Savaşı yaşlı adamlar ilan eder fakat ölen gençlerdir” diyen ABD Başkanı Herbert Hoover’dı. 2024’ün ikinci gününden dünyaya ve sürmekte olan savaşlara bakınca galiba şöyle demeli: “Savaşı şirketler ilan eder fakat ölen halklardır.

Şirketler ilan eder, çünkü başta ABD olmak üzere pek çok “demokrasi”de iktidarları belirleyen vatandaşların oyları değil şirketlerin saçtığı dolarlar oluyor!

Lockheed, General Dynamics ve RTX gibi ABD merkezli silah şirketleri Ukrayna ve Gazze’ye iştahla bakıyorlar. General Dynamics finans müdürü Jason Aiken’in 2023 sonundaki, “Ayda 14.000 (topçu) mermisinden çok hızlı bir şekilde 20.000’e çıktık. Bu üretim kapasitesini 85.000’e, hatta ayda 100.000 mermiye kadar hızlandırmak için çalışıyoruz. Ve bence İsrail’in durumu bu talep üzerinde sadece yukarı yönlü bir baskı yaratacak" sözleri başka nasıl okunur?

General Dynamics’in zırhlı araçlar, tanklar ve Ukrayna’nın kullandığı topları üreten Savaş Sistemleri biriminin geliri 2023’te bir önceki yılın aynı dönemine göre neredeyse yüzde 25 arttı. Ukrayna’da kullanılan AMRAAM roketlerini üreten RTX de, Putin’in 24 Şubat 2022’de başlattığı “özel askeri operasyon”dan bu yana 3 milyar dolarlık sipariş aldı.

Onlar kârlarını artıra dursun, üçüncü yılına giren Ukrayna’daki savaş neredeyse tümüyle ilgi alanımızdan çıktı. Oysa orada sadece iki ülke ve ordudan birinin zaferiyle sonuçlanacak değil, belki de tüm dünyanın düzenini kökten etkileyecek bir çatışma ilk günkü hızıyla devam ediyor.

Kabul edelim ki, Stalin’e atfedilen “Tek bir ölüm trajedidir, bir milyon ölüm ise istatistik” sözü Gazze’de de doğrulanıyor ve Filistinli ölülerin on binlerle ifade edilmesini epeydir kanıksadık.

NetanyahuSavaş daha birkaç ay sürer” dedi, peki Ukrayna’da ne kadar? Yüz binlerce insanın canı pahasına NATO ve Rusya’nın silah sistemleri birbiriyle yarışırken kim kazanıyor?

Kimi Batılı analistlere göre; “Rusya ve NATO ittifakının en iyi silahları ve taktikleri arasında geçen düello”yu kimin kazanacağı hâlâ belirsiz ve belki de hiç belli olmayacak. NATO’nun üstün silah sistemlerine karşın, Rusya Ukrayna’nın taarruzunu neredeyse hiç toprak kaybetmeden karşılamakla kalmadı, aynı zamanda kendi taarruzunu başlatmaya hazır hale geldi.

Uluslararası Orta Doğu ve Balkan Çalışmaları Enstitüsü’nün (IFIMES) 2023 sonunda yayınlanan kapsamlı analizi, ilginç bir şekilde, hâlihazırda Ukrayna’da üç tarafın kazandığını söylüyor: 1- Toprak kaybetse bile bir ulus inşa etme kapasitesini kanıtlamış olan Ukrayna. 2- Neredeyse tüm dünyaya ve NATO’ya karşı sürdürdüğü savaşta yenilmeyip, tersine Sovyet çağı imajını canlandıran Rusya. Ve 3- Dünyanın en büyük iki Slav ve Ortodoks ülkesini birbiriyle dövüştürerek bir taşla iki kuş vuran ve bu vuruşmadan büyük ekonomik, siyasi ve askeri kazanımlar elde eden ABD.

Net kaybeden ise ölenleri ve önlerine konan karanlık bir gelecekle halklar!

IFIMES’in Dejan Azeski imzalı “Ukrayna 2023: Çatışmayı kim kaybetti, büyük savaşı kim kazanacak?” başlıklı analizinin son cümleleri, kazananlardan biri saydığı ABD için olası gelişmelere işaret ederken, İsrail askeri doktrininin Gazze’de çöktüğünü ve aynı şeyin ABD için de olabileceğini söylüyor.

Ve daha da ilginçleşerek şöyle bitiyor: “Eğer Rusya direnmeye devam ederse, bu, ABD için doğrudan bir yenilgi olarak algılanacaktır. Yıllar boyunca ABD, dünyayı esas olarak korku ve yenilmezlik mitiyle yönetti. Bu hâkim efsane ve korku ortadan kalkarsa Washington, Roma’nın Vizigotların eline düşmesinden çok daha hızlı bir şekilde barbarların eline düşebilir.

Artık kimi barbar sayarsanız!