AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 50+1 çıkışı Cumhur İttifakı içerisinde tartışma yarattı. Yaşananları değerlendiren Prof. Dr. Tanju Tosun ‘‘Yaşananlar sitemin getirdiği bir istikrarsızlık’’ değerlendirmesinde bulundu.

Çıkarlar ayrılığı önlüyor
Fotoğraf: Depo Photos

Öncü DURMUŞ

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz gün Almanya dönüşünde başlattığı Başkanlık Sistemi içerisindeki 50+1 tartışmasının ardından partisinin grup toplantısında konuşan MHP Lideri Devlet Bahçeli, Cumhur İttifakı’nın devamlılığına vurgu yaparak sistemin değişmemesi gerektiğini belirtti. Erdoğan’ın ‘‘50+1 değişsin’’ talebine karşı çıkan Bahçeli’nin ardından ise gözler ittifak içerisindeki son duruma çevrildi.

SİYAM İKİZLERİ

Sistemin geleceği üzerine ortaya çıkan tartışmalar her ne kadar ittifakın iki ortağı tarafından farklı tutum alışlara yol açmış olsa da çatışma durumu ilk kez yaşanmıyor. 2018 tarihinde kurulan AKP-MHP ittifakı o günden bugüne birçok kez karşı karşıya geldi. İttifak içerisinde yine birçok kez ‘‘kırılma mı yaşanıyor’’ soruları gündemde yer aldı. Ancak her seferinde ‘muhtaçlık’ ilişkisinin de etkisiyle AKP-MHP ittifakı iktidarda kalarak bugünlere kadar geldi.

Bugün yaşananlara şaşırmamak için geçmişte yaşananlara şöyle bir bakmakta fayda var:

Bedelli Askerlik: MHP lideri Bahçeli, bedelli askerlikte 28 günlük temel eğitimi gereksiz buldu ve “Yaylalar türküsünü bile öğrenemezler” diyerek temel eğitimin kaldırılmasını istedi. AKP ise buna karşı çıktı ve 28 günlük süre 21 güne indirilip uygulandı.

EYT: MHP, seçim beyannamesinde yer alan emeklilikte yaşa takılanların (sorunlarının çözümü için TBMM’ye kanun teklifi verdi. Ancak bu teklif ittifak ortaklarını ayrı düşürdü. Erdoğan, “38 yaşında emeklilik mi olur? Bütçeye 750 milyarlık yük getirir” dedi. EYT çıktı.

Rahip Brunson: ABD’li rahip Brunson’ın tahliye edilmesi kararına Bahçeli, “Milli vicdanı rahatsız etmiştir” diyerek sitemde bulundu ve gizli tanıkların ifade değiştirmesini hatırlattı. Erdoğan ise “Türk yargısı kararını bağımsız bir şekilde verdi” dedi. Tartışma bitirildi.

Andımız: Okullarda yeniden okutulmasına yönelik Danıştay kararına AKP’den tepki geldi. Bahçeli ise Danıştay kararına gölge düşürmek için kuyruğa girenlere ne oluyor? Ne var Andımız’da? Türküm demek suç mu?” ifadelerini kullandı. Andımız okutulmuyor.

Af Paketi: MHP’nin seçim beyannamesinde yer alan ve Meclis’e sunduğu af paketi ittifakta tartışma yaratan son konu oldu. MHP, şartlı ceza indirimi getiren teklifinin arkasında duruyor. İktidar kanadı ise affa karşı çıktığını dile getiriyor.

İttifak Genişlemesi: Mayıs seçimleri öncesinde Yeniden Refah ve Hüda Par gibi partilerin Cumhur İttifakı’na katılımı da MHP içerisinde çokça tartışıldı ve tepki çekti.

İki parti arasında tüm bu yaşananlar ise iktidarın devamlılığı esas alınarak bir şekilde çözüme kavuşturuldu ya da geçici olarak üzeri örtüldü. İttifak içerisinde yaşanan çatışma halleri kimi zaman kendi seçmeni ve parti tabanını kontrol altında tutma hamleleri ile kimi zaman da iktidar arası güç savaşları ile kendini gösterirken bugün gelinen aşama yeni dönem siyasetindeki iki partinin yeni bir çıkar çatışması.

