Susurluk Komisyonu ve sonrası yapılan bütün araştırmalar, çok ısrarlı olmama karşın, hep bir konuda “eksik” bırakıldı...

Susurluk Komisyonu ve sonrası yapılan bütün araştırmalar, çok ısrarlı olmama karşın, hep bir konuda “eksik” bırakıldı...

Oysa“Suç ve suçluyu bulmak için parayı takip et.” Sözü son derece isabetli bir yöntemdi!

Dünyada azılı “suç örgütlerinin” çoğunluğu, “para ve kadını” takip ederek çökertilmiş.

Bizde de politikacı, bürokrat, asker, polis, mafya ve tarikatlardan oluşan devlet çetelerinin önceliği, ülkenin âli menfaatlerinden öte kendi “çıkarları” olduğu açık!

Görünen o ki; Devletin “içine” sızmanın gerekçelerinin arkasında hep “rant” var!

•••

Birleşmiş Milletler “Yeraltı Ekonomisi Raporuna” göre:

“Dünya Yeraltı Ekonomisinin ortaya çıkardığı ‘kara para’ hacmi, yaklaşık 1 trilyon dolar.”

Bu paranın yüzde 60 uyuşturucudan elde edilmekte. Yani 600 milyar dolar civarı!

Dünyada iki büyük tüketim pazarı var. AB ve ABD!

AB’de tüketilen uyuşturucu, başta Afganistan olmak üzere Asya ve uzak doğu ülkelerinde yetiştirilmekte.

ABD’ye gelen ise daha çok Güney Amerika kökenli.

•••

Türkiye 12 Eylül kadar, üretim ve tüketim pazarları arasında “uyuşturucu geçiş güzergâhıydı...”

Darbe ve sonrası Güneydoğu’da başlayan “kirli savaş”, Türkiye’yi “uyuşturucu yolu olmaktan çıkarıp, imalatçı konumuna” soktu.

Bu yapı değişikliği, “güvenlik zaafını ve çeteleşme hızını arttırdı, özellikle Güneydoğu’da yeni bir yeraltı ekonomisi yarattı...”

Silahlı unsurların ihtiyaç duyduğu parasal kaynak, bu yolla elde edilen “kara paradan” karşılandığı için taraflar arasında, “uyuşturucu üretimi ve kaçırılması” konusunda “zımni” bir anlaşma oluştu...

•••

“Güvenlik güçlerimiz, Avrupa’da yakalanan uyuşturucunun yüzde 64’ünü, dünyada yakalanan uyuşturucunun da yüzde 36’sını yakalamıştır!..”

Başbakan Mesut Yılmaz’ın yaptığı bu açıklama, vahşi bir gerçeği gözler önüne seriyor...

Türkiye coğrafyasında dolaşan ve el değiştiren “uyuşturucu” ve “kara paranın” ne denli büyük değerde olduğu gerçeğini de!...

Uzmanlar, 1998 yılında yakalanan uyuşturucudan hareketle, kaçırılan uyuşturucunun değerinin 65 milyar dolar olduğunu tahmin etmişlerdi. Bu da neredeyse, o zaman ki GSMH’in yarısına eşitti...

•••

“Susurluk Düzeni”nin yapısını çözmeye çalışırken bu önemli yönünü yani “parayı” takip edemedik. Çünkü bilinçli olarak engellendik...

Susurluk Komisyonu tam “bankalar ve Güneydoğu’da oluşan olayları” incelemeye almıştı ki, zamanın Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller’in baskısıyla Başbakan Erbakan çalışmalara “baskı” kurdu.

Komisyonun Başkanlığı’nın Maliye Bakanlığı, Bankalar Denetleme Üst Kurulu ve diğer yetkili kamu kurumlarına yaptığı başvurulara cevap verilmedi.

Adeta “paranın takip edilmesi” istenmedi.

•••

Oysa, Astsubay Hüseyin Oğuz’un “Yüksekova Çetesi” ile ilgili anlatımları ve “Diyarbakır DGM’de açılan bu davanın iddianamesine” bakılınca, uyuşturucu dolaşımı, insan kaçakçılığı ve de şantaj yolunun şaşırtıcı serüvenini görebilirsiniz!..

•••

Defalarca yazdım ve söyledim.

Ben TV’lerden söyleyene dek, yani 1997’lere kadar, “Güneydoğu Bölgesi’nde bulunan ilde” bir tek uyuşturucu imalathanesi ya da kaçakçısı yakalanmamıştı.

Bu soruyu Komisyonda Mehmet Ağar’a da sormuştum… Yanıtlayamamıştı!

Tüm uyuşturucu kamyonları ne hikmetse hep, “Sakarya-Düzce-Kocaeli” üçgeninde yakalanmıştı!

Veli Küçük’ün bu mıntıkada görev yaptığı sırada öldürülen Kürt işadamları ile ilgili öykü ayrıca incelenmesi gereken konu!

Ya Lice yangını!

•••

Susurluk aktörleri KKTC bir banka kurdular.

Bu bankada “Vatikan’da” dahil olmak üzere birçok kişi ve kuruluşun kara paralarının aklandığı MİT raporlarında yer alıyor…

Tarık Ümit’in öldürülmesi nedenlerinden birinin de “3 milyon marklık” komisyonun paylaşılmasında çıkan anlaşmazlık olduğunu Mehmet Eymür söylüyor...

Ömer Lütfü Topal’dan alınan 17 milyon dolar…

Ve diğerleri..

Buralardan elde edilen para ne kadar?

Ve bu para kimlerde?

•••

“Susurluğun hazinesi” Ergenekon’un “paralarının” bulunması ile ortaya çıkacak!

Ergenekon Davasının başarısı “var olan paraları” bularak oluşacak!

Para, politikacıyı da, bürokrat-mafya-gladio ve de tarikatı da ortaya çıkaracak!

Bugüne kadar “Ergenekon” için söylenenler beni heyecanlandırmadı!

Bildiklerime yeni bilgiler kattı o kadar!

Bekliyorum. Ta ki “paranın izi” çıkana dek!

İşte o zaman Türkiye de çok şey değişecek!