Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yakınlığıyla bilinen eski Ankara Emniyet Müdürü Server Yılmaz’ın, suç örgütü lideri olduğu iddiasıyla gözaltına alınan ve tutuklanan Ayhan Bora Kaplan operasyonu hakkında üst düzey bir bürokratı aradığı öne sürüldü.

Kaynak: Haber Merkezi
Soylu'nun sağ kolundan üst düzey bürokrata 'Ayhan Bora Kaplan' telefonu

Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya yakın olduğu belirtilen ve yurtdışına çıkmak isterken gözaltına alınan Ayhan Bora Kaplan'ın tutuklanması gündemdeki yerini koruyor.

Soylu cephesi operasyonun kendilerine yönelik bir hamle olduğunu değerlendirirken bu operasyon Ankara bürokrasisini de karıştırdı.

HalkTv'den Seyhan Avşar'ın haberine göre; Bakan Soylu'ya yakınlığıyla bilinen ve geçen aylarda görevden alınan eski Ankara Emniyet Müdürü Servet Yılmaz, operasyona ilişkin üst düzey bir bürokratı telefonla aradı.

İddiaya göre operasyonla kendi adlarının yıpratılmaya çalışıldığını savunan Yılmaz, "Amirim Bora Kaplan hakkındaki bilgileri biz topladık. Her şeyi biz yaptık. Ancak adliyeden takipsizlik kararı çıktı. Biz ne yapabilirdik?" diyerek bir dizi açıklamada bulundu ve topu dönemin Ankara Başsavcısı Yüksel Kocaman'a attı. Ancak telefondaki bürokrat, "Ayhan Bora Kaplan hakkında bu kadar önemli araştırmalar yaptınız da bana neden söylemediniz? Benim neden bilgim yok" diyerek çıkıştı.

Kaplan'ın ‘kayıt dışı alınan ifadesinde’ yüksek bir yargı mensubuna Ankara Çayırbaşı'nda villa ve bir ev aldığını söylediği ortaya çıkmıştı. Bu ismin Yargıtay üyesi Yüksel Kocaman olduğu iddia edilmişti. Kocaman ise yaptığı açıklamada, "Ben Ankara Cumhuriyet Başsavcısı'yken Ayhan Bora Kaplan ile ilgili iki savcı soruşturma yürütüyordu. Bir gün bana bilgi verdiler. 'Bir takım iddialar var. Ama duyumdan ibaret, somut bir şey yok' dediler. Takipsizlik vermek için mütalaa verdiler. Ben ise bir kez daha 'Emniyet'e yazı yazı, kaplan ile ilgili bilgi belge var mı sorun' dedim. Herhangi bir kayıt varsa Emniyet bildirsin öyle karar verelim’ istedim. Ancak Emniyet cevap vermedi" ifadelerini kullanmıştı.

Kocaman, Ankara Emniyet Müdürlüğü'nün yazılan resmi yazıya cevap vermediğini öne sürerken Yılmaz ise delilleri adliyeye sunduklarını ancak işlem yapılmadığını öne sürdü.