Yasa değişikliğiyle işçiye verilen geçici iş göremezlik ödeneği azaltıldı. Asgari ücretli için bugüne kadar 80 TL olan ödenek 69 TL’ye düştü. 47,7 TL olan nakit desteğine ise günlük 2 lira 30 kuruş zam yapıldı.

Ücretsiz izne 2 TL takviye

Türkiye Büyük Millet Meclisi 15 Nisan 2021 tarihinde salgının sosyo-ekonomik sonuçları ile mücadele ve sosyal güvenlik sisteminin mali sorunlarını çözme konusunda çok önemli bir yasayı kabul etti. 7316 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun adını taşıyan torba kanun ile salgında iş ve gelir kaybına uğrayanlara verilen ücretsiz izin ödeneğinde önemli bir artış sağlıyor.

Bir grup Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekilinin verdiği teklifin yasalaşması ile yapılan değişiklikler bununla da sınırlı değil. SGK’nin büyük gelir kaybına uğramasına yol açan hastalık ve analık halinde verilen geçici iş göremezlik ödeneği (rapor parası) konusunda da kapsamlı değişiklikler yapıldı. 7316 sayılı yasa, pandemi sürecinde iş ve gelir kaybına uğrayan işçiler ve sosyal güvenlik sisteminin mali yapısının düzeltilmesi için dev bir adım niteliğinde. Yasa ayrıca salgın döneminde işsiz kalanlara yeterince destek yapılmadığı yönündeki iddiaları da sona erdirecek nitelikte.

Hep eleştiri yapacak değiliz ya. İyi şeyleri de yazmaktan kaçınmayız. Şimdi bu dönüm noktası niteliğindeki 7316 sayılı yasayla yapılanların ayrıntıları ile ele alalım. İlk önemli değişiklik 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’nun geçici 24. maddesinde yapıldı. İnanılması zor ama 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’nun yürürlükteki asıl madde sayısı 17 iken aynı kanunun 29 adet geçici maddesi ve 7 ek maddesi var. 4447 sayılı kanunda tam 39 ayrı kanunla değişiklikler yapıldı. Nazar değmesin çok verimli ve üretken bir kanun 4447.

Günde 2 lira 30 kuruş ayda 69 lira zam

4447’de son değişiklik 7316 sayılı kanun ile yapıldı. Bu değişiklik ile kamuoyunda ücretsiz izin ödeneği olarak bilinen nakdi ücret desteğinin Nisan 2021 ve sonrası için 50 TL’ye çıkarılması kararlaştırıldı. Böylece halen 47,7 TL olan nakdi ücret desteğine günlük 2 lira 30 kuruş zam yapılmış oldu. Nakdi ücret desteğine yapılan zam ilk bakışta az gözükse de 30 gün ile çarpıldığında 69 (altmış dokuz) liraya karşılık geldiği unutulmamalıdır. Böylece ücretsiz izne gönderilen işçi aylık 69 TL zamlı ödenek almış olacak. Sonuç olarak ücretsiz izne yollanan işçilere tamı tamına bir ay için 1.500 TL ödenmiş olacak.
Günde 2 lira 30 kuruş ayda 69 lira deyip geçmeyin lütfen. Mart ayında nakdi ücret desteğinden yararlanan işçi sayısı 723 bindi. Kısa çalışma ödeneği kaldırıldığı ve nakdi ücret desteğinin kapsamı genişletildiği için Nisan 2021’de bu sayının ikiye katlanması mümkün. Nisan ayında en az 1,5 milyon işçinin nakdi ücret desteğinden yararlanacağı düşünülecek olursa TBMM’nin yaptığı günlük 2 lira 30 kuruşluk zammın boyutları daha iyi anlaşılabilir. Bu yasa değişikliği ile 1,5 milyon işçi nisan ayında günlük toplam 3 milyon 450 TL zam almış olacak. TBMM’nin bu kapsamlı değişikliği ile işçilerin eline geçecek aylık fark ise 103,5 milyon TL olacak.

Meseleyi daha anlaşılır kılmak için bunun İşsizlik Sigortası Fonu’na getireceği yüke de bakalım. Fon varlığı nisan ayı itibariyle 91 milyar 323 milyon TL’dir. İşçilere nakdi ücret desteği kapsamında yapılan günlük 2 lira 30 kuruşluk zam sadece 2 lira 30 kuruş değil. Aylık toplamı İşsizlik Sigortası Fonu’nun mevcut varlığına oranı binde 1’i aşıyor. Fon varlıklarının korunması da önemli olsa gerek, öyle değil mi?

İşverenlere işçi başına aylık 1000 TL yeni destek

Hazır işçilere yapılan 2 lira 30 kuruşluk pandemi ödeneği zammını konuşurken. İŞKUR’un mart ayında 723 bin işçiye toplam 990 milyon nakdi ücret desteği işverenlere ise 1,6 milyar teşvik desteği verdiğini de ekleyelim. Görüldüğü gibi İŞKUR kaynakları oldukça dengeli biçimde ve sosyal koruma kalkanı kapsamında kullanılmaktadır. 7316 sayılı yasayla işçilerin ödeneğinde yapılan günlük 2 lira 30 kuruşluk artışla durumun daha da dengeli hale geleceği söylenebilir. Her şeyin birden olması mümkün değil. Damlaya damlaya göl olur.

