalya

• Dereiçi-Kars

• Koyulhisar-Sivas

SATILAN HES’LER:

1. Ataköy Hidroelektrik

2. Beyköy Hidroelektrik

3. Çıldır Hidroelektrik

4. İkizdere Hidroelektrik

5. Kuzgun Hidroelektrik

6. Mercan Hidroelektrik

7. Tercan Hidroelektrik

8. Murgul Hidroelektrik

9. Denizli Jeotermal

SATILAN LİMANLAR:

1. Mersin Limanı

2 İskenderun Limanı

3. Samsun Limanı

4. Bandırma Limanı

5. Derince Limanı

6. Salıpazarı Limanı (Galataport)

7. Tekirdağ Limanı

8. Çeşme Limanı

9. Kuşadası Limanı

10. Dikili Limanı

11. Trabzon Limanı

KÖRFEZ ÜLKELERİ KAZANACAK

Ekonomist Güldem Atabay, özelleştirmelerin temel amacının döviz rezervlerini yerine koymak olduğunu söyledi. Ekonomist Atabay, “2001 krizi ve sonrası dönemde özelleştirme kamuyu küçültme ve hızla bütçe açıklarını daraltmak amaçlı gelir yaratma amacını taşıyordu. O dönem uygulanan istikrar programı döviz girişini sıcak para olarak hedeflemişti daha çok. Bugün söz konusu liman, otoyol, HES, köprü, arsa özelleştirmelerinde hedef 2018-2023 arasında eritilen Merkez Bankası döviz rezervlerini yerine koymak amaçlı” dedi. Faiz artışlarının enflasyona göre geriden geldiğini ve finansal piyasalardaki baskılama adımlarının hemen kaldırılamadığı belirten Atabay, “Reel faiz verilemediği ölçüde sıcak para tüm çabalara rağmen henüz gelmiyor. Geriye özellikle Körfez ülkelerini hedefleyerek yapılacak özelleştirmeler kalıyor. Hemen ilk akla gelenler Varlık Fonu altındaki büyük kamu şirketleri ancak bunları satmak politik olarak kolay değil. Geriye diğer varlıklar kalıyor” dedi.

2018’de Albayrak politikaları ile girişilen deneysel ekonomi politikaları bir kesimin servetine servet katılmasıyla sonuçlandığını hatırlatan Atabay, şöyle konuştu:

“Sermaye kesimi dışındaki ücret ve sabit gelirliler ise bu süreçte sadece kaybetti. Vergiler, KKM gibi enstrümanlarla paylaşıldı. Yabancı yatırımcı kaçırıldı. Seçimden hemen önce bir ödemeler dengesi krizi ile burun buruna geldik. Şimdi o delikten geri çıkma çabalarında yükü yine sabit gelirli üstleniyor. Döviz kazanmak için özelleştirmelere mecbur kalmak, 2018-2023 politikalarının diyeti. Hepimizin varlıkları olması gerekenler yeniden satışta.

Bir diğer konu da satılacağı  söylenilen varlıkların KÖİ projeleri olmaları. Aşırı garantilerle satılmaları halinde geçmediğimiz yol, köprü için cebimizden alınan paralar daha da büyük yük ve servet transferi aracı olacak. Bu sefer servetin kazanan tarafı da yabancı yatırımcı, büyük olasılıkla seçim öncesi Merkez Bankası’na neden döviz depolayarak destek attığını sorguladığımız Körfez ülkeleri olacak.”