CAMBAZA BAK OYUNU DEVAM ETTİRİLİYOR

Toplumun neredeyse yarısının ‘başkanlık sistemi’ karşısında irade gösterdiği, sistemi kabul etmediği koşullarda Erdoğan’ın rejimin devamlılığı ve kurumsallaşması amacı ile ortaya attığı bu tartışma, MHP açısından da ittifakta değersizleşme ve güç kaybı olarak yankı bularak sistemin değişikliğine karşı çıkışı ortaya çıkardı.

Cumhur İttifakı içerisinde savaş hali olarak görülen bu durum ise siyasetin en yukarısında yaşanırken tabandaki asıl sorunlar da gizlenmeye devam ediyor. Hatta yaşanan bu tartışmalar mayıs seçimlerinden zaferle ayrılan Cumhur İttifakının ülkeyi yönetememe krizinin önünde yer alıyor. Başlatılan Anayasa tartışmasının da devamı niteliğiyle gelişen 50+1 tartışmasının yol açtığı ittifak arasındaki kavga görüntüsü de artan hayat pahalılığı, işsizlik, geleceksizlik çemberine sıkıştırılan halkın sorunları görünmez kılıyor.

AKP-MHP ittifakının hâlâ birbirlerine ihtiyacı olduğu koşullarda yaşanan tartışmalar ise Başkanlık Sistemi’nin sonuçlarından birisi. Halkın sorunlarını kapsayamayan rejim, iktidarını sürdürmenin yollarını deniyor.

Yaşanan gelişmeleri ise Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun BirGün’e değerlendirdi.

Prof. Dr. Tanju Tosun
Siyaset Bilimci

SİSTEM YENİ KRİZ ÜRETMEYE ADAY

Ülkedeki var olan Başkanlık sisteminin en büyük özelliğinin istikrarsızlık olduğunu vurgulayan Tosun, “Yaşananları sadece rejimin krizi üzerinden okumak yetersiz kalır. Çünkü doğrudan bir kavga görüntüsü mevcut değil” dedi.

Yasama da AKP ve MHP’nin olduğu, yürütme de sadece Cumhurbaşkanı’nın olduğu, yargının ise geleceğinin belli olmadığı koşullarda bu tartışma üzerinden kesin olarak istikrarsız bir sistemin mevcut olduğunu söyleyebiliriz” diyen Tosun şu ifadelere yer verdi:

“Yasamada eğer başkanın seçilmiş olduğu parti tek başına çoğunluğa sahip değilse yasamada gizli koalisyonlar oluşuyor.  Herhangi bir uyuşmazlık çıkması durumunda yasamada yetkisiz kalıyor ya da yürütmeyi belirleyen başkanlık sisteminin doğasında oluşan bir istikrarsızlık karşımıza çıkıyor. Erdoğan’ın 50+1 sitemindeki değişikliği dillendirmesi gizli bir koalisyona ihtiyaç bırakmadan Anayasa değişikliği ile bir dahaki seçimde tekrar seçilirim anlayışını simgeliyor ancak Bahçeli’nin bu karşı çıkışı da MHP’ye ihtiyaç ortadan kalkar mı durumu. Gizli koalisyon olarak tanımladığımız MHP’nin bu dönemde bürokrasi içerisindeki artan gücü de bu endişelerinin haklı sebeplerinden.”

Tosun, Erdoğan’ın 50+1 çıkışının yerel seçimler özelinde de bir çıkış olabileceğini belirtti. Şu ifadelere yer verdi: “Bu tartışmanın yerel seçimler ayağı için de bir mesaj taşıma ihtimali bulunuyor. Erdoğan yerel seçimlere giderken MHP’ye çok fazla alan bırakmak istemiyor olabilir. Çünkü özellikle son dönemlerde daha da artan AKP teşkilatlarında MHP’den kaynaklanan çok fazla rahatsızlıklar konuşulmaya başlandı.  Bu tartışma başlığı ile beraber Erdoğan yerel seçimlerde aday belirleme tartışmalarının minimum düzeye getirebilmek için biz hâlâ bu ülkenin en güçlü partisi biziz mesajını vererek tabanını diri tutma gayreti içerisinde olabilir.”

