İsveç Meclis’i çatısı altında, yeni yasama yılı açıldığından beri bu sonbaharda, en hareketli öneriyi, Yeşiller Partisi getirdi. Yeşillerden iki milletvekili Annika Lillemets ve Valter Mutt, başkent Stockholm’ün merkezdeki iki heykele kafayı takmış durumdalar. Vekiller, bu heykellerin yerlerinden taşınmasını istiyor. Hazırlayıp Meclis’e sundukları öneriyle iki vekil, kent merkezindeki farklı meydanlarda bulunan, eski İsveç krallarından 12. Karl ile 2. Gustav Adolf’un heykellerinin, mümkünse şehrin daha tenha bir yerlerine aktarılmasını talep ediyorlar. Milletvekillerinin başlattığı tartışmada taşınmanın gerekçesi olarak heykellerin “Ucube” olması gösterilmiyor tabi. Vekiller, İsveç tarihinin “Savaşçı kralları” kabul edilen 12. Karl ile 2. Gustav Adolf’un heykellerinin kentin en merkezi yerlerinde konuşlanmasının, ülkenin bugün yürüttüğü politikalara uygun olmadığını söylüyorlar. Savaşçı kralların heykellerinin yerine, sinyalleri “Barış, hoşgörü, çeşitlilik, özgürlük ve dayanışma” olan başka çalışmaların yerleştirilmesinin daha doğru olduğunu savunuyorlar.

Her mecliste bu kadar kolay demek ki; bu önerinin kabul edilip edilmeyeceği, bu hafta henüz netleşmeden, parlamento üyeleri, üzerinde çok da büyük tartışmaya girmeden başka bir değişikliğe onay verdiler bile. Perşembe günü yüzde 2,3’lük bir oranla maaşlarına zam yaptılar. Bu son değişiklikle vekillerin maaşları, vergiden önce 58 bin 300 krona yükselmiş oldu. Yeşiller Partisi’nin iki vekilinin başlattığı hareket ise şu an için sadece, İsveç kültür mirası üzerine sağlam bir tartışmayı Meclis’e taşımakla kaldı.

Meydanlarında sinyalleri savaş olan heykelleri tartışan İsveç’te, Türkiye’yle Suriye arasında yaşanan her gerginlik, anı anına takip ediliyor. İsveç, başından beri Suriye’de yaşanan olayları bir iç savaş olarak nitelendiriyor. İsveç’in en büyük uluslararası bağış kurumu Sida’nın bu yaz ağustos ayında açıkladığı rapora göre, İsveç’ten Suriye’ye son bir yıl içinde aktarılan insanı yardım tutarı 120 milyon kronu buldu. Birleşmiş Milletler yoluyla, uluslararası Kızılhaç ve Kızılay kurumlarıyla ve diğer tek tük yardım organizasyonlarını kullanarak İsveç adına bağış yapan kurum, Suriye’de 2,5 milyon insanın insanı yardıma muhtaç olduğunu belirtiyor. Sida, bu bağışlarla İsveç’in Suriye’ye en yüksek miktarda yardım elini uzatan ülke olduğunu duyuruyor. Milyonlarca insanın can güvenliği dışında, kurumun, Suriye konusunda altını çizdiği en büyük kaygısı; çatışma ortamının tarım sektörüne vurduğu büyük darbe. Sida, ölümler dursa, siyasal ortam bugün düzelse bile tarımda şimdiden senelerce sürecek bir duraklamaya girildiğini söylüyor ve Suriye’ye düzenli yardımın devam etmesi gerektiğini aktarıyor. 

Suriye’deki her yeni gelişmede, yazılı ve görsel medya, haberi aktarırken İsveç’in Ortadoğu uzmanlarına başvuruyor. Arap Baharı’ndan kalma bir alışkanlıkla bunu yapan İsveç medyası, haberi düz verip yorumu uzmanlara bırakıyor. Lund Üniversitesi Ortadoğu Araştırmaları Merkezi başkanı Profesör Leif Stenberg de bu uzmanlardan biri. Stenberg, daha şubat ayında Dagens Nyheter gazetesine yaptığı açıklamada, Beşşar Esat’ın 500 bin kişilik ordusunun gücünü tam anlamıyla kullanmadığını söylüyordu. Birleşmiş Milletlerin konuyla ilgili olarak bir fikir birliği gösterememesinin Suriye hükümetinin muhalif güçlere karşı baskısını daha da arttıracağını belirten Stenberg, Suriye’de yaşananları, Libya’yla karıştırmamaya çağırıyordu. Libya’ya yapılan müdahalenin bir benzerinin Suriye için söz konusu olmayacağını söyleyen Leif Stenberg, çatışma ortamının en çok komşu ülke Türkiye ve İsrail’e darbe vuracağını belirtmişti.

Suriye’deki BM gücünü çekinmeden “turist” olarak nitelendiren Güvenlik Politikaları Uzmanı Mikael Eriksson da, Türkiye’nin olası bir Suriye müdahalesini, haziran başında İsveç medyasına taşıdı. Toplu Savunma Araştırmaları Enstitüsü’nde görev yapan Eriksson, “Ne NATO ne de ABD, Suriye’ye girer” diyip bu iki aktörün Türkiye’yi kullanacağını söyledi. Eriksson’un “Ağustosta, Suriye’de sıcaklıklar 40 derecenin üzerine çıkar. Hem mecazi hem kelime anlamıyla kullanıyorum, bu yaz o bölge daha sıcak olacak” tahminindeki ısı, kış geldi ama hâlâ düşmedi. İsveç heykelleri, biz, şu sınıra dizdiğimiz tankları taşıyalım. Başkan Tayyip Erdoğan heykeli dikilsin istiyor ama sinyalimiz barıştan yana olsun.