Seçimleri kazanma ihtimali her geçen gün azalan AKP ve MHP, ‘oyunun kurallarını’ değiştirmeye hazırlanıyor. Partilerin hazine yardımlarının kesilmesi, il seçim hâkimlerinin ‘atama’ ile belirlenmesi gibi seçenekler masada.

Yenilgiyi gördüler kuralı değiştiriyorlar

Hüseyin Şimşek

Kamuoyu yoklamalarına göre, seçim olması durumunda yeniden iktidara gelmesi zor görünen AKP ve MHP, seçim sistemini değiştirmek için harekete geçti. Kulislerde, seçim barajının düşürülmesi ancak daraltılmış ve 5 milletvekili ile sınırlandırılmış yeni seçim bölgelerinin oluşturulması, kıdemli seçim hakimliğinden vazgeçilmesi, bunun yerine atama ile kritik görevlerin yerine getirilmesi ve partilerin belirli kriterlere göre seçim yardımlarının kesilmesi ihtimalleri konuşuluyor.

Sandıktan istediği sonucu alması zor görünen Cumhur İttifakı, “oyunun kurallarını” değiştiriyor. İki partinin yetkili isimleri tarafından hazırlanan taslak çalışmaya göre, seçim barajı yüzde yediye çekilerek göstermelik bir değişikliğe imza atılacak. Daha sonra daraltılmış seçim bölgeleri oluşturulacak ve her bölge için beş milletvekili kotası getirilecek. Böylece genelde düşürülen seçim barajı her bölge için neredeyse yüzde 20 oranında uygulanmış olacak.

Bir diğer düzenlemenin Hazine yardımları hakkında olması bekleniyor. Özellikle en çok oy alan üçüncü parti konumundaki HDP’ye aktartılan yardımların kesilmesini isteyen MHP’nin bu konuya ağırlık verdiği, çeşitli gerekçelerle partilerin yardımlarının kesilebilmesine olanak vermek istediği bildirildi.

AKP ve MHP, en kritik değişikliği ise seçim kurullarında yapmak istiyor. Kamunun her alanında liyakat yerine sadakati önceleyen iktidar, kentin en kıdemli hakimleri arasından belirlenen il ve ilçe seçim kurulu başkanlarını atama yoluyla belirlemeyi amaçlıyor. İktidar, YSK eliyle belirleyeceği hakimlerin il ve ilçe seçim kurullarında başkan olmasını istiyor.

SADECE HDP’YE DEĞİL TÜM MUHALEFETE YÖNELİK

AKP ve MHP’nin hangi değişikliği yaparsa yapsın kaybedeceğini dile getiren eski YSK temsilcisi, HDP Milletvekili Mehmet Rüştü Tiryaki, “İl seçim kurulu üyeleri ve ilçe seçim kurulu başkanlarının tamamı, Adalet Bakanlığı’nın kıdem listesine göre belirleniyor. Dışarıdan bir etki yok. Bu yetkinin YSK’ye verilmesi, doğal yargıç ilkesinin sona erdirilmesi anlamına geliyor. YSK üyelerinin kendi denetiminde olduğunu düşünen iktidar, böyle bir değişiklik yapabilir” dedi.

Düzenlemenin büyük riskler doğurduğunu ifade eden Tiryaki, “Doğrudan seçim güvenliğini tehdit edecek bir düzenleme olacaktır. Onlarca yıldır görevli olan kıdemli hakimler var. Tecrübeleri hat safhada. Daha önce AKP’de ilçe yöneticiliği yapmış. Bunun doğrudan seçim sonuçlarına müdahale etme girişimi olduğu açıktır” ifadelerini kullandı.

“Hazine Yardımı, ülkeyi yönetenlerin karar verdiği bir şey değil. Aldığımız oy oranına göre yardımı alıyoruz. Kesilmesi de mümkün değil” diyen Tiryaki sözlerini şöyle sürdürdü: “Ancak bir parti hakkında kapatılma davası açılırsa AYM, kapatılma dışında bir seçenek olarak hazine yardımlarını keserdi. Şimdi bunu da değiştirmek istiyorlar. Kamu otoritesi tarafından hazine yardımları engellenmek amaçlanıyor. Bu doğrudan HDP’ye yönelik diye düşünmemek lazım, muhalefete hamle yapılıyor. Muhalefeti ekonomik tehditlerle susturmak istiyorlar. Bir ülkede yurttaşlar vergi veriyorsa oy attığı ve barajı geçme başarısı gösteren partiler de hazine yardımını alacaklardır. Bir yandan seçim barajını düşüreceklerini söylüyorlar öte yandan daraltılmış bölgesel seçim sistemine geçmek istiyorlar. Her bölgeden beş milletvekili çıkarma gibi bir düşünce var. Bu da seçim barajının hemen hemen her yerde yüzde 20’ye çıkarılması demektir. Bölgeleri daraltmak yerine büyütmeliyiz. Türkiye’nin tamamı seçim bölgesi olsa yüzde bir oy alan parti altı milletvekili çıkarır. Ama daralırsa en dar bölgede yüzde 49 oy alsanız da milletvekili çıkaramayabilirsiniz.”

İKTİDARIN ÖMRÜNÜ UZATMAYA ÇALIŞIYORLAR

“YSK’ye iktidar güdümünde yürütme lehine yine müdahale söz konusu” diyen TBMM Adalet Komisyonu Üyesi ve CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, “Tek adam rejimini güçlendiren bir düzenlemedir. Seçimlerin güvenilirliğini tehlikeye atar. Seçimlerin güvenliği konusunda mühürsüz oylar başta olmak üzere çok sayıda konuda itirazlar oldu. Ucube sistemin bir sonucu olarak görüyorum bunu. Bu değişiklikler, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ve AKP, MHP iktidarının ömrünü uzatmak için yapılmak isteniyor. Hesap verilebilirliği de engellemek istiyorlar. Siyasi partiler Kanunu’ndaki değişiklikler iktidarın işine gelir. Sandıklara sahip çıktığımız sürece ne yapsalar boş. Bu sistem değişmediği sürece seçim sistemi de müdahalelere açık hale gelecektir” ifadelerini kullandı.