Dağlık Karabağ’ı terk eden Ermenilerin sayısı 68 bini geçti. Bölgedeki Ermeni yönetimi ise kendini feshetti. “Karşılıklı toprak bütünlüğü ilkeleri ihlal edildi” diyen Engin Solakoğlu’na göre Bakü güvence vermeliydi.

Yönetim feshedildi, halk ise sürgünde!
Fotoğraf: AA

Umut Can FIRTINA

Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ’daki askeri operasyonunun ardından bölgedeki hareketlilik sürüyor. Bölgede yaşayan Ermenilerin yarısından fazlasının Ermenistan’a geçiş yaptığı belirtilirken Karabağ’daki Ermeni yönetimi, “Artsakh Cumhuriyeti”nin varlığına son verildiğini açıkladı.

Bakü’nün 24 saat süren operasyonu sonrası silah bırakan Karabağ Ermeni yönetimin lideri Samvel Şehrimanyan, imzaladığı kararnameyle “tüm devlet kurumlarının yılsonuna kadar feshedileceğini” açıkladı. Şehrimanyan, “Artsakh Cumhriyeti’nin varlığının 1 Ocak 2024 itibaren son bulacağını” kaydetti. Kararın bölge halkının güvenliğini sağlamak için alındığını kaydeden Şehrimanyan, Dağlık Karabağlı Ermenilere Azerbaycan’ın sunduğu “yeniden entegrasyon koşulları” ile ilgili bilgi almaları ve bölgede kalıp kalmayacaklarına dair “bağımsız şekilde” karar vermeleri çağrısı yaptı.

Karabağ’daki Ermeni yönetim Sovyetler Birliği’nin (SSCB) dağılması sonrası 1991’de Azerbaycan’dan bağımsızlığını ilan etmiş, 1993’teki Birinci Karabağ Savaşı sonrası fiilen bağımsız hale gelmişti. Ancak Ermenistan dâhil hiçbir devlet “Artsakh Cumhuriyeti”ni tanımamıştı.

GÖÇ SÜRÜYOR

Bakü yönetimi altında yaşamak istemeyen Karabağlı Ermenilerin ise Ermenistan’a göçleri sürüyor. Ermenistan hükümetinden yapılan açıklamada Perşembe sabahı itibarıyla Karabağ’da yaşayan 68 bin 386 Ermeni’nin ülkeye giriş yaptığı kaydedildi. Bölgede 120 bin Ermeni’nin yaşadığı belirtiliyordu.

KİMSE KALMAYACAK

“Önümüzdeki günlerde Karabağ’daki tüm Ermenilerin bölgeden ayrılacağını” kaydeden Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ise, bunun bir “etnik temizlik” olduğunu söyledi. Uluslararası toplumun Karabağ’da yaşanan insani krizi kınayan açıklamalarının önemli olduğunu belirten Paşinyan, “siyasi ve hukuki nitelikte kararlar alınmazsa, bunun suç ortaklığına dönüşeceğini” söyledi.

BBC’nin haberine göre Karabağ’daki Ermeni yönetimin eski liderlerinden milyarder iş insanı Ruben Vardanyan önceki gün bölgeden ayrılmaya çalışırken “teröre finansman sağlamak” suçlamasıyla Azerbaycan güvenlik güçlerince gözaltına alındı. Ermeni yönetimin eski dışişleri bakanı David Babayan da, Azerbaycan'ın "kara listesine" eklendiğini söyleyerek teslim olmayı kabul etti.

TARİHSEL İLKELERDE KARŞILIKLI İHLALLER

Karabağ’da yaşanan son gelişmeleri, eski Diplomat Engin Solakoğlu BirGün’e değerlendirdi.

Bölgedeki tarihsel arka plana dikkat çeken Solakoğlu, Aralık 1991’de Kazakistan’ın o dönemki başkenti Alma Ata’da, Baltık ülkeleri hariç SSCB’nin ardılı ülkelerin liderlerinin bir zirve düzenlendiğini hatırlattı. Solakoğlu, “Buna Ermenistan ve Azerbaycan da katıldı. Zirvede imzalanan bildiride, Karabağ’a ilişkin iki önemli ilke var. Bunlar, cumhuriyetlerin SSCB döneminde çizilmiş olan sınırlarının ve o cumhuriyetlerdeki özerk bölgelerin statülerinin değişmeyeceği imza altına alınmasıydı” dedi.

Engin Solakoğlu - Diplomat

BAKÜ DİKKATLİ OLMALI

“Toprak bütünlüğü” ilkesinin 1993’teki Birinci Karabağ Savaşı’nda Ermenistan tarafından ihlal edildiğini kaydeden Solakoğlu, şöyle devam etti: “Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarını işgal etmesiyle Karabağ’da ‘Artsakh Cumhuriyeti’ ilan edildi. Bu Alma Ata Bildirisi’ne aykırıydı. 2020’deki İkinci Karabağ Savaşı’nda ise Ermenistan’ın işgal ettiği topraklar geri alındı. Böylece ilk ihlal giderildi. Bu zaman kadar olan hak hukuk Azerbaycan’dan yana.”

“Fakat Alma Ata Bildirisi’nin özerk cumhuriyetler maddesini de şimdi Azerbaycan ihlal etti” diyen Solakoğlu, şunları söyledi: “Maalesef Azerbaycan zaferin verdiği intikam hissiyle insanları oradan sürüyor. ‘Etnik temizlik’ demeye çok müsait bir manzara. Azerbaycan haklılığını korumak istiyorsa, 93 öncesi Dağlık Karabağ statüsüne dönülmesini savunmalı. Bakü’nün ‘O dönem hangi haklara sahiplerse öyle yaşamalılar’ demesi gerekiyordu. Ancak Aliyev’in böyle bir niyeti yok. Gerek Ermeni Diasporası’nın baskısı, gerek Ermenistan’ın iç siyasetindeki gelişmeler sonucunda insanlar oradan itiliyorlar. Azerbaycan gerçek anlamda güvence vermiş olmalıydı. ‘Azerbaycan vatandaşısınız’ deniyor ama hangi Azeri’nin hakkı var da o bölgedeki insanların hakkı olsun. Buna kim inanır? Azerbaycan’ın dikkat etmesi gereken şey, şayet Ermenistan topraklarına doğru bir hamle yaparsa ortalık o zaman karışır.”

PAŞİNYAN PAZARLIKTA

Solakoğlu, şunları kaydetti: “Türkiye’de milliyetçi çevrelerin ‘Ermenistan’dan geçeceğiz’ demeleri vahim. Ruslar buna izin vermezler. Bakü’nün askeri operasyonu Rusların bilgisi dâhilinde, Paşinyan’ı cezalandırmak için yapıldı. Paşinyan da bunu seve seve kabul etti. Rusya ile ‘Al Stepenakert’i ver Erivan’ı. Benim yakamı bırak, Dağlık Karabağ’da ne olursa olsun’ pazarlığı yapıyor. Çünkü Dağlık Karabağ’daki ‘Ermeni kliği’ 30 sene boyunca bölgedeki siyaseti sürekli radikal olarak etkiledi. Paşinyan da İran ve mümkünse Türkiye üzerinden Batı’nın desteği ile farklı bir Ermenistan inşa etmek istiyor. Bunun için de Dağlık Karabağ’ı feda etti.”