İşçilerin talepleri dünyanın dört yanında sokağa taşınırken Labor Action Tracker’a göre 2023’te ABD’de iş durdurma sayısı 1,5 kat arttı. Konuya dair raporlama bulunmayan Türkiye’de ise işçi hakkı neredeyse yok.

Emekçiler 2023’ü direnerek geçirdi
UAW, 3 büyük otomobil üreticisi Ford, GM ve Stellantis’te tarihi grevler gerçekleştirmişti. (Fotoğraf: wsws.org)

Emek Servisi

Avrupa’dan Amerika’ya, Uzakdoğu’dan Türkiye’ye kadar 2023 dünyada işçi hareketi için önemli bir yıl oldu. Labor Action Tracker (İşçi Eylemleri Gözlemcisi), 2023’te ABD’de yaşanan grevler hakkındaki raporunu yayımladı. Buna göre grevlere katılan işçi sayısı 2022’ye göre yaklaşık 1,5 kat artarak yarım milyona ulaştı.

ABD’de akademisyenler Cornell Üniversitesi’nden Kathryn Ritchie ile Deepa Kylasam Iyer ve Illinois Üniversitesi’nden Johnnie Kallas tarafından hazırlanan rapor, “sıcak işçi yazı”nda iş bırakma eylemlerinin arttığına dikkat çekti. Rapora göre grevlerin son 3 yılda önemli ölçüde arttı. 2023’te yaklaşık 539 bin kişinin toplam 470 iş durdurma eylemi yaptığı belirtilen raporda, 466 grev ve 4 lokavtın belgelendiği aktarıldı. 470 iş bırakma eyleminin toplam 24 milyon 874 bin 522 gün sürdüğünün altı çizilirken iş bırakma sayısının bir yılda yüzde 19, iş durduran işçi sayısının ise yüzde 141 oranında arttığına dikkat çekildi. Artışın başlıca nedeninin SAG-AFTRA, Kaiser Permanente Sendikaları Konfederasyonu, Los Angeles okul bölgesi ve UAW Ayağa Kalk grevleri olduğuna değinilen raporda, 350 bin işçinin iş durdurduğu ve tüm grevlerin yüzde 65’ini karşıladığı aktarıldı.

Öne çıkan 3 talep daha iyi ücret, daha iyi sağlık ve güvenlik ile personel sayısının artırılması olurken en çok iş bırakma ise yüzde 33’le konaklama ve yiyecek sektöründe oldu. Eylemler, toplam greve çıkan işçilerin yüzde 6’sını oluşturdu. 2023’teki grevlerin yaklaşık yüzde 62’si beş günden az sürerken çalışanların yaklaşık yarısı bir aydan uzun süre grevde kaldı. İş bırakmaların yüzde 77,9’unu sendikalılar oluşturdu.

∗∗∗

TALEPLER NEYDİ? 

2023’te en çok talep daha iyi ücret, daha iyi sağlık ve güvenlik ile personel sayısının artırılması konusunda oldu.

∗∗∗

TÜRKİYE’DEKİ DURUM DA FARKLI DEĞİL

ABD’de işçiler yıl boyu sokaklarda haklarını talep ederken Türkiye’de de durum farklı değildi. Enerjiden tekstile, tarımdan metale kadar onlarca sektörde emekçiler hakkını aramak için sokağa çıkarken artan enflasyon nedeniyle yaşanan ekonomik kriz sonucunda en öne çıkan talep zam oldu. Ayrıca Türkiye geçen yıl işçi haklarının en kötü olduğu ülkeler arasındaki yerini bir kez daha korudu. Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu’nun (ITUC), 2023 Küresel Haklar Endeksi raporuna göre Türkiye, işçi hakları açısından en kötü 10 ülke arasında. Sendikal hakların durumuna göre sınıflandırıldığında ise Türkiye, “hakların güvence altında olmadığı ülkeler” kategorisinde. Türkiye’nin bu konudaki ‘başarısının’ sebebi ise şöyle sıralanıyor: Grev yasakları/ertelemeleri, sendika üyelerine yönelik keyfi gözaltılar, tutuklamalar ve sistematik sendika düşmanlığı.

Türkiye’de geçen yıl öne çıkan eylemlerin birkaçı şöyle:

• Metal sektöründe işçi sendikaları ile patron sendikası MESS arasındaki toplu iş sözleşmesi sürecinde anlaşma sağlanamadığı için eylemler yapıldı. grev kararları alındı.

• Urfa’da Özak Tekstil’de BİRTEK-SEN’de örgütlenen işçiler, eyleme başladı. İşçiler çok kez polis tarafından darbedilerek gözaltına alındı.

• Tarım-Sen’e üye oldukları için işten atıldıktan sonra direnişe başlayan Agrobay işçileri, jandarma müdahalesine uğradı.

• Tüm Emeklilerin Sendikası, Emekliler Dayanışma Sendikası ve DİSK-Emekli-Sen’in çağrısıyla emekliler sık sık sokağa çıktı.

∗∗∗

2022’DE TOPLAM 155 BİN KİŞİLİK EYLEM

Emek Çalışmaları Topluluğu da 2022’ye ilişkin raporunu geçen ay açıklamıştı. 2022 İşçi Eylemleri Raporu’na göre önceki yıl işçi direnişinin en çok yaşandığı yıl oldu. 2015’ten beri, en yüksek sayıda işçi eyleminin gerçekleştiği ve işyeri temelli eylemlere en fazla sayıda işçinin katıldığı yıl 2022 oldu.

Rapora göre, 1.556 işçi ve kamu emekçisi eylemi tespit edildi. İşyeri temelli yapılan eylemlere yaklaşık 155 bin kişi katıldı. 2022 yılının özellikle ilk iki ayı, büyük bir fiili grev dalgasına şahitlik etti. İşyeri temelli eylemlerin sayısı 600, işçilerin katıldığı genel eylemlerdeki sayı ise 257 olurken dayanışma eylemleri sayısı ise 18 oldu. Pandeminin ardından 2020 yılında eylemlerin yüzde 26’sında hak geliştirme niteliği tespit edilirken 2021’de bu oranın yüzde 65’e, 2022’de daha da yükselerek yüzde 72’ye çıktığı vurgulandı. 2022’de eylemlere enflasyon sebebiyle düşen ücretlerin yükseltilmesi talebinin damga vurduğu belirtilen raporda, “İş yeri temelli eylem vakaları için düşük ücret nedenli eylemlerin oranı 2015-21 yılları arasında ortalama yüzde 14 iken, 2022’de bu oran yüzde 36 gibi çok yüksek bir orana çıkmıştır” denildi. Rapora göre, yüzde 44’ünde basın açıklaması, yüzde 30’unda fiili grev, yüzde 10’unda ise kalıcı direniş gerçekleştirildi. Eylemlerin yüzde 36’sı düşük bulunan ücretleri artırma hedefiyle yapıldı. Yüzde 19’unda işten atma, yüzde 16’sında ise sendikalaşma nedenleri rol oynadı. Toplu iş sözleşmesi bağlamında yapılan eylemler ise tüm işçi eylemlerinin yüzde 11’ini oluşturdu.