İsveçliler dizi izlemeye bayılıyorlar. Dünyayı dizilerle takip ediyorlar. Gerçeğin ne olduğuna ulaşmak için ardı ardına dizi izlemek onlar için çok önemli. Haklılar da...

İsveçliler dizi izlemeye bayılıyorlar. Dünyayı dizilerle takip ediyorlar. Gerçeğin ne olduğuna ulaşmak için ardı ardına dizi izlemek onlar için çok önemli. Haklılar da, dost düşman bu dizilerde ortaya çıkıyor. Ne gibi değerleri kaybedip nelere hâlâ sahip olduklarını, diziler onlara anlatıyor. Zenginin derdinin ne olduğu, fakirin neyle sınandığı, bir bir karşılarına taşınıyor. İsveç’te dizi takip etmeyen politikacı yok gibi. Hatta dizilerin hemen hemen hepsi uygulanan politikaları takip ediyor.
Bu iş o kadar önemli ki memleketin saadeti, mutluluğu burada yatıyor. Bir dizide, bir olumsuzluk yaşanırsa bütün memleket birlikte üzülüyor. Memlekette kimin ‘kızılacak kişi’ olduğuna dizilere bakıp karar veriliyor. Öyle ki yarın öbür gün sokağa çıkarken ne giyeceğini bile bu diziler belirliyor.
İsveçliler’i derin sorgulamalara iten diziler sayesinde en son geçen hafta kahreden gerçek ortaya çıktı. “İsveç artık o kadar da mükemmel değil. ” Dizi izleyip aynı ortak yargıyı paylaşan İsveç’in Bilim Bakanı Tobias Krantz’ı, Ulusal Ekonomi Profesörü Lars Jonung’u ve gelecek stratejisti  Peter Siljerud’u, bu noktaya getiren dizilim şöyle:
Dünya Ekonomik Forumu’nun, her yıl açıkladığı kadınerkek eşitliğini sosyal hayata en başarılı şekilde geçirmiş olan ülkeler diziliminde, İsveç gerilemiş. 2007’ye kadar bu listenin birincisi olan İsveç, son dört yıldır İzlanda, Finlandiya ve Norveç’i geçemiyor.
Avrupa Sağlık Hizmetleri 2009 dizininde İsveç, sekizinci sıraya düşmüş. İsveçli hastaların bekleme süreleri uzamış. İsveçliler bugün, bir doktorla görüşebilmek için Arnavutluk’tan bile daha uzun süre beklemek durumunda kalıyorlarmış.
İsveç Ulusal Eğitim Bakanlığı, son yirmi yılda, İsveç’teki gençlerin, yapılan ulusal sınavlarda, matematik ve fen bilimlerinde daha kötü sonuçlar aldığını duyurmuş. Okuma-anlamada uluslararası ortalamanın üstünde yer alan İsveçli öğrenciler, matematik netlerini düşürmüşler.
OECD’nin dünya refah sıralamasında 1970-75 yılları arasında dördüncü sırada olan İsveç, 1997’ye kadar sürekli bir düşüş yaşamış, sıralamada 14’üncülüğe kadar gerilemiş. Sonraki yıllarda biraz çalışıp 10’unculuğa çıkmış.
İsveç, 90’larda hızlı internet ağı alt yapısı kurmada dünya öncüsüyken liderliği Güney Kore’ye kaptırmış. Kore’de nüfusun yüzde 93’ü hızlı internetten yararlanırken İsveç’te bu oran yüzde 74’e takılı kalmış.
Kendini, nerede olduğunu uluslararası dizinlerden takip eden İsveç’te, politikacısından, bilim insanına herkes dizi takip ediyor. Çok izlenen dizilere bakarsak İsveç’in dünya lideri olduğu alanlar da yok değil. İsveçli erkekler Avrupa Birliği’nde babalık izni kullanımında bir numaralar. Eurostat dizisine göre, İsveçli babaların yüzde 89’u babalık izni kullanıyor. İsveç, nüfus ve ekonomik büyüklük koşulları karşılaştırılınca bilgisayar oyunu geliştirmede dünya devi olmuş durumda.
Yine uluslararası bir dizilime göre İsveç, ülkenin temel yapısı (eğitim, enerji ve iletişim gibi) ve ülke insanın buluşlara adaptasyonu göz önünde tutulursa dünyanın en iyi buluş iklimine sahip ülkesi.
Bizde de öyle, dizilerle memleket yönetiyoruz. Memleketim bir kısmına, dizi izletip şaşkına bağlayıp yönetiyoruz. Diğer kısmını, diziyle yönlendiriyoruz.
Ben dizmeyelim demiyorum, dizelim. Ama gerçeğin nerede dizildiğini bilelim.