∗∗∗

BU ŞEKİLDE YER ALMAYIZ

Partisinin grup toplantısında konuşan HEDEP Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları 50+1 tartışmasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Hatimoğulları şu ifadelere yer verdi: “Bu hafta Erdoğan, 50 artı 1’i gündemleştirdi, seçimle ilgili baraj meselesini. Günlerdir basın sadece bunları yazıyor. Erdoğan, Anayasa’yı buruşturulacak kâğıt, canı istediğinde oynanacak bir oyuncak zannediyor. Ey Erdoğan, 50 artı 1’i sen getirdin. Tek adam rejiminin inşa edilmesi için AKP iktidarı otoriter rejimin öncülüğünü yaptı. Onun şahsi öncülüğü de senin şahsında cisimleşmiştir. 50 artı 1 demek bizim için erkek artı erkek demektir. Bu 40 artı 1’e de inse erkek artı erkek demektir. Bizler HEDEP olarak, bütün siyasi partilerin doğrudan temsil hakkını savunduğumuzu buradan ifade ediyorum. Demokratik bir sistem ihtiyacımız var. Erdoğan’ın oyları düştüğü için Anayasa’da oynama meselesine ihtiyacımız yoktur. Bu nedenle bizle bu tartışmaların içinde bu şekilde yerimizi alacağız.”

Tülay Hatimoğulları

∗∗∗

ÜLKEYİ MEŞGUL ETMEYİN

Özgür Özel, partisinin grup toplantısında konuştu. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başlattığı ‘yüzde 50+1’ tartışmasına değinen Özgür Özel, AKP ile Anayasa yapmayacaklarını vurgulayarak, Erdoğan ve Bahçeli’ye "Hadi oradan keratalar, meşgul etmeyin memleketi" diye seslendi.

Özgür Özel, Erdoğan’ın daha önceki sözlerini de hatırlatarak konuyla ilgili şöyle konuştu: "10 Kasım 2021’de bir şeyler olmuş. 50+1’in mahsurlu olduğunu anlamış. 16 Kasım’da Bahçeli yanıt veriyor. 23 Kasım’da da bunun masum bir talep olmadığını söylemiş. Geçtiğimiz günlerde de Erdoğan, Almanya dönüşünde bundan bahsediyor."

Özgür Özel, Erdoğan’ın bu açıklamayla MHP’nin kendi sırtında kambur olduğunu anlatmaya çalıştığını söyledi.

Özel, bu tartışmaların kendi gündeminde olmadığını belirterek, "Ne değiştirirsen değiştir ama emin ol bizimle birlikte Anayasa değiştiremeyeceksin" dedi.

Özel, konuşmasına, "CHP, birilerinin bize biçtiği muhalefet gömleğinden sıkıldı. Vakit, başımızın üzerindeki cam tavanı tuzla buz etme vaktidir. Size ve örgütümüze güveniyorum. CHP ayağa kalkınca Türkiye de ayağa kalkacak. Yolumuz açık olsun" sözleriyle son verdi.

Özgür Özel

∗∗∗

VURDURMADIĞINIZ SÜRECE TARTIŞIRIZ

Gazeteci Barış Terkoğlu, "Erdoğan, Bahçeli’yi sırtından atacak mı?" başlıklı yazısı nedeniyle MHP grup toplantısında kendisini hedef alan Genel Başkan Devlet Bahçeli’ye sosyal medyadan yanıt verdi.

Bahçeli, Erdoğan’ın 50+1 sisteminin değiştirilmesine yönelik açıklamaları sonrası grup toplantısında yaptığı konuşmada, "Bazı zeka özürlülerin, ‘Erdoğan, Bahçeli’yi sırtından atacak mı?’ diye yazı kaleme almaları, AK Parti ve MHP arasında sorundan bahsetmeleri alçak bir teşebbüstür. Allah’a çok çükür siyasi hayatımız boyunca -burayı dikkatle dinleyin- kendi aranızda tartışırken de cevap verin, hiç kimsenin sırtına binmedik. Hiç kimseyi de sırtımıza bindirmedik" ifadelerini kullanmıştı. Bahçeli’nin bu ifadelerine yanıt verenTerkoğlu’nun açıklaması ise şöyle: "Zamanında ve yerinde söylenmiş bir söz kadar insanı heyecanlandıracak başka şey yok. Ankara’nın ortasında bir torbacıya ya da İstanbul Şişli’de yaşı on sekiz olmamış bir tetikçiye vurdurmadığınız sürece bırakın gazete köşesinde de Meclis kürsüsünde de tartışalım."

Barış Terkoğlu