Göz göre göre kaçtılar
6 Şubat Depremi’nde 35 kişinin hayatını kaybettiği Ezgi Apartmanı ile ilgili bilirkişi raporu tamamlandı. Raporda müteahhidin ve binanın alt katındaki Kervan Pastanesi’nin taşıyıcı sistemlere zarar verdiği, yıkımda asli kusurlu oldukları tespit edildi. Kervan Pastanesi’nin sahipleri firar etti. Savcılık yakalama kararı çıkardı.
Kahramanmaraş merkez Onikişubat ilçesindeki Ezgi Apartmanı, 6 Şubat Depremi’nin ilk saniyelerinde yıkılmıştı. 10 katlı binada 36 kişi yataklarından bile çıkamadan hayatını kaybetmişti. 1996 yılında inşa edilen binadaki dairelerin yarısı Kervancıoğlu Ailesi’ne aitti. Sami Kervancıoğlu aynı zamanda Kahramanmaraş’ta 4 şubesi bulunan Kervan Pastaneleri’nin sahibiydi. Ezgi Apartmanı’nın giriş katındaki Kervan Pastanesi, 2017 yılında kapıcı dairesini de içine alarak genişletilmişti.
Havalandırma için perde duvara iki büyük delik açılmıştı. Pastanenin asma katına çıkan bir asansör tabliye kırılıp yerleştirilmişti. Yeni merdiven yapmak için kiriş ve döşemeler kesilmişti. Su boruları için kirişlerde delikler açılmıştı. Apartman yöneticisi Mustafa Doğruoğlu, o dönem bu tahribatın fotoğraflarıyla Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne başvurmuştu. Gelen yanıtta tadilatın binaya zarar vermediği, imar affından faydalandığı anlatılmıştı. Yönetici Mustafa Doğruoğlu, 6 Şubat depreminde Ezgi Apartmanı’nda eşi ve iki evladıyla hayatını kaybetti.
Depremden sonra Kervan Pastanesi’ndeki tadilatta binaya verilen zararın fotoğrafları, belgeleri ortaya çıktı. Ancak Sami Kervancıoğlu, eski MÜSİAD Başkanı’ydı. Zengindi ve siyasi gücü vardı. Hiç tutuklanmadı.
Nurgül Göksu ise Ezgi Apartmanı’nda Sami Kervancıoğlu’nun kiracısı olan avukat oğlu Ahmet Can Zabun, gelini Avukat Nesibe Zabun ve henüz 6 aylık torunu Asude’yi kaybetmişti. Onların cenazelerini depremden 8 gün sonra enkazdan almıştı. Bir ay sonra binanın enkazının delil toplanmadan kaldırıldığını gördü. Enkazın başında nöbet tutarak kesilen bir kolonu, tabye kırılarak binaya yerleştirilen asansör parçalarını buldu ve görüntüledi. Savcıları çağırarak tutanaklar tutturdu.
Acılı anne adalet mücadelesi verirken Kervan Pastanesi’nin avukatlarının hakaretlerine uğradı. Kervan Pastanesi ile ilişkili bir yerel gazeteci, onun ailesini kaybettiği enkazda yayın yaparak anneyi hedef gösterdi. Ama Nurgül Göksu vazgeçmedi. Yeni delillerle soruşturmaya destek oldu.
Onun mücadelesi sonucunda aylar sonra Sami Kervancıoğlu ifadeye çağırılmış ve yurt dışına çıkış yasağı ile serbest bırakılmıştı. Kervancıoğlu’nun avukatları, 1997’de binayı yapan müteahhit Yakup Aktaş’ı suçladı. Kaçak kat çıktığını savundu.
Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı, Ezgi Apartmanı ile ilgili Karadeniz Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği’nden bilirkişi raporu istemişti. 7 öğretim üyesinin hazırladığı rapor Cuma günü savcılığa ulaştı. Raporda binayı inşa eden müteahhit ve tadilat yapan Kervan Pastanesi’nin yıkımda asli kusurlu oldukları belirtildi.
KTÜ’nün raporunda Kervan Pastanesi perde duvarında havalandırma için delikler açıldığı, zemin kat ile asma kat arasında fretli kolonun kesildiği, pastanenin servis asansörü için tabliyede statik ve mimari projede bulunmayan bir boşluk açtığı anlatıldı. Bunlar izinsiz ve projesiz yapılmıştı.
Müteahhit ise zemin etüdü yaptırmamıştı. Rapora göre; binada temel kirişler donatı alanı açısından yetersizdi. Binada kaçak bir kat da vardı.
Binada yıkıma neden olan eksiklikler ve dış müdahaleler konusunda Fenni mesul de asli kusurlu bulundu. Fenni mesul Mehmet Tekin tutuklandı.
KTÜ’nün raporu üzerine Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı, Kervan Pastanesi’nin sahipleri Sami Kervancıoğlu ve Mustafa Pekel’in, mevcutlu olarak savcılığa getirilmesi talimatı verdi. Ancak polisler Sami Kervancıoğlu ve Mustafa Pekel’i kayıtlı adreslerinde bulamadı. Telefonlarını da açmadılar. Bunun üzerine savcılık Kervan Pastanesi’nin sahipleri hakkında yakalama kararı çıkardı.
Avukatının verdiği bilgiye göre; binanın müteahhidi Yakup Aktaş hakkında 80 yaşında ve ağır sağlık sorunları olması nedeniyle adli kontrol kararı devam ediyor.
Aylardır adalet mücadelesi veren Nurgül Göksu ise karmaşık hisler içinde. “Ben aylardır sadece çocuğumun, gelinimin, torunumun kanı yerde kalmasın diye yaşıyorum. Uyumadım, yemedim, içmedim, adalet istedim. Delilleri buldum. Bu süreçte 15 kilo verdim. Hep ağladım. Bana baskı yaptılar vazgeçmedim. Şimdi onlar adaletten kaçıyor. Müteahhit, Kervan Pastanesi, yetkililer, 35 insanın ölümünde kimin sorumluluğu varsa cezasını çeksin” diyor.