Unicef, aşılamanın başladığı Aralık’ta ülkelere çağırıda bulunarak yüzyüze eğitime geçebilmek için öğretmenlerin öncelikle aşılanması gereken gruba alınmasını istedi. Türkiye, Unicef’in çağırısına en hızlı yanıt veren ülke oldu. Eğitim Bakanı, öğretmenlerin aşılanması konusunda Sağlık Bakanlığı ile çalışma başlattıklarını 30 Aralıkta Anadolu Ajansı Editör Masası’ndan duyurdu. Onların bitmeyen istişareleri devam ederken öğretmenlerin aşılanması dünyanın Türkiye dışındaki bölgelerinde ya tamamlandı ya da bu ayın sonunda tamamlanmış olacak.

Birkaç ay içinde nüfusunun tamamını aşılamayı hedefleyen ve bunun olanaklarına sahip birkaç İskandinav ülkesi (Norveç, Finlandiya, İsveç) dışındaki ülkeler, eğitim çalışanlarını 2. grupta aşılanması gereken ilk meslek saydı: 1. Grup; sağlık çalışanları, tıbbi tesislerde görevliler ve 80 yaş üzeri kişileri; 2. Grup ise 70 yaş üzeri, organ nakli olanlar, tedavi gerektiren kanserli kişiler, hamileler ve öğretmenleri kapsıyor. Öğretmenleri sağlık çalışanlarıyla birlikte aşılayan tek ülke Meksika. Sosyalist devlet başkanı Andres Manuel Lopez Obrador, “Öğretmenler doktorlardan önce aşılandı!” eleştirilerini göze alarak öğretmenlerin bir an önce aşılanmasını sağladı.

Türkiye aşı gruplarını diğer ülkelerden farklı yaparak 65 üstü yaştaki vatandaşları 1. Gruba dahil etti. 2. Grup, 50 yaş üstü bireyler ve “Hizmetin sürdürülmesi için öncelikli sektörler”de çalışanları kapsıyor. Öğretmenler ise “Toplumsal yaşamın işleyişi üzerindeki olumsuz etkisi değerlendirilerek” belirlediği söylenen 2. Grubun son sırasında. Eğer aşı bulunabilirse öğretmenler; Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, kritik görevlerdeki kişiler(?), zabıta ve özel güvenlik görevlileri, Adalet Bakanlığı personeli ve cezaevlerinin ardından; gıda sektörü çalışanları, nakliyeciler ve 60-64 yaştaki vatandaşların önünde 7. sırada aşılanacak!

Sorun gruplama ve sıralama, güvenlikçi bakanlık ve birimlere öncelik verilmesi değil sadece; Milli Savunma, İçişleri, Adalet bakanlıkları tüm çalışanları kapsayacak şekilde adıyla anılırken Milli Eğitim Bakanlığının ismini geçirmeden “Eğitim Sektörü” başlığı altında eğitimin diğer çalışanlarını (Büro görevlileri, hizmetliler, kantin çalışanları, servis şoförleri vb.) dışarıda bırakacak şekilde “Öğretmen ve öğretim üyeleri”nden söz edilmesidir. Bir kez daha anlıyoruz ki iktidar eğitimin “Toplumsal yaşamın işleyişi üzerindeki etkisi”ni önemsemiyor, güvenlik birimlerini “Hizmetin sürdürülmesi için öncelikli sektör” olarak görüyor.

Eğitimi toplumsal yaşamın kritik evresi sayan, eğitim sürecinin sekteye uğramasının sosyal ve ekonomik kaybını idrak edebilen toplumlar okullarını bir an önce açmak, açık olanları kapatmamak için önlemler alıyor. Bütün önlemler, öncelikle çalışanlar için okulların güvenli hale getirilmesiyle ilgili. O nedenle aşıyı, öğretmenlere ve çalışanlara verilebilecek en önemli güvence olarak görüyorlar. Yaptığım küçük bir araştırma, ekonomik gelişmişlik düzeyi aşıya erişiminde engel teşkil eden ülkelerin bile konu eğitim olunca G-20 içinde yer alan Türkiye’den daha duyarlı davranabildiğini gösteriyor. İşte birkaç örnek:

Almanya; eğitim çalışanlarını aşılamaya bu ayın ilk haftasında başladı (Krefeld bitirdi) diğer eyaletler de Mart’ın sonuna kadar bitirmeyi planlıyor.

Avusturya; üniversite personelleriyle birlikti öğretmenleri aşılamaya 3 Mart’ta başladı.

Endonezya; 24 Şubatta başladı. 5 milyon öğretmenin aşılanmasını Haziran’da tamamlayacak (68 milyon öğrenci var).

ABD; aşı sırasını eyaletlerin belirlediği ABD’de Cumhuriyetçi eyaletlerde öğretmenler öncelikli değildi. Ancak devlet başkanı Joe Biden müdahale ederek öğretmen aşılarının Mart sonuna kadar tamamlanmasını istedi.

Mısır; Eğitim Bakanı öğretmen aşılarının Mart’ta tamamlanacağını taahhüt etti.

Arjantin; birinci grupla birlikte öğretmenleri aşıladı.

İspanya; okulları hiç kapatmadı, öğretmenler 2. Grupta ve aşılama bu ay bitecek.

İtalya; öğretmenler sağlık görevlileriyle aynı önceliğe sahip, birinci doz aşılama bitti.

Portekiz; öğretmenler öncelikli listede değil ancak aşılama başladı.

Yunanistan; eğitim sendikalarıyla görüşen bakan, eğitim çalışanlarının aşısını Mart’ta bitireceği sözünü verdi.

Şili; Şubat’ta başladı ve bitirdi.

Meksika; öğretmenler sağlık çalışanlarıyla birlikte aşılandı.

Peru; aşı bulamıyor!

Türkiye; Eğitim Bakanı, öğretmenlerin aşılanması sürecini başlatıyormuş gibi yaparak Çorum’un bir köyünde öğretmenlerin arasına sızarak “Köy öğretmeni” kontenjanından kendini aşılattı. Öğretmenler ve eğitim çalışanları ise bakanlarının aşısıyla virüsten korunacak! Eğitim çalışanlarının aşılanması için mücadele etmeyen Selçuk, 59 yaşında ve köy öğretmeni değil; sırasını beklemeyip birinci partinin son aşısını kendine ayırması etik mi, değil mi siz karar verin!