Söz konusu olan vatansa her “teferruat” önemlidir ve kılı kırk yarmak gerekir. “Gerisi teferruat” diyenlerin vatan konusunda samimiyetleri için de Akbelen’e bakmak yeter. Orada vatan parça parça koparılıp yok edilirken, ne ağaçlara sarılıp kendilerini siper edenler unutulur ne de vatanı ağızlarından düşürmeyenlerin bu direnişi “alçaklığa tevessül” olarak nitelemesi…

Evet, vatan söz konusu! Anayasasıyla, demokrasisiyle, hakkı hukuku ve adaleti, insan hakları ve özgürlükleriyle vatan… Ağacıyla, toprağıyla, suyuyla, havasıyla, deresiyle, deniziyle, yaylasıyla yağmalanan vatan…

Bu “vatan yağması” yalnız bizde de değil. Yavaşlayan küresel ekonominin harlanması için bir “savaşlar çağı”nın kapısı aralanıyor. İnsanlık, bir yandan iklim krizi altında bunalırken öte yandan da bir aşırı sağ dalga üzerinde yükselen totaliter/otoriter rejimlerce soluksuz bırakılıyor.

Dünyanın hali bu. Bizim halimiz de farklı değil. Seçim yenilgisinin ardından muhalefetten umut kesilmiş, ana muhalefet partisinin kendini bile toparlamakta zorlandığı bir tabloda seyrediyor.

Bu ahval ve şerait içinde” yapılacaklar da belli, yeniden keşif gerekmiyor: Totaliter/otoriter rejimler, emek, doğa, kadın, LGBTİ, göçmen düşmanı çizgide, bir lider etrafında geniş ittifaklar oluşturarak iktidar oluyor, iktidarda kalıyorlar. Karşılarında bir ittifakın oluşmaması, oluşan ittifakların dağılması için de ellerinden geleni yapıyorlar. Zamanımızın otokrasileri, bu sayede, seçim “zaferleri” kazanarak varlıklarını sürüyorlar. Kesin bilgi 1!

Dünyanın hiçbir yerinde, aralarındaki sorunları aşamayan ve otokrasiler karşısında geniş demokrasi ittifakları kuramayanlar başarılı olamıyorlar. Seçimli otokrasilerde muhalefet tarafında heyecan ve umut yaratabilen ancak bu geniş ittifaklar oluyor. Kesin bilgi 2!

Muhalif partilerin oluşturduğu bu geniş demokrasi ittifakı ancak sokakta toplumsal hareketlerle ilişkilendiği ve birlikte yürüdüğünde başarılı oluyor. Kesin bilgi 3!

İspanya’da, Podemos dağılırken, farklı sol ve yeşil gruplar Sumar çatısı altında toplanamasaydı şimdi Franco’dan sonra ilk kez aşırı sağın iktidar olduğunu konuşuyorduk. Kesin bilgi 4!

Avusturya Komünist Partisi (KPÖ) adayı Elke Kahr Gdaz’da belediye başkanı seçilebildiyse, bu, partinin izlediği sorun çözme odaklı politika yanında komünistlerin, sosyal demokratların ve yeşillerin oluşturduğu ittifak sayesindeydi. Kesin bilgi 5!

Hindistan’da muhalefet zamanımızın sağ-otoriter liderlerinden biri olan Narendra Modi’nin 2024’te üçüncü kez seçilmesini engelleyebilmek için “kesin bilgi”lerden hareketle 26 partiden oluşan bir ittifak kurdu. İttifakın adı “Hindistan Ulusal Kalkınma Kapsamlı İttifakı”, İngilizce kısaltması INDIA; Hindistan, vatan yani! 

Vatanı, Modi’nin anayasaya, laikliğe, demokrasiye, ekonomik egemenliğe, toplumsal adalet ve federalizme saldırılarından kurtarmak için yerelde birbirlerinin azılı rakibi partiler, komünistler, sosyal demokratlar bir araya geldiler. Seçimlere kadar aralarına yeni partilerin katılması da olası, Modi’nin “sadece karşıtlık üzerine kurulu, tek hırsları iktidar olan, yozlaşmış, çıkar peşinde, hanedan partileri” diye her türlü komplo ve kara propagandayla saldırdığı INDIA’dan birilerini koparması da…

INDIA bütünlüğünü koruyabilirse; geçmişteki gibi o koltukta ben oturacağım sen oturacaksın kavgalarına girmeden “demokrasiyi, anayasayı önceleme”, “azınlıklara karşı nefret ve şiddete son verme” kararlılıkları ve kimsenin kimseye kendisine benzemeyi dayatmaması sayesinde olacak.

İnsanlarımızın moralsizliği ve ana muhalefetin bu dağınıklığı ortadayken, bizde de bir şey olabilecekse; öncelikle sosyalist parti ve gruplar güçlerini birleştirerek halkın karşısına çıkıp, “biz varız ve buradayız” diye tutunacak bir dal uzatabilirlerse olacak.