7316 sayılı kanunla yapılan bir başka değişiklikle işverenlere ise şöyle bir imkân sağlanmış: “özel sektör işyerlerinde bu kanun kapsamında bildirilen sigortalılar için 2021 yılı Nisan ve mayıs aylarına ilişkin 5510 sayılı Kanunun 82. maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigortalı ve işveren hissesi primlerinin tamamı, bu işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumu’na ödeyecekleri tüm primlerden mahsup edilmek suretiyle Fondan karşılanır.” Prime esas kazancın altı sınırı asgari ücrettir. Bu değişiklik ile işverenlere her bir işçi için sağlanan aylık destek yaklaşık aylık 1.055 TL tutuyor. Böylece İşsizlik Fonundan işçilere aylık 69 TL iyileştirme yapılırken işverenlere bin liradan fazla ek destek sağlanmış oldu. Böylece pandemi koşullarında işçilerin korunması için İŞKUR kaynaklarının cömertçe kullanıldığını görüyoruz.

SGK’ye yönelik büyük komplo durduruldu

7316 sayılı yasa ile yapılan bir diğer önemli düzenleme ise Sosyal Güvenlik Kurumu’na ilişkin. Yasa ile hastalık ya da analık halinde ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin hesaplanmasında önemli bir değişikliğe gidildi. Buna göre analık ve hastalık halinde ödenecek iş göremezlik ödeneği, ödeneğin başladığı tarihten önceki on iki aydaki prime esas kazançlar toplamının, bu kazançlara esas prim ödeme gün sayısına bölünmesi suretiyle hesaplanacak. Mevcut uygulamada bu süre son üç ayın ortalaması şeklindeydi. Bu değişiklik ile işçinin eline geçecek iş göremezlik ödeneği azalacak. İşçinin son zamlı ücreti değil eski ücreti de hesaba katılacağı için geçici iş göremezlik ödeneği düşmüş olacak. Eski sisteme göre günlük yaklaşık 80 TL geçici iş göremezlik ödeneği alabilen asgari ücretli bir işçi yeni sisteme göre 69 TL geçici iş göremezlik ödeneği alabilecek. İşçinin aylık geçici iş göremezlik kaybı aylık 330 TL’ye kadar yükselecek.

İşçilerin geçici iş göremezlik ödeneğinde yapılacak bu kesintiyle 2020 yılında gelir gider farkı eksi 67 milyar lirayı aşan SGK için büyük bir tasarruf yaratacağı ve SGK’nin mali açıklarını kapatacağı bekleniyor. Bu öngörülü değişikliğin de sosyal güvenlik sisteminin sıhhati açısından çok yerinde olduğu söylenebilir.
Dahası geçici iş göremezlik ödeneği ile ilgili yapılan değişikliğin gerekçesine baktığımızda ise SGK’nin yıllardır karşı karşıya olduğu büyük bir komplonun ortaya çıkarıldığı görülüyor. Maddenin gerekçesinde şöyle deniyor (7356 sayılı yasa, komisyon raporu, sıra sayı 254):

“Geçici iş göremezlik ödeneği hesaplanırken, ödeneğe esas kazanç̧ sigortalının son 3 aydaki ortalama kazancına göre belirlenmektedir. Sahte sigortalılık yapılarak ve ödeneğe esas kazanç̧ ilgili üç aylık dönemde daha yüksek gösterilerek yüksek geçici iş göremezlik ödenekleri alınabilmektedir.

Düzenleme ile hastalık ve analık sigortasından ödenecek olan geçici iş göremezlik ödeneğine esas günlük kazancın hesabında dikkate alınan üç aylık dönemin on iki aya çıkarılması ve belirli bir prim ödeme gün sayısı şartını sağlamayan sigortalılara ödenek tutarında üst limit belirlenmesi suretiyle fazla ödenek ödenmesinin engellenmesi amaçlanmıştır.”

Bu değişiklik ile SGK’ye karşı yıllardır devam eden ve içinde işçilerin, işverenlerin ve hekimlerin olduğu büyük bir komplo ve sahtecilik fark edilerek son verilmiştir. Düşünsenize, işçi ve işveren el ele vererek sahte sigortalılık yapıyor. Hekimler de bu işçiye durduk yerde hastalık raporu vererek buna ortak oluyor ve SGK işçiye boşu boşuna geçici iş göremezlik ödeneği ödüyor. Sonra soruluyor “SGK niye açık veriyor” diye. Nasıl vermesin. Böylesine organize işler karşısında SGK ne yapsın. Bu büyük komplonun sona ermesiyle SGK’nin gelir ve giderinin dengeye kavuşması işten bile değil.

Sonuç olarak, 7356 sayılı yasa ile pandemi ödeneklerinde köklü bir değişiklik yapılarak işçilere günlük 2 lira 30 kuruş zam verilmiş, işverenlere işçi başına aylık 1000 TL’yi aşan teşvik sağlanmış ve SGK’nin işçi başına iş göremezlik ödeneği ise yaklaşık 300 TL civarında azaltılmış. Hep eksikleri yazacak değiliz bu kez de salgınla mücadeleye ve SGK’ye büyük katkılar sağlayan bir kanunu yazayım dedim.

Ülkemizin içinden geçtiği bu ağır koşullarda her zamankinden fazla ihtiyaç duyduğumuz bu kanunun yasalaşmasında emeği geçenleri ve diğer ayrıntıları merak ediyorsanız TBMM web sitesinden Türkiye Büyük Millet Meclisi, Yasama Dönemi 27, Yasama Yılı 4, Sıra Sayısı: 254 adlı dokümana ve kanunun metnine bakabilirsiniz. Bir köşe yazısında kanunun bütün yönlerini ve faydalarını yazmak mümkün değil.

***

Not 1: İzahı olmayan şeylerin mizahı olur, ironisi olur.

Not 2: Kuruluşundan bu yana okuru ve yazarı olduğun BirGün’ün 18 yaşını gururla ve sevinçle kutluyor, BirGün emekçilerine ve okurlarına teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız…